GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:109
Tarih:23.05.2013

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi üzerinde şahsım adına söz almış bulunuyorum.

Tabii, bu torba yasaya baktığımızda ÖTV Kanunu'ndan, KDV Kanunu'ndan, AR-GE faaliyetlerini teşvikle ilgili 193 sayılı Kanun'a, Diyanet İşleri Başkanlığının 633 sayılı Kanunu'na, yine 4250 sayılı alkollü içeceklere ilişkin Yasa'ya varana kadar, tütün, alkol piyasaları düzenleme kanununa varana kadar çok değişik kanunlarda değişiklik yapıyoruz. Ancak, tabii, kamuoyunda tamamen alkolle ilgili bir düzenleme olduğu şeklinde bir algı oluştu.

Burada değerli milletvekili arkadaşlarımızın konuşmalarını da dinledim. Tabii ifade etmek gerekir ki asla ve asla... Alkol tüketimine ilişkin olarak baktığımızda, yasaklar üzerine kurulu bir sistemin oluşturulduğunu söylemenin ya da bunu düşünmenin, bunu ifade etmenin kesinlikle doğru olmadığını düşünüyorum. Burada, alkol kullanan vatandaşlarımızın haklarına, hukuklarına, içme özgürlüklerine ilişkin herhangi bir şekilde bir kısıt getirilmesine yönelik bir düzenleme asla ve asla yoktur. Bunu bu şekilde yansıtmak, bu şekilde lanse etmek, böyle bir algı oluşturmak kesinlikle doğru bir tutum olmayacaktır. Burada yasaklardan bahsetmek değil, ancak kurallardan bahsetmek mümkün olabilir. Evet, bütün medeni ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de alkol tüketimine ve kullanımına yönelik ve bunların satış ve pazarlamasına, reklamına, tanıtımına yönelik olmak üzere kurallar belirlenmektedir.

Az önce burada konuşma yapan Sayın Akçay -ki Komisyon üyemiz- birtakım rakamlar verdi. Yani bugün, 2012 rakamlarıyla, 1 milyar 127 milyon litrelik bir alkol tüketiminden bahsetti, alkol kullanımındaki ciddi artışlardan bahsetti. Sadece bu veriler bile... Hatta, Yeşilayın alkol kullanımına başlama yaşının 11 yaşa kadar indiğini de kendileri burada ifade ettiler. Tabii, böyle baktığımızda, hadiseyi bu şekilde gördüğümüzde birtakım kurallar getirmenin de ne kadar doğru, gerçekliğinin ve temelinin olduğunu hep beraber burada görüyoruz.

Anayasa 58'e gittik. Doğru, Anayasa'mızın 58'inci maddesinin (2)'nci fıkrası "Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır." diyor. Aslında, baktığınızda, bu düzenleme tamamen varlığını ve temelini Anayasa'mızdan alan, doğru, haklı ve hukuki bir düzenlemedir. Ancak, yasa, daha doğrusu teklif, Komisyonumuza geldikten sonra hem alt komisyon çalışmalarında hem üst komisyon çalışmalarında bütün Komisyon üyesi, iktidar-muhalefet milletvekili arkadaşlarla beraber bu yasanın yorumlara açık kısımlarının ortadan kaldırılmasına, daha uygulanabilir hâle getirilmesine yönelik olarak da ciddi düzenlemeler yapılmıştır. Şimdi de Genel Kurul aşamasında sizlerin görüşlerine, değerli milletvekillerimizin görüşlerine de bu teklif sunulmuştur ve neticede, Genel Kuruldan çıkan şekliyle, en son şekliyle de burada kanunlaşmış olacaktır.

Şöyle bir baktığımızda, ne yapıyoruz? Alkol kullanımına ya da alkol kullanan vatandaşlara yönelik asla ve asla bir kısıtlama ve bir şey getirilmiyor, böyle bir yasaktan bahsetmek mümkün değil. Ancak alkolün reklamını yasaklıyoruz, tüketiciye yönelik yapılacak olan tanıtımlara kısıt getiriyoruz, bunu yasaklıyoruz. Ancak bunun yanı sıra, bir taraftan da uluslararası ihtisas fuarları noktasında firmalarımıza, üreticilerimize sektörde kendi tanıtımlarını yapabilme imkânını da beraberinde getirmiş olduk.

Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; bunun yanı sıra, gene teklifte yer alan, ticari hayata da müdahale olarak kabul edilebilecek birtakım hususlar da Komisyon çalışmaları sırasında teklif metninden çıkarılmıştır, düzeltilmiştir. Mesela, bir indirim meselesi vardı, indirimli satış yapılamayacağına dair de bir hüküm vardı. Bu, direkt olarak ticari hayata da bir müdahale olacağı düşünüldüğü için ortadan kaldırılmıştır.

Gene aynı şekilde, işte telefondur, televizyondur, İnternet gibi birtakım ortamlar vardı, bununla ilgili de bir düzenleme yapıldı -ama şu elektronik ortamları çıkartmıştık- şimdi, Genel Kurulda da, basın-yayın yoluyla yapılamayacağına dair bir şey...

