| Konu: | 239 SIRA SAYILI KOMİSYON RAPORU?NDA TALİ KOMİSYONLARIN KARARLARI YER ALMADIĞINDAN BU RAPORUN TEKEMMÜL ETMİŞ SAYILIP ÜZERİNDE GÖRÜŞME YAPILMASININ İÇ TÜZÜK?E UYGUN OLUP OLMADIĞI HAKKINDA |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 15 |
| Tarih: | 01.11.2012 |
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, öncelikle Sayın Aslanoğlu'na teşekkür ediyorum. Yaptığımız görüşmeyi Sayın Şandır, Sayın Aslanoğlu, Sayın Meclis Başkanımızın huzurunda dörtlü görüşmeyi harfiyen ifade etti. Çıkarken aynı şekilde dedi ki: "Grup önerisini değiştirin, bu grup önerinizi Finansal Kiralama Kanunu'nun bitimine kadar alın. Salı günü bitirebildiğimiz kadar gidelim, çarşamba günü bitirebildiğimiz kadar gidelim." Hatta dün dedi ki: "Niye çarşamba günü öyle almadınız, alsaydınız Kamu İhale Kanunu'nu bitirirdik, olmadı." Dedik ki: "Yarın olur. Nasıl olsa biz bunun şeyini yaparız yarın: Ki, Sayın Aslanoğlu'nun bir madde üzerinde çekincesi vardı, Sayın Bakana üç-dört maddelik önergeler verildi ve değerlendirildi. Sayın Aslanoğlu, daha sonra o bir maddelik çekincesinden de vazgeçtiğini, yapılan işi takdire bırakıyorum?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sayın Bakan şey de yapacağını söyledi.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - İnceleyeceğini ve bugün de ifade etti.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Hayır, hayır sonra?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Takdire bıraktığını ifade etti, aynı şekilde gelişti. Dün ve bugün, biz Sayın Şandır'la yaptığımız görüşmede dedik ki: "Sayın Şandır, bu yasayı, Kamu İhale Kanunu'nu çıkaracağız bu çerçevede arkasından öbür maddeye geçelim." Aslanoğlu dedi ki: "Arkadaşlarımı gönderiyorum." "Tamam" dedim. Mevlüt Bey, o zaman soru-cevap kısmını da geçelim, saat 5'te bitirelim, 6'da bitirelim. "Ama söz veremem" dedi.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Veremem.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Haklısınız dedim. Sayın Şandır, hem dün hem bugün, dedim ki: Sayın Şandır, Grubunuzun bir toplantısı varmış, nezaketen bizim devam etmemiz şık olmaz. Onun için biz bu işe devam etmeyelim. "Bizim zaten bu yasayla ilgili çekincemiz yok, siz devam edin." dedi çıkarken.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Onu bilmiyorum, ondan sonra ben yoktum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Meclis Başkanının yanından çıkarken. Dedim ki: Sayın Şandır, biz yarın görüşelim, nezaketen bu işin olmasını uygun bulmuyoruz. Ve bugün biz saat altıda altı buçukta Kamu İhale Kanunu'nun biteceğini düşündük ama saat on oldu, Kamu İhale Kanunu bitmiyor, usul tartışmaları açılıyor vesaireler oluyor.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, söylemek istediğim şu, Değerli Günal, değerli arkadaşlar, biz?
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Neden oldu o tartışmalar?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bilemiyorum neden olduğunu.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Nasıl bilemiyorsun?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Olabilir, olabilir arkadaşlar. Bakın, soru-cevap kısmı yok, olabilir bu usulle ilgili meseleler.
