| Konu: | AK PARTİ GRUBU ÖNERİSİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 109 |
| Tarih: | 23.05.2013 |
MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Teşekkür ederim Değerli Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun grup önerisinin aleyhinde söz aldım.
Gerçekten, bir haftada Genel Kurul iki defa çalışma gündemini belirlemek için mesai harcamaktadır. Her defasında da söylediğim gibi, dünyada hiçbir kurul yok ki kendi gündemini belirlemek için üç saat, dört saat çalışsın. Bu hiç doğru bir usul değil.
Değerli arkadaşlar, getirilen öneri, 463 sıra sayılı kanun'un gündeme alınmasını, bugün ve yarın bitirilmesini talep eden bir öneri. Değerli milletvekilleri, önemli konularda değişiklik yapan, önemli kanunlarda değişiklik yapan bir torba kanunu görüşeceğiz. Bu kanunda -şöyle üstünkörü bir saydım- 13 tane kanunda değişiklik yapıyor, 13 tane farklı alanda, farklı konuda köklü değişiklikler yapan bir torba kanun. Alıştık torba kanunlara ama torba kanunların temel kanun olarak getirilmesi de yeni bir usul oldu. Bu iki husus, birbiriyle çelişen bir durum ve bana göre, İç Tüzük'ümüze göre de aykırı bir durum. İç Tüzük 91'e göre -temel kanunun- çok net, buradan okuyarak da söyleyebilirim, diyor ki: Bir hukuk dalını sistematik olarak bütünüyle veya kapsamlı olarak değiştirecek biçimde genel ilkeleri içermesi hâlinde kanun teklifi ve tasarısını temel kanun olarak alabilirsiniz. Tekrar ediyorum: Bir hukuk dalını sistematik olarak değiştiren, kapsamlı olarak değiştiren, bütünüyle değiştiren genel ilkeleri içermesi hâlinde bir kanunu temel kanun olarak görüşebilirsiniz, İç Tüzük 91.
Anayasa 88 de kanunların görüşülmesi İç Tüzük'le belirlenir, diyor.
Şimdi, 13 farklı konuda, 13 farklı kanunda birtakım ihtiyaca binaen yapılan pragmatik değişiklikleri -temel ilkeler değil- ihtiyaçtan kaynaklanan değişiklikleri bir torbaya doldurmuşsunuz ve İç Tüzük 91'e rağmen, 91'e aykırı bir şekilde temel kanun olarak buraya getiriyorsunuz.
Değerli arkadaşlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi ülkemizin, milletimizin temel talepleri, ihtiyaçları doğrultusunda ve değişen şartlara göre hukuk kurmakla görevli ve milletimiz adına görev yapıyor. Ama hukuk kurarken hukuka da uygun olmak, en azından kendi hazırladığı, kendi oylarıyla kabul ettiği İç Tüzük'e de uygun çalışmak mecburiyetinde. "Ben yaptım oldu" anlayışıyla "Benim yaptığım kuraldır..." Yani, Genel Kurul kendi gündemine sahiptir, takdir Genel Kurulun, parmağımızı kaldırırız burada hukuk kurabiliriz ama kurduğumuz hukuk, daha önce kurduğumuz hukuka aykırıysa yaptığımız iş meşru olmaz. Hukuki meşruiyeti olmayan hiçbir düzenleme de kamu vicdanında, insan vicdanında adalet duygusunu beslemez değerli arkadaşlar. Dolayısıyla "Bugün görüşelim." sebebinizde haklı olabilirsiniz; zorunlu, zaruri, acil olabilir. "Bugün görüşelim." diye şimdi oylarınızla kabul edeceğiniz, kararlaştıracağınız 463 sıra sayılı torba kanun temel kanun olarak görüşülecek yani iki bölümde, içeriğine çok fazla girmeden; her madde bir kanunu değiştiriyor ama madde üzerinde müzakere açmadan. Kırk sekiz saat geçmeden getiriliyor. Ben inanıyorum ki bu Genel Kurulda bulunanların yüzde 95'i bu kanunun daha kapağını açmamıştır. Nasıl müzakere edeceğiz, hangi bilgiye dayalı müzakere edeceğiz ve milletimizin ihtiyaçlarına uygun bir düzenlemeyi hangi ortak akılla kuracağız veya kurduğumuz bu ortak akıl hukuken meşru olacak mı millet vicdanında, adalet duygusunu geliştirecek mi?
Dolayısıyla -ben, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına konuşuyorum- her defasında bir zaruret, bir ihtiyaç, bir aciliyet ortaya koyarak bu İç Tüzük'ü çiğnememiz, "Teamül var, geçmişte de böyle yaptık." mazeretine sığınmamız, benim anlayışıma göre hukuk adamına, hukuk kuracak bu müesseseye ve bu fonksiyona yani Türkiye Büyük Millet Meclisine, millet adına hukuk kurma fonksiyonuna yakışmayacak bir davranıştır. Aranızda çok değerli hukukçular olduğunu biliyorum eğer meseleyi incelerlerse , onların da doğru bulmayacaklarına inanıyorum.
Tekrar ediyorum -İç Tüzük 91'e göre temel kanun olmanın şartı- bir hukuk alanında kapsamlı ve bütünüyle yapılacak değişiklikleri temel kanun olarak alabilirsiniz. 13 kanunun bazı maddelerinde ihtiyaca binaen yapılan değişiklikleri bir torbaya doldurup, buraya getirip temel kanun olarak görüşülmesini dayatırsanız bunun adı hukuk olmaz.
En azından bu tavrınıza, bu yaklaşımınıza, bu yönetim anlayışınıza karşı çıkıyorum. Bu sebeple, getirdiğiniz önergeye aleyhte oy kullanacağımı ifade ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)