GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ, CHP VE BDP GRUPLARININ VERMİŞ OLDUĞU MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGELERİNİN AK PARTİ GRUP ÖNERİSİNE KONU EDİLİP EDİLEMEYECEĞİ HUSUSUNDA BAŞKANLIĞIN TUTUMU HAKKINDA
Yasama Yılı:3
Birleşim:89
Tarih:09.04.2013

MUHARREM İNCE (Yalova) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, Meclis tutanakları bir yazılı eserdir; yani on yıl, yirmi yıl, yüz yıl sonra bir tarihçi genç bugünkü görüşmeleri aldığında, Cumhuriyet Halk Partisi önergesiyle AKP'nin önergesinin birleştirilerek görüşüldüğünü anlayacak. Biz, tarih önünde yanlış bir konuma düşmek istemiyoruz. Bakın, size bir örnek vereceğim: Şu karşıda bir saat var, 16.25'i gösteriyor şu anda. O saati oraya Meclis Başkanlığı tam iki buçuk yılda koydu. Çünkü buranın mimarı izin vermedi, dedi ki "Oraya o saati koyamazsın. Bunun mimarı benim." dedi. Eser sahibinin böyle bir hakkı var.

Başkanım, size ben bir soru soracağım: Siz şu karşıdaki, yabancı diplomatların oturduğu yerdeki o camlardan birinin rengini değiştirebilir misiniz?

LEVENT GÖK (Ankara) - Mümkün değil!

MUHARREM İNCE (Devamla) -  Yani siz buranın mimarından izin almadan o camın rengini değiştirebilir misiniz? Araya bir bölme atabilir misiniz?

SIRRI SAKIK (Muş) - Ne diyorsun? Açık konuş, açık!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Eğer siz Meclis Başkanı olarak, AKP Grup Başkan Vekili gibi değil, Meclis Başkanı olarak eğer o camın rengini mimarın iznini almadan değiştiremiyorsanız, bir yazılı eserin içine Cumhuriyet Halk Partisinin adını bizim onayımızı almadan yazamazsınız. (CHP sıralarından alkışlar) Cumhuriyet Halk Partisinin yöneticileri, milletvekilleri burada. Bütün milletvekillerimiz şu an itibarıyla imzalarını geri çekti.

AHMET AYDIN (Adıyaman) - Baskı yapma! Milletvekillerinin iradelerine ipotek koyamazsın.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Yurt dışında olan arkadaşımız elektronik ortamda imzasını gönderdi. Şu anda başka bir ilde olan arkadaşımız faksla gönderdi. "Birinci imza sahibi" dediniz, o da geldi, geri çekti.

Değerli arkadaşlarım, bundan sonrası zorbalık olur. Bakın, zorbalık olur. Zorbalık yapmayın; zorbalığa hukukla karşılık verilmez, zorbalığa zorbalıkla karşılık verilir.

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Neyle istiyorsanız onunla karşılık verin.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Deneriz? Deneriz?

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Hodri meydan!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Biz, CHP'nin adını orada görüştürtmeyeceğiz.

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Sözünüzün arkasından durun. Hodri meydan! (CHP ve AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUHARREM İNCE (Devamla) - Görüştürtmeyeceğiz!

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Hodri meydan!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Görüştürtmeyeceğiz!

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Hodri meydan!

AHMET AYDIN (Adıyaman) - O yasamanın işidir artık.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Yaz da göreyim. Yaz da göreyim. Görüşemeyeceksin.

BÜLENT TURAN (İstanbul) - Çok korktuk, çok.

METİN KÜLÜNK (İstanbul) - Hodri meydan!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Göreceğiz, hep birlikte göreceğiz. Biz size kendimizi alet ettirmeyiz. (AK PARTİ ve CHP sıralarından gürültüler)

Mevlüt Ağabey, bıraksana sen.

Hadi bakalım? Hadi bakalım?

MEHMET ERDEM (Aydın) - Hadi bakalım...

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bunu görüştürtmeyeceğiz. Biz adımızın geçmesini istemiyoruz.

AHMET BERAT ÇONKAR (İstanbul) - Hiçbir şey başaramayacaksınız.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Ya, istemiyoruz kardeşim ya! Ya, zorla mı sokacaksın adımı oraya! Seninle beraber olmak istemiyorum! İstemiyorum seninle beraber olmak! Hayret bir şey ya! Bu ne yüzsüzlüktür ya! Bu ne yüzsüzlüktür ya! (CHP sıralarından alkışlar) İstemiyoruz sizinle beraber olmak!

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Niye verdin önergeyi.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Adımızı çıkarın. Adımızı çıkarın oradan!

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Niye verdin önergeyi?

MUHARREM İNCE (Devamla) - Ya, kendi önergeni git görüş. Hileyle olmaz bu işler.

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Niye verdin önergeyi?

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bu işler hileyle olmaz! Sayın Başkan, Meclisin onurunu korumaya davet ediyorum sizi. Siz, bir camı değiştirme yetkisi olmayan, o saati oraya iki buçuk yılda takan ve hukuk devletinin gereği olarak, telif hakkı olarak, eser sahibinin hakkı olarak? Çok da haklıdır o mimarın onu dayatması; onun takdiridir, onun bileceği iştir. Bizim adımızı bir yazılı metin içerisinde gelecek kuşaklara bu tutanakta "Cumhuriyet Halk Partisi ile AKP'nin önergesi birleştirilerek görüşüldü..." biz bunu dedirtmek istemiyoruz.

İSMET UÇMA (İstanbul) - Temizlenirsiniz, ne var.

MUHARREM İNCE (Devamla) - Ara verirsiniz, kendi önergenizi getirirsiniz. Danışma Kurulu yaparsınız -Danışma Kuruluna elden de imza atarım ben, merak etmeyin- ama sizinle beraber olmak istemiyoruz.

İSMET UÇMA (İstanbul) - Temizlenirsiniz, ne var yani?

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bakın, Meclisi alet ettiniz, Meclisi alet ettiniz. "Meclise bilgi vereceğiz." diyorsunuz. Meclise bilgi vermenin yolu bu mu? Genel görüşme açarsınız bilgi verirsiniz, İç Tüzük 59'a göre bilgi verirsiniz, gündem dışı konuşmayla konuşur birisi, bakan çıkar yirmi dakika bilgi verir. Bu Genel Kurula bilgi vermenin çeşitli yolları vardır. Meclisi kullandınız, CHP'yi size kullandırtmayacağız. (CHP sıralarından alkışlar)

İSMAİL AYDIN (Bursa) - CHP'nin son kullanma tarihi geçti, geçti!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bizim adımızla?

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Son kullanma tarihi geçti!

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bu, buradan geçmeyecek, geçmeyecek, sizinle beraber olmayacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUHARREM İNCE (Devamla) - Bunu söylüyorum, bu kadar.

Çok teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.