GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SİYASİ PARTİ GRUP ÖNERİLERİ VE KUZEY IRAK?A ASKER GÖNDERME İZNİNİN UZATILMASIYLA İLGİLİ BAŞBAKANLIK TEZKERESİNİN İŞLEMİ SIRASINDA, BAŞKANLIĞIN YAPTIĞI UYGULAMANIN İÇ TÜZÜK?E VE USULE UYGUN OLUP OLMADIĞI HAKKINDA
Yasama Yılı:3
Birleşim:7
Tarih:11.10.2012

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Bir: Dün de ifade etmeye çalıştım, tekrar altını çizerek söylüyorum, hangi partiden olursa olsun, hangi görüşte olursa olsun, hangi konuşmalar, hangi meseleler geçerse geçsin, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bulunan milletvekilleri asgari müşterekte birleşmek mecburiyetindedir. Anlaşma, uzlaşma, demokrasinin usul ve esası budur. Otururuz, konuşuruz. Dün de söyledik. Dün, Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisinin saat 12.00'de gelip, 12.30'da Danışma Kurulu istemi üzerine "Kapalı oturumun açık oturuma geçmesi konusunda niye itirazlarınız var, ne yapıyorsunuz, sakladığınız nedir?" şeklindeki görüşe karşılık da bunu söyledik. Ama bugün iki siyasi parti grup başkan vekilinin içeride söylediği -ki ben itiraz etmeye gitmiştim "Olmaz, başlamış iş bitmez." diye- "genel başkanlarımız..."

BAŞKAN - İçeride itiraz da ettiniz Sayın Elitaş, onu da söyleyeyim.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - İtirazımı ettim. İtiraz ettiğim anda, Sayın Şandır "Sayın Genel Başkanımız saat beşte gelecek, biz bunun bu şekilde olacağını düşünüyorduk, Sayın Genel Başkanımıza bunu izah ettik." deyince "Sayın Genel Başkanın mademki, bu şekilde bilgisi var, nezaketsizlik yapmayalım, tamam." dedik. Arkasından, Sayın BDP Grup Başkan Vekili "Bizim de Genel Başkanımız saat beşte gelecek." dedi. "Madem genel başkanlar bu şekilde geleceklermiş ama bunu nezaket gereği kabul ediyoruz." dedik.

Fakat, burada benim yadırgadığım ve şaşırdığım nokta şu: Siz grup başkan vekillerini içeriye davet ederken Cumhuriyet Halk Partisine gitmemiş olabilir, o buradaki arkadaşların -ki ben hepimizi davet ettiğinizi biliyorum- görevli arkadaşlarının bir ihmali sonucunda Başkanlığa tutup da "Cumhuriyet Halk Partisini, ana muhalefet partisini dikkate almıyorsunuz." deyip, burada dikkate almayanı sanki iktidar partisi gibi göstererek, tekrar ara verip grup başkan vekillerini toplantıya çağırmanızı yadırgadım. Usule aykırı bir harekete iktidar partisi olarak "Evet." dememize rağmen, açıkçası bir siyasi partinin, Ana Muhalefet Partisi Grup Başkan Vekilinin söylediği bir şeyi "Bizi yok sayıyorsunuz." hükmünü -Ki, Arada da yapılan konuşmalarda ana muhalefet partisinin "Siz niye görmediniz? Niye bunu böyle yapıyorsunuz?" şeklindeki eleştirileri de beni incitmiştir. Hadise, iyi niyetle yapılan bir işin çözülmesi adına İktidar Partisi Grubu olarak "Evet" diyorsak, ana muhalefet partisinin de kendisinin gıyabında yapılan böyle bir kararı olumlu karşılaması lazım, hatta gelip de teşekkür etmesini beklerdim ama Başkanı töhmet altında bırakarak, sanki bizi zor durumda bırakıyormuş gibi iktidar partisini bu şekilde söylemesini açıkça yadırgadığımı ifade etmek istiyorum.

Saygılar sunuyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.