GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SIRRI SAKIK'IN CHP GRUP ÖNERİSİ ÜZERİNDE YAPTIĞI KONUŞMA SIRASINDA CUMHURİYET HALK PARTİSİNE SATAŞMASI
Yasama Yılı:3
Birleşim:107
Tarih:21.05.2013

MUHARREM İNCE (Yalova) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, bu topraklarda zulme uğrayanlar, işkenceye uğrayanlar var, doğru. Çerkezlerin o sürgünlerinde nasıl acı çektiklerini, yollarda neler yaşadıklarını, nasıl topraklarından edildiklerini biliyoruz, anlıyoruz. Bugün de Sayın Genel Başkanımız konuşmasında bunlara değindi. Bu topraklarda o kadar çok insan zulme uğradı ki, acılar yaşadı ki, mübadiller örneğin, böyledir, onların neler yaşadığını mübadil torunları bilir ancak.

Biz şunu söylüyoruz: Tabii ki diller korunsun, geliştirilsin, her dil kendini ifade edebilsin, bunlara hiç itirazımız yok. Bizim dediğimiz şu: Ancak, eğitimin birleştirici olması lazım, eğitimin birleştirici olabilmesi için de resmî dilde olması lazım, yoksa birbirini anlamayan nesiller yetiştiririz. Şimdi, siz, Sakarya'daki okullarda Çerkezce, Rize'deki okullarda Lazca, Diyarbakır'da Kürtçe, Kırklareli'de Boşnakça, Ordu'da Gürcüce, Şanlıurfa'da Arapça eğitim yaparsanız bir süre sonra, on yıl, yirmi yıl sonra birbirini anlamayan nesiller yetiştiririz. Bu, şu demektir: Herhangi bir dili; bu, Kürtçe, Arapça, Lazca, Çerkezce hiç fark etmez, onu yaşatmak devletin bir görevidir, vatandaşın da bir hakkıdır, buna hiç itirazım yok. Yaşanmalıdır, korunmalıdır, öğretilmedir -öğretilmesine de evet- fakat, tarihi, coğrafyayı, matematiği, fiziği, kimyayı resmî dilden başka, Türkçeden başka bir dille yapmak demek yirmi yıl sonra birbirini anlamayan insanlar yetiştirmek demektir. Bir öğretmen olarak söylüyorum bunları.

Bakın, öyle büyük sıkıntılara girer ki bu ülke, bunları...

Kusura bakmayın ama neden güldüğünüzü anlayamadım. Ama bir öğretmen olarak bu işi sizden daha iyi bildiğime inanıyorum ben.

HALİL AKSOY (Ağrı) - Ben de öğretmenim.

SIRRI SAKIK (Muş) - Bu da öğretmen, onun için "Seni mezun eden hocanın gözü kör olsun." dedi.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bizim amacımız birleştirmek olmalıdır, ayrıştırmak olmamalıdır. Herkes kendine şu soruyu soracak: Biz beraber mi yaşayacağız, yan yana mı yaşayacağız, ayrı ayrı mı yaşayacağız? Eğer beraber yaşamak geçiyorsa aklımızdan, birleştirici olan dilde eğitim yapılmalıdır, öğretilmelidir. Çerkezce de öğretilmelidir, Lazca da öğretilmelidir, Arapça da öğretilmelidir, Boşnakça, Arnavutça, Gürcüce, Kürtçe, hepsi öğretilmelidir fakat tarihi, coğrafyayı, matematiği, fiziği, kimyayı, felsefeyi devletin resmî dilinde, Türkçede yapmak gerekir, bu ancak birbirimizin çimentosu olur. Bunun haricinde bir şey, bir eğitim sistemi ayrıştırır, böler, parçalar, yirmi yıl sonra birbirini anlamayan nesiller ortaya çıkar diyorum.

Sayın Başkan, teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)