| Konu: | 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 17.12.2012 |
İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Sayın Başkan, 5'inci maddede şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Aslında parmak çoğunluğuna dayanan bürokratik bir prosedürü yerine getiriyoruz, çok fazla burada demokratik bir işleyişin yapıldığını, uygulandığını söyleyemeyeceğiz. Tabii, burada demokratik bir işleyiş olmayınca bu sokağa da yansıyor, meydanlara da yansıyor, alanlara da yansıyor ve maalesef, antidemokratik uygulamalar ülkenin her tarafında her gün çığ gibi büyüyor.
Bakın, dün, ustalık dönemi ileri demokrasiniz, İstanbul'da bir müzik grubunun, özgün protest müziğin en güçlü temsilcisi olan Grup Yorum'un konserini yasakladı. Grup Yorum'u dinlemeye giden kitlelere, yine, aynı şekilde, polisin daha önce sokakta uygulamış olduğu şiddetin en acımasızı yöneltildi. Grup Yorum'un konserinin yasaklanması bizim için anlamlıdır, ülkenin demokratik geleceği açısından kaygılarımızın her geçen gün, maalesef, AKP Hükûmeti tarafından doğrulanması açısından anlamlıdır.
Peki, niye yasaklıyorsunuz Grup Yorum'u? Grup Yorum'dan korktuğunuz için yasaklıyorsunuz. Grup Yorum, yirmi yedi yıldır bu ülkede kendi bildiği doğruların mücadelesini, direnişini, sanatını, felsefesini ortaya koyan bir sestir.
Ne diyor, Grup Yorum'un felsefesinde ne vardır? And dağlarından, Sierra'lardan, Che'nin yürüdüğü patikalardan Bolivya'ya, Küba'ya kadar özgürlük marşları vardır. Grup Yorum'un sesinde, Somali'den Ruanda'ya, Cezayir'den Fas'a kadar Afrika'nın açlığına, yoksulluğuna saplanmış halkların mızrağı vardır. Grup Yorum'un sesi Belfast'ta bir soluk, Bobby Sands'lerin göğüs kafesinde amansız bir irade savaşıdır. Grup Yorum, Sarı Nehir'e akan Uzak Asya'nın özgürlük selamıdır. Beyrut'un harabe sokaklarında çocuk yaşta direnen bir devrimcidir Grup Yorum'un sesi. Ebu Garib'de, Guantanamo zindanlarında Amerika işkencesi altında ölümüne direnen Felluceli bir direnişçinin sesidir. Grup Yorum'un sesi, Filistin sokaklarında işgale karşı bilenmiş, pimi çekilmiş bir fedainin sesidir. Grup Yorum'un sesi, bu ülkede, Pir Sultan'lardan Şeyh Bedreddin'lere, Demirci KaWa'lardan Mahir'lere, Deniz'lere kadar kulaktan kulağa yayılan bir özgürlük sesidir. Grup Yorum'un sesi Kürt kızı Mısri'nin Cudi'deki özgürlük çığlığı, Dersim dağlarında, Munzur'larda Cemo'nun türküsüdür; mahpushanelerden kanatlanmış mavi boranların, varoşlarda, barikatlarda direniş gösteren yoksul çocukların sesidir. Böyle olduğu için Grup Yorum'dan korkuyorsunuz. Grup Yorum şahsında, aslında, muhalif sanattan, özgür, sanattan korkuyorsunuz, farklı seslerden korkuyorsunuz. Çünkü, siz, bugüne kadar yasakçı zihniyetin maalesef bugün devam ettiricisi konumuna geldiniz.
Bakın, daha birkaç yıl öncesinde popüler yoz kültürün paparazzi sofralarında "Kendi dilimde bir klip çekeceğim." diyen Ahmet Kaya'yı lince tabi tuttunuz. Bugün, her konserinden sonra soruşturmalar açılan, soruşturmalarla, mahkeme kararlarıyla diz çöktürülmeye çalışılan Ferhat Tunç'a da aynı şeyi yapıyorsunuz. Grup Yorum, Ahmet Kaya ve Ferhat Tunç şahsında, biz özgür muhalif bütün sanatçıları selamlıyoruz, onlara yapılan bütün saldırıları kınıyoruz.
Özgür basına yapılan, dün İstanbul'da yapılan saldırı ne ilk saldırıdır ne de son saldırı olacak. Yirmi yedi yıldır siz bu sesi susturmak için sürekli olarak baskı uyguluyorsunuz, gözaltı, cezaevi, işkence uyguluyorsunuz ama biz durmadan aynı şeyi söylüyoruz: "Türküler susmaz, halaylar sürer, Grup Yorum mücadelesine devam eder." Eğer Grup Yorum'u sadece salonlarda, alanlarda susturacağınızı sanıyorsanız Grup Yorum Mecliste, Meclis kürsüsünde de karşınıza çıkar.
Ben bu duygularla, içine girdiğiniz bu baskıcı ve yasakçı anlayıştan bir an önce sıyrılmanızı temenni ediyorum.
Hepinize teşekkür ediyorum. (BDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Baluken.