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Bakın Mustafa Bey, sorulardan bir kısmı çekildi, bitmedi kardeşim buna rağmen.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Arkadaşlarımız? Bakın, gergin ortamlar oldu. Biz grup başkan vekilli olarak arkadaşlarımızı yatıştırmak için gayret gösterdik. Nitekim diğer arkadaşlarımız da aynı gayreti gösterdiler, hoş olmayan hadiselerin çıkmasına engel olarak, bizler grup başkan vekili olarak bunları engelledik ama Sayın Şandır'ın bize ifadesi? Burada da Sayın Şandır'a söyledim usul tartışmasında. Biraz önceki o beş-altı dakikalık, bir milletvekili arkadaşımızın burada konuşması kesildiği sırada, Sayın Şandır, biz nasıl anlaştık, ne yapıyoruz, engellemeye mi çalışıyorsunuz bu işi dedim. "Bir dakika, şu işi bitirelim de hallederiz" dedi. Ama Sayın Şandır şu anda yok.
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Mustafa Bey, bazı sorular çekildi, çekildi.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın değerli milletvekilleri, biz ne söylediysek onun arkasındayız. Sayın Şandır: "Bizim bu yasayla ilgili herhangi bir şeyimiz yok, devam edebilirsiniz." dedi. Sayın Aslanoğlu aynı şekilde ifade etti dedim, nezaketsizlik olur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Orasında ben yokum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Hayır, hayır şu konu. Doğru, orada yoksunuz. Şu konu, nezaketsizlik olur, bizim bu işe devam etmemiz nezaketsizlik olur dedim. Israrla söyledim ama bugün söylediğim şu: Kamu İhale Kanunu'nu ne zaman çıkaralım? Dediği gibi, saat dörtte BDP Grup Önerisi var. "Ya, devam etmeyelim." dedi, sözleri de girmez. Sayın Bakan da "Benim uçağım var hazırlıyorum, durdurayım mı?" dedi. Tamam Sayın Bakanım, siz uçağınızı ayarlayın, gidin dedik. Ama ne oldu, ne bitti, nasıl oldu anlayamadım?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Niye bunu getirdin o zaman? Finansal kiralamayı niye getirdin?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, değerli milletvekilleri, burada bir gerilim ortaya çıkıyorsa, bu gerilimle ilgili bizim milletvekili arkadaşlarımızı, bütün, töhmet altında bırakıyorsanız ve her sözü, her yaptığımız sözün arkasında bizim durmamızı bekliyorsanız yanlış yaparsınız. Ben, Sayın Şandır'ın sözüne izafeten bunu söylüyorum. Biz öyle konuştuk geldik ama konuşmamızın hiçbiri gerçekleşmedi. Ben isterdim, arzu ederdim ki Sayın Şandır da burada olsun. Saat altıda, beş buçukta Sayın Şandır'a sordum: Ne yapıyoruz, bozuyor muyuz anlaşmayı dedim. "Tamam, şunu bitirelim ondan sonra?" dedi ama Sayın Şandır gitmiş.
Gelelim usul tartışmasına.
Bakın, değerli milletvekilleri, nerede, ne olduğuyla ilgili?
Eğer Sayın Şandır'sa telefondaki, biz beş gece altı gün Sayın Şandır'la günde yirmi saat beraberdik, yirmi saat beraber gezdik, eğer Sayın Şandır telefonda bunu, size orada, telefonda "Yalan söylüyor." diyorsa hiçbir hakkımı helal etmiyorum. Bakın, beş gece altı gün, en az on beş saat beraberdik.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Nerede? Nerede, Sayın Elitaş; nerede, nerede?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Şandır bilir, herkes bilir nerede olduğumuzu.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Hacda mı?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Evet, hacdaydık.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Onu söylesene.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Beş gece altı gün, en az on beş saat beraberdik.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yalan konuşma diyor, yalan konuşuyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Eğer Sayın Şandır, işte burada teyidi ama sadece bizimle burada? Hatta arkadaşlar da duydu. Ben bugün grup toplantısında anlattım, grup yönetiminde anlattım, dedim ki, arkadaşlar, bir centilmenlik anlaşması yaptık, Kamu İhale Kanunu bittikten sonra bu işi kapatacağız. Ne zaman biter? Beşte biter, altıda biter. Son anda BDP grup önerisi geldi. Beşte bitmez, altıda biter bu dedik. Tüm milletvekili arkadaşlarımıza bunu söyledik.
