| Konu: | TERMİK SANTRALLERİN YARATTIĞI TAHRİBATLARA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 108 |
| Tarih: | 22.05.2013 |
İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Termik santrallerin zararlı etkileriyle ilgili biraz Genel Kurulu bilgilendireceğim ve seçim bölgem olan Bingöl'de yapılması düşünülen termik santrallerle ilgili düşüncelerimizi aktaracağım.
Değerli milletvekilleri, bildiğimiz gibi, termik santraller kömür, akaryakıt ve gaz gibi fosil yakıtların yakılması yoluyla enerji üreten, elektrik üreten yapılardır. Tabii, bunların ne kadar masum olduğunu iktidar partisi milletvekilleri buraya her geldiğinde ifade ediyorlar ancak bunların çevreye, doğaya, insan sağlığına ne kadar zararlı olduğunu da bizler her kürsüye çıktığımızda burada ifade ediyoruz.
Termik santrallerle enerji elde etmek için yakılan bu fosil yakıtlardan bacalar aracılığıyla karbonmonoksit, karbondioksit, metan, azot oksitler, kükürt oksit, cıva, ağır metaller, arsenik, krom, kobalt, kurşun, mangan, çinko, baryum, talyum ve benzeri gibi radyoaktif partiküllerin olduğu pek çok zararlı madde ortama, atmosfere ve doğaya salınıyor. Bu termik santrallerin yapıldığı pek çok yerde bitki örtüsünü tamamen yok edecek şekilde sıkça asit yağmurlarının zarar etkilerine doğa ve insan sağlığı maalesef maruz kalıyor.
Özellikle bu termik santrallerin zararlı etkilerini bitki örtüsü üzerinde en fazla yaşatan gazlar kükürtdioksit ve azot oksitlerdir. Termik santrallerin olduğu yerlerde bu bitki örtüsünün maruziyetiyle, akut maruziyetiyle oradaki bütün bitkilerin tamamen yok olması, kronik maruziyetle de bitki örtüsünün zaman içerisinde büyük oranda tahrip olması riski var.
Termik santrallerle üretilen enerjinin yüzde 30 ile 40'ı dışındaki enerji "kaçak enerji" olarak adlandırılıyor ve bu termik santrallerin pek çoğu soğutma suyuna ihtiyaç duyduğu için bir akarsuyun, denizin ya da nehrin kıyısına yapılıyor.
Şimdi, değerli milletvekilleri, bu soğutma suyu kullanan termik santrallerden çıkan atıkların tamamı da bu akarsuya, ırmağa ya da denize geri dönecek şekilde aktarılıyor ve sorun tam da buradan başlıyor. Şimdi, özellikle, yapılan araştırmalarda, termik santrallerin olduğu yerleşim yerlerinde hem bu bacadan çıkan kimyasalların hem de suya karışan atıkların etkisiyle kanser hastalıklarında ciddi oranda artışlar olduğu gözleniyor. Yine doğum anomalileri, doğumda çocukların, bebeklerin zekâ geriliğiyle doğması, zamanında olması gereken doğumların erken doğumla ya da düşükle sonuçlanması ve birtakım genetik anomalilerle çocukların hayata gelmesi gibi, radyoaktif madde maruziyetine bağlı pek çok sağlık probleminin yaşandığı bilinen bir gerçektir.
Aslında, bugün baktığımızda, bütün dünyada yenilenebilir enerji kaynaklarının, rüzgâr, jeotermal ve güneş enerjisinin öncelendiğini; termik santrallerin ve nükleer santrallerin de artık bütün dünyada neredeyse dışlandığını, yasaklandığını görebiliriz.
Bakın, bugüne kadar, ülkemizde de, Yatağan'dan tutun Aliağa'ya kadar, Mardin'den tutun Siirt'e kadar her yerde, termik santrallerin yapılma süreçleri işlediğinde halkımız bu süreçlere karşı net bir tutum ortaya koymuştur. Yani, İzmir'de, Manisa'da, Siirt'te, Mardin'de halkımız bu termik santralleri istemediğini açıkça ifade etmiştir. Şimdi, aynı riskle Bingöl halkı karşı karşıyadır. Bingöl'de Sancak beldemizde ve Karlıova ilçemizde termik santrallerin yapılmasıyla ilgili planlamalar ve projeler hayata geçirilmek istenmektedir. Hem Sancak halkımız hem de Karlıova halkımız bu tarz projelere asla müsaade etmeyeceğini defalarca Bingöl kamuoyuna, Bingöl basınına haykırmıştır. Çünkü, kendi çocuklarını öldüren, kendi yaşamlarında kanseri getiren, yaşadıkları çevreyi tahrip eden, doğayı tamamen talan eden projelere Bingöl halkı kesinlikle müsaade etmeyeceğini açık bir şekilde ifade ediyor.
Bugüne kadar, yaşanan savaştan dolayı o bölgede ormanlar yakıldı, köyler boşaltıldı, köyler yakıldı, insanlar faili meçhul cinayetlere kurban gitti, sakat bırakıldı, şimdi yeni bir süreci tartıştığımız dönemde doğa ve insan yaşamını termik santrallerle bu sefer talan etmeye yönelik bir planlamaya, bir projeye asla müsaade etmeyeceğiz. AK PARTİ Grubunu Bingöl'deki Sancak ve Karlıova'da yapılması planlanan bu termik santrallerle ilgili planlamaları tekrar gözden geçirmeye davet ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Termik santrallerin bir bütün olarak, ülkemizde bir enerji kaynağı olarak halkımızın önüne getirilmesinin de kabul edilemez bir politika olduğunu vurguluyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (BDP sıralarından alkışlar)