GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ASKERLİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S.:82)
Yasama Yılı:2
Birleşim:25
Tarih:29.11.2011

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, şu anda görüştüğümüz kanun tasarısının çerçeve 4'üncü maddeye bağlı 46'ncı maddesini konuşuyoruz. Geneli üzerindeki yapılan konuşmalar, maddeler üzerindeki yapılar konuşmalar ve önergeleri değerlendirdiğimiz takdirde aslında bir bütünlük içerisinde bunun olması gerektiği hepimizin kanaati doğrultusunda olması gerekir fakat Sayın Bakanın biraz önce söylediği gibi, 1'inci madde Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda kabul edildikten sonra artık yirmi bir günlük  temel eğitimin? Ki, bu "temel eğitim" dediğimiz konu da sadece bedelli askerlikte ve kısa dönem askerlik yapılanlarla ilgili 1987 yılında, 1992 yılında ve 1999 yılında geçerli olmak üzere, sadece onlarla ilgili yirmi bir günlük ve dövizli askerlikle ilgili olan kısımda temel eğitim esas alınıyor. Hepimiz askerlik yaptık, hâlâ daha askerlik yapacak ve askere gidecek çocuklarımız var. Normal er olarak yapanların temel eğitimleri dört aylıktır, yedek subay olarak askerlik yapanların da temel eğitimleri dört aylık bir süredir. Şimdi, bütün milletvekili arkadaşlarımız temel eğitimden bahsediyor, "Temel eğitimi yirmi bir gün yaparsak temel eğitimi yapmış mı oluyoruz, dört ay yaparsak temel eğitimi yapmış mı oluyoruz?" Bir de buraya gelen milletvekili arkadaşlarımız diyor ki muhalefet partilerinin verdiği önergelerde "Temel eğitimi beş gün yapalım, altı gün yapalım, yedi gün yapalım, on beş gün yapalım, gelin ama bir yerde uzlaşalım." diyorlar.

Bakın değerli arkadaşlar, temel eğitim, askerlik temel eğitimi neyse, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kendi içerisinde askerlik sanatının hangi noktalarda olabileceği neyse onun herhâlde bir kitabi tarifi vardır ama siz beş günlük, altı günlük, yedi günlük temel eğitimlerin hangi noktada olduğunu ifade ederseniz ve sizin bu kanun tasarısı komisyonda görüşülürken herhâlde milletvekili arkadaşlarımız, kendi gruplarına mensup milletvekillerinin, komisyon üyelerinin de muhalefet şerhlerini, karşı oy yazılarını da inceledikleri takdirde burada herhâlde kendi gruplarıyla, kendi milletvekilleriyle de çelişkili bir söylem içerisinde bulunmazlar.

Bir de değerli arkadaşlarımız şunu ifade ediyorlar. Belki kamuoyunun baskısı neticesinde bu ifade altında kalınabilir. Milletvekili arkadaşlarımız kamuoyunun belirli kesiminin ruhuna, gönlüne hitap edip, bundan sonra yapılacak seçimlerde kendilerini desteklemesi adına bazı söylemlerde bulunabilir. Ama biraz önce Barış ve Demokrasi Partisi Grubunun verdiği önergede askerliğin yirmi bir gün ya da hiç askerlik yapmadan askerlik görevini ifa etmiş sayılabilmesi için 5 bin lira teklif ettiler. Cumhuriyet Halk Partisi 15 bin lira teklif etti, Milliyetçi Hareket Partisi 15 bin lira teklif etti. Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun kabul ettiği 30 bin liralık teklif paralı askerlik, Barış ve Demokrasi Partisinin teklif ettiği 5 bin liralık teklif paralı askerlik değil gönüllü askerlik ve temel eğitimden faydalanmış ama kamu vicdanını rahatsız etmeyen bir askerlik, Milliyetçi Hareket Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisinin teklif ettiği 15 bin liralık askerlik de herkesin ruhunu, vicdanını rahatlatan bir askerlik!

Yani, değerli arkadaşlar, bakınız, şu anda?

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sayın Elitaş, aynı şey değil, yapmayın!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakınız, değerli arkadaşlar, para paradır.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Hayır, yapmayın! "Parasızlar vermesin." diyoruz. Oraya da gel!

BAŞKAN - Sayın Aslanoğlu, lütfen?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Aslanoğlu, para paradır. 1 lira da paradır, 30 bin lira da paradır. Onun için, değerli arkadaşlar, bakın, bu saatte artık bu konuyla ilgili bir hamaset yapmanın, farklı farklı boyutlara getirmenin, yeşil elbiseleri, postalları giyerek yedi gün süreyle, on beş gün süreyle, yirmi bir gün süreyle askerlik yürüyüş kararı saydırmanın "Askerlik yaptım." hissiyatını vermek anlamına değil?

İlk defa 1972 yılında -yanlış hatırlamıyorsam- kısa dönem askerlik çıktı. Arkasından 1982 yılında kısa dönem askerlik çıktı. Bazıları bu kısa dönemden faydalandı, bazıları da on altı ay, on yedi ay yedek subaylık yapma mecburiyetinde kaldılar. Nasıl ki o dört aylık süreyle kısa dönem askerlik yapanlar varsa, nasıl ki ta 1980'lerde çıkmış dövizli askerlikle yirmi bir gün, yirmi sekiz gün askerlik yapan insanları asker olarak sayamayacak pozisyondaysak, bakın, şu anda çıkardığımız yasayla da? Çünkü Anayasa'nın 72nci maddesi bunu ifade ediyor. 72'nci maddede "Kimlerin askerlik vazifesini yapmış sayılacakları kanunla düzenlenir." diyor. Biz bunun bu şartlarını yerine getirmişiz, koymuşuz.

Değerli arkadaşlar, bir de dövizli askerlikle ilgili kısımda, 1999'daki ve önceki yıllarda çıkarılan?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - ?kanun tasarılarında diyor ki: "Kırk yaşını geçenler şu bedeli ödedikleri takdirde temel eğitim de yapmazlar."

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Elitaş.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Yani bu eleştirilerin haksız olduğunu ifade etmek istiyorum.

Katkı sağlayan bütün milletvekili arkadaşlarıma tek tek teşekkür ediyorum.

Saygılarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)