| Konu: | TERÖRİZMİN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 06.02.2013 |
EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tabii, görüşülmekte olan tasarının konusu ve amacı terörün finansmanının önlenmesi olarak düzenlenmiş. Bu, bu açıdan bakıldığı zaman, bu sunumla tabii, son derece önemli ve gerekli. "Terörle mücadele ediyoruz." şeklinde bir anlatımla bu yasa topluma ve halka açıklanmaya çalışılıyor ancak sorun şurada: Sorun AKP'nin sözde ileri demokrasisinde, ileri demokrasi filminde. Ne var bu ileri demokrasisinde? AKP'ye kim muhalifse, kim muhalefet ediyorsa, onun ismi "terörist." Bu ileri demokraside parasız eğitim isteyen öğrenci de, bu kapsamda pankart açan kişi de terörist, senelerce teröristle savaşmış eski bir Genelkurmay Başkanı da terörist, sorun zaten burada.
Bu yasa kapsamında da hakkında hiçbir mahkeme kararı olmayan kişi ya da kurum, dernek, siyasi parti -çünkü böyle bir ayrım konulmamış- gazeteci ya da toplumun herhangi bir kesiminden bir kişi ya da bahsettiğimiz gibi kurum, hükûmetin atadığı bürokratlardan oluşan bir kurul tarafından incelenecek ve bu kurul "Bu teröristtir, bu teröre para aktarmaktadır" diyecek, sonra bunun malına mülküne, parasına el konulacak, yönetim de bu kurula devredilecek. Şimdi, burada bir yargı kararı yok, hâkim kararı yok. Karar, bahsettiğimiz gibi hükûmetin atadığı bürokratların vereceği karar. Zaten o kararı verecek olan bürokrat oraya atanacak. Kararı vermediği zaman, adil davranmak istediği zaman zaten görevine son verilecek, görevinden alınacak.
Şimdi, öyle bir güç ve yetkiden bahsediyoruz ki hâkimlerin, mahkemelerin bile böyle bir yetkisi yok çünkü CMK'da, ceza kanunlarımızda bile hâkimlere gerekçesiz karar alma şansı verilmemiş. Yargıç bile el koyma kararını güçlü delil ya da kuvvetli şüphe hâlinde ancak verebiliyor. Ancak kurulun böyle bir sınırlaması da yok. Sonra, alınan kararlar CMK 138'deki sonucu doğuruyor, yani mahkeme kararı yok, hâkim kararı yok ama kanunen hâkimlerin aldığı bir karar gibi hüküm doğuruyor. Sonra tasarının maddeleri arasında -az önce söyledik- "138'deki sonucu doğurur." diyor ancak 138'e baktığımız zaman görüyoruz ki son fıkrada diyor ki: "Bu kararlar ancak ve ancak hâkim tarafından alınabilir."
Şimdi, az önce ben Bakana bir soru sordum, dedim ki: 138'inci maddede böyle bir durum var. Bunun için ne diyorsunuz? Sayın Bakan şu cevabı verdi, son derece enteresan: "Ya, son merci olarak biz Bakanlar Kurulu olarak bunu alacağız." dedi. Bakanlar Kurulu hâkimlerden mi oluşuyor Sayın Bakan? Yani ben şaşırmıyorum. Tabii, yasama, yürütme, yargı erkleri arasındaki farkı tanımayan, yargıyı her zaman için bir ayak bağı olarak gören bir Başbakanın atadığı Bakandan da benim başka bir cevap almam zaten mümkün olmazdı. Yani olay şu?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Kamulaştırma nasıl olacak, kamulaştırma.
EMRE KÖPRÜLÜ (Devamla) - Biraz dinlersen anlatırım.
Şimdi, olayın özünde şu vardır: Bu yasayla alakalı olarak 138'inci madde de "Yalnız hâkim karar verebilir." diyor ancak bununla ilgili olarak Bakanlar Kurulu ya da sizin atadığınız kurul bir karar veriyor.
Şimdi, bu yasanın amacı açık ve net. Bu yasanın amacı, AKP'nin atadığı bürokratlarla "Terörle mücadele ediyorum." şeklinde toplumda imaj yaratıp muhalefeti sindirmek, bizim elimizde sopa var, bizim elimizde silah var, eğer fazla konuşursan senin malına mülküne el koyarız demek. Bunun başka bir açıklaması yok. AKP, iktidarda kalmak için artık halk iradesine inanmıyor. AKP'nin inandığı tek şey var, zorbalık, güç, baskı ve lehine olacak böyle bürokratlardan oluşan kurullarla alacağı kararlar.
Ben şunu söyleyeceğim: Biz, bu yasaya muhalifiz, biz bu derecede hukuka, kanunlara aykırı, demokrasiye aykırı bu yasaya muhalifiz. Terörle mücadele edecekseniz halkla dürüst konuşacaksınız; terörle mücadele edecekseniz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
EMRE KÖPRÜLÜ (Devamla) - ?terörle müzakere yapıp ondan sonra başka pazarlıkların içine girmeyeceksiniz, düz bir çizgide yürüyeceksiniz.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Köprülü.