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Televizyonda yayınını yapacak mısın bira reklamının? Bira reklamı televizyonda olacak mı, olmayacak mı? Yapılmayacak.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Devamla) - Efendim? Reklam mı?

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Bira reklamı televizyonda olacak mı?

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Devamla) - Bira reklamı yapılmayacak tabii ki, evet.

Onun dışında, bir "dışarı" kavramı vardı, "tesis dışı"; bu gene yoruma açık bir kavramdı, bunun "işletme sınırları dışı" olarak düzenlemesini yaptık ki bu, yorumuyla yanlış uygulamalara yol açabilecek olan meseleleri biz ortadan kaldırmış olduk.

İhraç ürünlerle ilgili birtakım düzenlemeler yaparak, ihraç ürünlerinde Türkiye içerisinde tüketime arz edilecek ürünlerden farklı olarak getirmiş olduğumuz birtakım sağlıkla ilgili yasal uyarı zorunluluklarını o ürünlerde aramama noktasında bir esnetme yapmış olduk.

Tabii ki bunun yanı sıra, turizm belgeli işletmelere -konaklama tesislerinde- birtakım sınırlamalar getiriliyordu, bunları korumuş olduk. Ayrıca, alkollü içecek, açık alkollü yahut da perakende olarak kapalı alkollü içki satışı yapan mevcut işletmelere de bir koruma getirmiş olduk. Yani onlar haklarını, kazanılmış olan bu satış haklarını koruyabilecekler.

Değerli arkadaşlarım, tabii -vaktim de daralıyor- hep alkole kilitlenmiş oldu bu yasa ama şunu net olarak ifade etmek istiyorum ki...

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Ben 18 yaşından büyüğüm Sayın Bilgiç, hangi bira içeceğimi nereden seçeceğim?

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Devamla) - ...bir kez daha altını çizmek istiyorum ki, bütün medeni ve çağdaş ülkelerde olduğu şekilde Türkiye'de de, ülkemizde de alkollü içeceklerin satış şartları ve bunların kuralları belirlenmektedir, bunların sınırları çizilmektedir. Bunun dışında, yaşam hakkına bir müdahale, yaşam biçimine müdahale, sosyal yaşama müdahale gibi bir mesele asla ve asla söz konusu değildir. Bunu net olarak vurgulamak istiyorum.

Değerli arkadaşlarım, burada yapılan önemli düzenlemelerden bir tanesi de AR-GE faaliyetlerine vergi teşvikiyle ilgili düzenlemedir. 193 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikle buradaki bu teşvikler on yıl daha uzatılmıştır ve burada çalışan personelin doktoralı olanlarına yüzde 90'a kadar, diğerlerine de yüzde 80'e kadar gelir vergisinden istisna getirilerek AR-GE çalışmalarına ciddi bir destek sağlanmıştır.

Trafikle ilgili önemli düzenlemeler geldi. Tabii ki bu da İçişleri Bakanlığımızdan gelen bir düzenlemedir, Emniyet Genel Müdürlüğümüzün talebi doğrultusunda Komisyonda yapmış olduğumuz bir düzenlemedir. Burada da Anayasa Mahkemesinin kararları çerçevesinde Karayolları Trafik Kanunu'nda belli düzenlemeler yaptık. Aynı zamanda bürokrasiyi azaltıcı, uygulamadaki mevcut sorunları ortadan kaldıran ve alkol ve uyuşturucu kullanarak araç kullanılmasına ilişkin caydırıcı birtakım düzenlemeler yapılmıştır.

Daha önce uygulamada karşılaşılan en temel sorunlardan bir tanesi, alkol ölçüm cihazıyla kontrol yaptırmak istemeyen vatandaşlara karşı polisimizin eli kolu bağlıydı. Ancak yapılan düzenlemeyle beraber bu testi yaptırmayan vatandaşlar 1 promil alkollü sayılarak aynı şekilde 1 promil alkollü araç kullanan vatandaşlara uygulanan yaptırımlar onlara da uygulanacaktır.

Bunun dışında, mevcut idari para cezaları veyahut da ehliyete el konulmanın yanı sıra, 1 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullanan vatandaşlarımıza Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre yargılama yolu da bu şekilde açılmıştır ve bu da tamamen, insan hayatını ciddi anlamda tehdit eden -ve Sayın Akçay da verileri verdi- son derece ciddi oranlarda, hem hızla birlikte trafik kazalarında temel rolü üstlenmiş olan alkollü araç kullanımını engellemek adına, kısıtlamak adına, caydırıcı hükümler getirmek adına yapılmış olan son derece doğru bir düzenlemedir.

Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; ben bir kez daha, burada yapılmış olan düzenlemelerin asla ve asla bir yaşam biçimine müdahale olmadığını, bir sosyal hayata, sosyal yaşama müdahale olmadığını, asla bir yasakçı zihniyet ürünü olmadığını, sadece ve sadece bütün uygar ülkelerde, medeni ülkelerde olduğu gibi alkollü içki satışlarının sınırlarının belirlendiği bir düzenleme olduğunu tekrar ifade etmek istiyor ve saygılarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)