| Konu: | YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 129 |
| Tarih: | 01.07.2012 |
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri?
Sayın Başkanım, uyuyarak herhâlde Genel Kurul çalışmaları olmaz değil mi? Sayın Başkanım, uyuyan arkadaşlarımız var, bir uyarırsanız, böyle bir Genel Kurul çalışması olmaz zannederim değil mi? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Sayın Yılmaz, uyumak gayet insani bir hareket.
OKTAY VURAL (İzmir) - Ama öyle Sayın Başkan, burası uyuma yeri değil. Genel Kurul salonuna hakarettir uyumak. Tabii, hakarettir. Uyarın, uyandırın!
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - Evet, biraz uyandırmak lazım arkadaşları. Yani burada "Sabaha kadar direneceğiz, sabaha kadar kalacağız." demek öyle kolay değil arkadaşlar. Onun için inanmışlık lazım, onun için biraz direnç lazım, böyle kolayca olmaz o işler.
Sayın milletvekilleri, bugün 2 Temmuz 1993'ün üzerinden on dokuz yıl geçti. 33 aydın Sivas'ta Madımak Oteli'nde yakıldı arkadaşlar. 2 tane de otel görevlisi yakıldı. Bu insanların o gün yakılmalarında, o günkü pek çok yanlış insan buna neden oldu, pek çok yanlışlık ya da ihmal buna neden oldu. O 33 tane insanımızın, aydınımızın, gazetecimizin, yazarımızın yüreğimizde hâlen yeri taptaze, onların acısı hâlen daha yüreğimizde taptaze. Onları saygıyla ve sevgiyle anıyorum, anıları önünde saygıyla eğiliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
Biraz önce Kültür Bakanımız da vardı burada, daha önce söz vermişti, "Madımak Oteli müze olacak." diye, ama ne yazık ki Madımak Oteli müze olmadı, sadece bir kültür merkezi hâline getirildi ve bu kültür merkezine "insan odaklı" denilerek, 33 aydının isminin yanında 2 tane otel görevlisi yazıldı, bir de orada saldıran, o insanları yakan, o insanları yakmak için ve hatta Aziz Nesin'i de öldürmek için uğraşan 2 tane daha katilin ismi oraya yazıldı. Öylesine bir yaklaşım biçimi insan odaklıyla falan olmaz. Oradaki insanların, yanan insanların acılarına, geride kalanların acılarına eğer saygı gösteriyorsak, onların isimleri katilleriyle beraber aynı yere yazılmaz. Bunu, oradaki insanlarımız da, Sivas'taki insanlar da, yarın, yani bugün orada olacak insanlar da protesto edecekler, ben de bu Meclis kürsüsünden protesto ediyorum. Sayın Kültür Bakanımız Ertuğrul Günay'ı bu yanlışlığı düzeltme konusunda çağırıyorum, çağrı yapıyorum arkadaşlar.
Bugün, yine çok berbat bir gün geçirdik yani hepimizin yüreği gerçekten yandı. Burada bir Meclis faaliyeti mi yapıyoruz yoksa talimat üzerine verilen bazı kanunları mı geçiriyoruz, bazı önergeleri mi geçiriyoruz? Onu hep beraber gördük arkadaşlar.
Ben Adalet Komisyonundayım. Biz, üç dört aydır bu yargı paketiyle ilgili çalıştık; hem alt komisyonda çalıştık hem de normal komisyonda çalıştık. Önerilerde bulunduk, önerilerimizin bir kısmı kabul edildi, büyük bir kısmı kabul edilmedi ama böylesine bir rezaletin olabileceğini inanın aklımıza getirmemiştik. Yani sadece bir önergeyle değil temel bir kanun olarak getirilmesi gereken, komisyonlarda tartışılması gereken, uzmanlarıyla tartışılması gereken, özel mahkemeler, özel yetkili mahkemeler, terör mahkemeleri ya da siz "İhtisas mahkemeleri" diyorsunuz, böyle bir yasa geliyorsa eğer, bunun kesinlikle yasal düzenleme şeklinde, yasayla olması gerekiyor. Önergeyle böyle bir düzenleme yapılamaz arkadaşlar. Bunun o kadar çok sakıncası var ki, belki sizler de farkında değilsiniz ya da getiren insanlar da farkında değil.
Arkadaşlar, hukukçu olmanıza falan gerek yok, ben size şunu soruyorum: Deniyor ki burada: "Ceza Muhakemesi Kanunu'nun yürürlükten kaldırılan 250'nci maddesinin birinci fıkrasına göre görevlendirilen mahkemelere açılmış olan davalara kesin hükümle sonuçlandırılıncaya kadar bu mahkemelerce bakılmaya devam olunur." Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar? Yani siz o mahkemeleri lağvediyorsunuz, başka mahkemeleri kuruyorsunuz ama orada yargılananlar orada devam edecek diyorsunuz. Böylesine bir çifte hukukluluk olabilir mi? Bunu kime anlatabilirsiniz? Bunu, siz sokaktaki insanlara anlatamazsınız, çocuklara bile anlatamazsınız, Avrupa'ya hiç anlatamazsınız, bizim insanlarımıza hiç anlatamayacaksınız. Böyle bir düzenleme olmaz arkadaşlar yani bu kadar ciddiyetsizlik, bu kadar rezalet bir düzenleme asla olamaz.
Bunun yanında şunu söylüyorsunuz, bunu kimin için getiriyorsunuz, onu bilemiyorum: Açılmış olan davalarda sanığın taşıdığı kamu görevlisi sıfatı dolayısıyla hakkında soruşturma yapılabilmesi için izin veya karar alınması gerekliliğinden bahisle "Durma veya düşme kararı verilemez." diyorsunuz. Diyorsunuz ki: "Siz, o içeridekiler, yatanlar, kim olursanız olun sizin için artık bu iş bitmiştir."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - Ama yeni açılacak davalar için? Bunlar kimdir, Dolmabahçe'de görüştükleriniz midir? Onlar için bir izin?
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.