| Konu: | SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 107 |
| Tarih: | 21.05.2013 |
MEHMET HİLAL KAPLAN (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi tekrar saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanım, kaldığım yerden devam ediyorum. 12'nci maddede ÇED uygulamasıyla ilgili kaldığım yerde Çevre Kanunu'nun 10'uncu maddesinden bahsetmiştim. Siz, bu maddenin, kanunun getirdiği yaptırımı ortadan kaldırmak için Hükûmetiniz döneminde 3 kez ÇED Yönetmeliği'ni değiştirdiniz. 2009 yılında getirdiğiniz yönetmelik değişikliğiyle kanundan çıkarıp ÇED Yönetmeliği'ni Bakanlığın onayıyla sunmaya çalıştınız. 2011'de tekrar benzerini yaparak 2013 ve 2015'te yapılacak projelere de ÇED'ten muafiyet kazandırmak istediniz. Ancak, çevre gönüllüleri, Çevre Mühendisleri Odası ve ilgili kurullar bunu yargıya taşıdı. Yargı, bu geçici 3'üncü maddeyi 1 Nisan 2013 tarihinde tekrar iptal etti. Bakın, anlamadığımız bir nokta -aradan tam dört gün geçiyor- dört gün sonra bu yönetmeliği Başbakanlık aracılığıyla tekrar değiştirerek yayınladınız. Konu şu anda yine tekrar çevre mühendislikleri odaları bakımından yargıda. Benim anlamadığım şu değerli milletvekilleri, size soruyorum: Nedir bu yargıyla inatlaşmanız, hesaplaşmanız? Asıl üzücü olan taraflardan bir tanesi de şu: Yargının iptal ettiği ve yürütmesini durdurduğu bu yönetmeliği, kanunları arkadan dolanarak, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bunu geçirerek Türkiye Büyük Millet Meclisini bu suça alet ediyorsunuz. Bu, doğru değil. Bu, Meclisin itibarsızlaştırılmasıdır. Bu, yargıyı pas geçmektir. Demokrasiyle idare edilen hiçbir ülkede yönetmelik kanun üzerinden yapılamaz.
Merak ettiğim bir başka konu daha var: Neyi kaçırmak istiyorsunuz ÇED Yönetmeliği'nden hâlâ anlamış değilim. Acaba bizim bilmediğimiz bir değişiklik var da bize söylemiyor musunuz ya da ilgili kişiler sizi bilgilendirmiyor mu?
Bakın size bir şey anımsatmak istiyorum. Çevre Komisyonunda bu konu görüşüldüğünde, biz sevgili bürokrat arkadaşımıza dedik ki: "1997 öncesinde ÇED'den muaf olan sizin bahsettiğiniz bu projeleri bize söyler misiniz?" Bize söyleyemedi. Siz de Plan ve Bütçe görüşmelerinde "Meclis görüşmesinden önce vereceğim." dediniz, söz verdiniz şu ana kadar veremediniz. Ben merak ediyorum. Son düzenlemeyle bir şey ilave ettiniz, dediniz ki "Kamu yararı." Değerli milletvekilleri, ben size bir şey sormak istiyorum: ÇED'in kendisi zaten kamu yararı değil mi? ÇED'in kendisi çevrenin korunması, halk sağlığının korunması, doğanın tahrip edilmemesi, sistemin bozulmaması zaten halkı korumaya yönelik bir tavır değil mi? (CHP sıralarından alkışlar) Sizin ayrıca "kamu" lafı ne demek, bunu anlamış değilim.
Bakın bununla ilgili başka bir şey daha söyleyeyim. Anayasa'mızın 56'ncı maddesinde çok net, açık diyor ki: Herkes, temiz ve yaşanabilir bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi devletin ve bireyin görevidir.
Siz Hükûmet olarak çevreyi kirletmeye neden olan bu faktörleri nasıl pas geçiyorsunuz anlamış değilim. Merak ettim, Sayın Bakan bu konuda herhangi bir bilgi vermeyince 2013 yatırım planlarına baktım. 1997 yılından önce acaba kaç tane proje ÇED kapsamının dışına itilmek isteniyor? Oturdum saydım Sayın Bakanım, 354 proje ÇED kapsamının dışına sayenizde çıkarılıyor. Bunların içerisinde yapım aşamasında olan var, bitmiş olan var, faaliyete geçmiş olan var; bunların içerisinde termik santraller var, hidroelektrik santraller var, HES'ler var, kara yolları var; var da var. Şimdi, merak ediyorum, Sayın Bakanıma soruyorum: Acaba bu yasalaşırsa geçmişte HES'lerden dolayı ya da bu olumsuzluklardan dolayı mahkemeye gidip de mahkemenin durdurma, tedbir kararı aldırdığı kaç tanesi muaf olacak? Bununla ilgili bir açılama yapabilir misiniz?
Size bir şey daha söylemek istiyorum Sayın Bakanım. Böyle kanunları dolanarak, insan sağlığını ne yaşanabilir bir çevreyi geliştirmek anlamında mümkün değil. Yüksek yargının kararıyla bu kadar inatlaşmak da Adalet ve Kalkınma Partisinin tüzüğüne mi uygun ya da, bunu anlamış da değilim. Neden, yargının 3 defa bozduğu bir maddeyi tekrar tekrar yönetmelikle kanunlaştırmak istiyorsunuz, vicdanlarınıza bırakıyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum (CHP sıralarından alkışlar)