GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TOPLU İŞ İLİŞKİLERİ KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:11
Tarih:18.10.2012

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; bizim söylemimizi ya anlamıyorlar ya anlamak istemiyorlar. Yine Sayın Bakan bu konuyu çarpıtmak için elinden geleni yapıyor, buna üzülüyorum. Benim yıllardan beri tanıdığım yani DİSK'te, sendikal mücadelede, geçmiş bakanlık döneminde de beraber olduğumuz ve bugünkü yüzüyle o gün karşılaştığım yüz arasında bir farklılık gördüğüm bir noktaya bu süreci taşıdığını burada ibretle izliyorum ve bundan dolayı da üzülüyorum. Yani sanki biz eski yasa kalsın diyoruz, bize sürekli dayatılan "Eskisi iyiyse kalsın..." Eskisi iyi değil Sayın Bakan ama eskisini bize tehdit aracı kullandırarak sanki üzerinde iyi değişimler yapıyormuşsunuz gibi, güzelleştiriyormuşsunuz gibi bir sunum yapmayın diyoruz. Burada yapılan düzenlemeler, iddiayla söylüyorum, bir daha söylüyorum, bir sendikacı olarak bu kadar deneyimimle söylüyorum, 12 Eylül generallerince çıkartılan yasanın gerisindedir. Bunu böyle kabul edin, ondan sonrasına bakalım, neden gerisindedir? 25'inci maddede yaptığınız değişiklikte 12 Eylül generallerince sağlanan hakkı siz geriye götürdünüz, hâlen diyorsunuz ki: "İlerideyiz." Ya yapmayın bunu. Grev yasakları getiriyorsunuz, hâlen diyorsunuz ki: "İlerideyiz." Bu nasıl ilericilik? Bu nasıl çağ değiştirim? Bunu nasıl bir anlayışla bu yasada reform diye sunuyorsunuz ve bu millete yutturuyorsunuz? Bunu anlamakta güçlük çekiyorum.

Daha önce Sayın İzzet Çetin söyledi, dünkü konuşmada söyledi: Bankacılık sektörünün büyük bir bölümünde zaten sendika yok, var olanlara da grev yasağı getiriyorsunuz, bu grev yasağı kapsamını daha da genişletiyorsunuz. En azından bazı acil durumlarla ilgili, sağlıkta anladık, itfaiyede anladık ama hizmet sektöründe, hizmet alım satımlarının yapıldığı sektörde, enerjide grev yasağı olur mu? Elektrikle ilgili anladık ama hepsinde yeniden kapsamlı bir şekilde grev yasağı getiriliyor, bu da reform olarak sunuluyor. Daha önce Hava-İş Kolunda getirildi, şimdi de bankacılık sektöründe ısrarımıza rağmen değişmedi. Bunun adına ileri demek için, "12 Eylül'den iyi bir noktaya geldik. Bakın, daha önce grev yasağı olan şu iş kolunu biz kapsam dışına aldık." derseniz bunu anlarım ama böyle bir şey yok. 12 Eylül'ün getirdiği grev yasakları devam ediyor, Anayasa'dan kaldırdığınız grev yasakları devam ediyor, bunu yasayla düzenliyorsunuz.

Şimdi, yargı şuna bakıyor değerli arkadaşlar: Anayasa'ya bakmıyor, kanunlara bakıyor, çok net, bunu bilelim. Anayasa'daki değişikliklere rağmen, Anayasa'nın 90'ıncı maddesindeki değişikliğe rağmen, uluslararası sözleşmelere rağmen mahkemenin verdiği karar bu kanunda yazılanlara uygundur. Onları gözeten bir yargı olsa, zaten burada hiç konuşmayacağız. Öyle bir yargı olsa Emekliler Sendikası kapatılmaz, öyle bir yargı olsa Gençlik Sendikası kapatılmaz, öyle bir yargı olsa, şu anda yargıçların kurduğu sendika kapatılma sürecini yaşamaz, öyle bir yargı olsa Çiftçi Sendikası kapatılması süreci yaşanmaz. Dolayısıyla siz bu toplumu, işçileri, çalışanları bu alanda ciddi anlamda yanıltıyorsunuz. Grev yasakları devam ediyor, daha da ağırlaştırıyorsunuz, biz buradan bunu söylüyoruz. Bunun neresini iyi söylüyorsunuz, bunun neresi daha iyi?

Takmışsınız, "Yüzde 10 barajı mı iyi yüzde 3'mü?" Elbette yüzde 10 kötü ama siz bunu daha kötüleştiriyorsunuz diyoruz. Daha önce yüzde 10 barajını aşan sendikalar, şimdi getireceğiniz düzenlemeyle, çoğu toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahip olmayacak diyoruz, bunu buradan iddia ediyoruz. Bir sene sonra, iki sene sonra sendika çöplüğü hâline gelecek Türkiye diyoruz, siz buna inanmıyorsunuz. İlla yaşadıktan sonra mı öğreneceğiz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SÜLEYMAN ÇELEBİ (Devamla) - İlla bu sendikalar yok olduktan sonra mı "Evet ya, yanlış yapmışız." diyeceksiniz? Bundan üzüntü duyuyorum, yeterince bu konuları algıladığınızı düşünüyorum ama kasıtlıca sanki bu yasa iyi bir yasaymış gibi savunmanızı anlamıyorum. Hiç olmazsa deyin ki: "TOBB'un adına, işverenler adına bunu yapıyorum."

Hepinize teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Çelebi.