| Konu: | YARGI HİZMETLERİ İLE İLGİLİ OLARAK BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI (S. SAYISI 475) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 125 |
| Tarih: | 26.06.2013 |
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Çiçekleri bana verir misiniz.
Buyurun. (MHP sıralarından alkışlar)
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 475 sıra sayılı Kanun'un birinci bölümü üzerinde şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
AKP iktidarı, çok kanun değiştirmeyi bir başarı gibi görmektedir. Bu, son derece yanlış bir algıdır. Bu devletin en önemli görevi, adaleti doğru ve zamanında tecelli ettirmektir. Adalet mülkün temelidir. Buradaki "mülk" devlettir. Devletin bekası, adaletin tecellisindeki başarımıza bağlıdır.
Her yasama yılında beşon yargı paketi ve değişik aflar çıkararak adalet sağlanmaz. Adaletin tecellisi için kalıcı, adil ve herkesi tatmin edecek kanunlar yapmak gerekir, rüzgâra göre kanun yapılmaz. Hele, adaletin işleyişiyle ilgili olarak Meclisi yok sayacaksınız, kanun hükmünde kararnameyle adaletin işleyişini düzenleyeceksiniz; bu, çok vahim ve Parlamentoyu yok sayan bir durumdur.
Üstelik, yaptığınız kanun hükmünde kararname, kendi el attığınız Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilecek ve bugün bu paketi yeniden görüşmek zorunda kalacaksınız. Şimdi, tamirat için bir paket getireceksiniz. Yargının sorunlarını adli tatili bir hafta uzatarak ya da kısaltarak çözemezsiniz. Bugün yargının en temel sorunu yargıya olan güvenin azalmasıdır. Bu da AKP iktidarının eseridir.
İkinci sorun, yargıya ulaşmayı zorlaştırıyorsunuz. 100'den fazla ilçede adliyeyi kapattınız.
Üçüncü sorun, yargılamanın uzun sürmesidir.
Dördüncü sorun, yargının bağımsızlığı. Yani, iktidar ve savcılar Diyarbakır'daki nevruz mitingini görmüyorlar ama Gezi olaylarını bitirmemek için durmadan kaşıyorlar.
Gezi olaylarından söz açılmışken, tabii, bunu herkes kendi cephesinden değerlendirdi. Aslında Gezi olaylarında ortaya çıkan tablo AKP'nin en son eseridir. AKP iktidara geldiğinde Gezi olaylarında eylemlere katılan 17 yaşındaki çocukların çoğu okula bile başlamamıştı. Şapkanızı önünüze koyun ve Gezi olaylarını doğru okuyun. Bu nesli siz yetiştirdiniz, size karşı taşlarla, sopalarla geliyorlar. Bu çocukları polisle, taşla, sopayla, gazla, biberle durduramazsınız; bu çocukları anlamaya çalışın.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Çocuk mu, provokatör mü?
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Onun içinde 3 tane provokatör varsa 300 tane çocuk var. O 3 provokatörü yakalamıyorsanız o da sizin âcizliğinizdir.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Yakıp yıkan, talan eden, adam öldüren çocuk mu oluyor?
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - MİT'in görevi PKK'yla görüşmek değildir; MİT'in görevi, istihbaratın görevi bu provokatörleri ortaya çıkartmaktır. Burada boşuna çene yormayın.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Türk Bayrağı'nı yakanlar çocuk mu?
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - "PKK yurt dışına çekildi." diye milleti kandırdınız ama Cizre'de PKK mı işte biraz önce sayın grup başkan Vekilimizin gösterdigi, fotoğrafları ortaya koydu. KCK, PKK'yla birlikte öz güvenlik gücünü kurdu, eğitti, bunları siz hiç görmezden geliyorsunuz. Sadece Gezi olaylarındaki provokatörlere bakıyorsunuz, biraz da aynaya bakın.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Çocuk diyorsun onlara!
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - İçlerinde 17 yaşında yüzlerce çocuk var, hâlâ mı görmüyorsunuz?
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Türk Bayrağı'nı yakan çocuk mu?
BAŞKAN - Lütfen birbirinize bağırmayın!
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Türk Bayrağı olmadan mitingler yapılırken neredeydiniz?
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Polise silah çeken çocuk mu?
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Bırakın onu siz, onları başkalarına anlatın!
BAŞKAN - Birbirinize bağırmayın!
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Çocuk diyorsun bir de!
MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Yine, Habur'da çadır mahkemesi kurulması da sizin eserinizdir ve yargıya olan güveni sarsmıştır. Ülkemizde herkes adaletin huzuruna götürülürken siz adaleti teröristlerin huzuruna götürdünüz. Onlarca general, gazeteci sebepsiz yere tutuklandı ve iddianame bile hazırlanmadan aylarca tutuklu kaldı; bu, yargıya olan güveni sarsmıştır. Yargıya olan güvenin yeniden tesisi için AKP "Ben her şeyi bilirim." demekten vazgeçmeli, ortak akılla kanun yapmayı öğrenmelidir. "Biz yüzde 50 oy aldık, istediğimizi yaparız." mantığından kurtulmalısınız. Yüzde 50 oy size istediğinizi yapın diye verilmedi, doğruları yapın diye verildi. Aklınızı başınıza alın, kibirden kurtulun, kibir tehlikeli bir şeydir.
Yargının bağımsızlığını yeniden sağlayacak bir yapıyı yeniden kuralım. Adalet herkese lazım, unutmayın pek yakında size de çok lazım olacak. Başta hâkim, savcılar olmak üzere bütün yargı çalışanlarının sorunlarını doğru tespit edip çözelim. Yargının hızını kesen bütün yanlışlara son verelim, adalet zamanında tecelli etsin, zamanında tecelli etmeyen adalet, adalet değildir.