| Konu: | TOPLU İŞ İLİŞKİLERİ KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 11 |
| Tarih: | 18.10.2012 |
SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; bu önemli bir madde, geçici 1'inci madde bir tüzük değişikliği. Tüzük değişikliğini yönetim kuruluna veriyorlar ve yönetim kurulu aslında genel kurulun yetkisini kullanmış olacak ve istediği değişiklikleri yapacak. Böylesi önemli bir değişikliği, biz diyoruz ki, bu tüzüğün yapımında emeği geçen, kararını veren genel kurul iradesine bırakalım ve genel kurul toplansın, ilk kongrede bu değişiklikleri yapsın istiyoruz. Bir veya bir buçuk yıl olabilir, altı ay sonra kongresini yapabilir sendikalar, onları özgür bırakalım ama bu yetkiyi yönetim kuruluna devrettiğimiz zaman, yönetim kurulu bu yetkisini başka yetkilerle de birleştirerek değişikliğe gitmiş olur ve genel kurul iradesinin dışında orada tüzük değişikliği yapabilir. Değişiklik önerimiz bu, bu kadar basit ve sade bir öneri.
İkinci söyleyeceğim şu değerli arkadaşlarım: Saatlerdir konuşuyoruz, burada birçok önerge veriyoruz, yapıcı katkılar veriyoruz ama ne kadar, bu konuda katkı verirsek verelim, ne kadar içtenlikle söylersek söyleyelim boşuna söylüyoruz, boşuna. Bir tek maddede, bir tek maddede iktidarın vicdanı ortaya konulamamıştır, bağımsız olamamışlardır, özgür iradelerini en haklı konuda bile kullanamamışlardır.
Dolayısıyla -Sevgili Bakanım galiba başka işlerle meşgul- özellikle şunu söylemek istiyorum bu bölümde Sayın Bakanıma: Endüstri ilişkilerini bilen, sendikal alanı tanımlayabilen, bizde, sanayiciler var. Onlar gerçekten bu süreci biliyorlar ve özümsüyorlar ama ondan nasibini almayan, hayatında hiç sendika görmemiş, sendikal süreç nedir bilmeyenler bu sürece müdâhil olmuşlardır ve bu yasanın bu hâle getirilmesine katkı sunmuşlardır. İddiayla buradan söylüyorum: Eğer bu yasayı endüstri ilişkilerinde bulunan, adı da "sendika" olan işverenler sendikası TİSK bu yasayı hazırlasaydı, bu yasa bundan geri olmazdı; altını çizerek söylüyorum. Yine, bu yasaya adı "sendika" olan, adı emekten yana olduğunu ifade eden sendikalar müdahale etmeseydi, bu yasa bu kadar kötü yine olmazdı.
Burada, hem sendikal hareket, korunması, dengeler yapılması adına, bazılarının aldığı geçici ödülle bazı sendikalar okşandı, bazıları da mevcut sistemden, mevcut sistem yapısı içerisinden beslendikleri için, gününü gün etme ve kurtarma adına, işçi sınıfının geleceğine ipotek koydular, kurşun sıktılar. Tarih eğer bir gün onları da yargılayacaksa bu ihanetten dolayı yargılayacaktır. Bunu bir dipnot olarak bu kürsüden ifade ediyorum.
Dolayısıyla, burada gönül arzu ederdi ki Çalışma Bakanımız ILO normlarını, Avrupa Sosyal Şartı'nı, diğer sendikaların bu konudaki taleplerini doğru okuyup özgür bir sendikal alanı tanımlayabilseydi bu sorun daha iyi çözülürdü çünkü bu yasa artık, TOBB'un yasası olmuştur, bu yasa o, MÜSİAD gibi yan kuruluşların, TUSKON'un yasası olmuştur, onların belirlediği bir yasa olmuştur. Onlara katkı veren, onlara bu yeşil ışığı yakan sendikacılara da bu yasanın hayırlı olmasını diliyorum.
Çok teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)