Değerli milletvekilleri, değerli arkadaşlar, buraya çıkarken hiddetle, şiddetle kalkıp da bizi, yani insafsızlıkla veya -ne söyledim bilmiyorum, hatırlamıyorum Sayın Günal ama- saygısızlıkla suçlamak gerçekten ağır oldu. Çünkü yapılan bir şey, atılan? Yapmadığım bir saygısızlığı bana itham ettiğiniz anda inanın bir refleks gösterdim. Olmaması gerekendi. Ben, Sayın Günal'dan bunu, şiddetli bir şekilde "Saygısızlık yaptın." demesini yadırgadım, gerçekten yadırgadım. Çünkü olayları bilmediğinden dolayı böyle diyor olduğunu ifade ettim.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ama ben duydum çıkarken, kapandıktan sonra "Uzatmak mı istiyorsunuz?" dediğini duydum.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Ne, uzatmak mı?
MEHMET GÜNAL (Antalya) - "Uzatalım o zaman." diye çıkarken duydum, kavgadan sonra.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Hayır, ne zaman?
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Aradan sonra?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Hayır, onu söyledim, hayır, doğru?
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Uzatıyorsun, ben de onu?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Uzatmak mı istiyorsunuz dedim, onu söyledim, aynen onu söyledim.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ben de onu diyorum işte.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Uzatmak mı istiyorsun, onu söyledim zaten?
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Uzat o zaman, tamam.
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sordum zaten; Sayın Şandır, uzatmak mı istiyorsunuz dedim. Doğru, teyit ediyorsun beni. O da "Hayır." dedi.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bir dakika şimdi?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - "Hayır." dedi. Ama saat onda bitti Sayın Günal, o yasa saat beşte bitecekti, saat onda bitti.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Sen de inat ediyorsun "Al o zaman, işte buyur çalışalım o zaman." diyorsun.
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Arkadaş, yedide biz çıktık?
MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Şimdi, bakın, değerli milletvekilleri, gelelim İç Tüzük meselesine, şu andaki usul tartışmasına. İç Tüzük'ün 23'üncü maddesi açık ve net. İç Tüzük'ün 23'üncü maddesini okuduğunuz takdirde ne Başkandan bilgi almaya ne de başkalarına bu konuda yardımcı olmaya ihtiyaç yok. 23'ücü madde burada. Plan ve Bütçe Komisyonunda ben de dört sene çalıştım. Gittik Plan ve Bütçe Komisyonunda sabahlara kadar çalıştık; Sayın Günal, Sayın Aslanoğlu, sabahlara kadar çalıştık Plan ve Bütçe Komisyonunda, geldik, burada da çalıştık. Plan ve Bütçe Komisyonunun ne kadar zor şartlar altında çalıştığını bilirim. Teşekkür ediyoruz, katkılar sağlıyorsunuz. Bu yasaya da katkılarınız var, onlara da teşekkür ediyoruz. Ama değerli milletvekilleri, kavgamız olabilir, gürültümüz olabilir, anlaşamadığımız, laf atışmalarımız karşı karşıya gelebilir ama ben şunu arz ediyorum: Ne olursa olsun, verdiğimiz sözün arkasında durmalıyız. Her türlü kavgayı yapabiliriz, her türlü tepkiler ortaya çıkabilir ama sonuç ne olursa olsun, verdiğimiz sözün arkasında durmamız gerekir. Bizim aldığımız terbiye "Hangi şartlar altında olursa olsun, nereye gelirse gelsin, sözünün arkasında durmak gerekir." diye büyüklerimizden, ecdadımızdan aldığımız terbiye, söz budur. O sözün uygulamaya geçmesini hem biz yaparız hem de başkalarından isteriz.
Sayın Başkan, bu açıklamayı yapmama fırsat verdiğiniz için teşekkür ediyorum.
Sayın Aslanoğlu, harfiyen anlattınız, size de yaptığımız görüşmeleri harfiyen anlattığınız için teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)