GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:131
Tarih:05.07.2013

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Değerli milletvekilleri, 478 sıra sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Devlet Memurları Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 37'nci maddesinde Milliyetçi Hareket Partisi olarak vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.

Kanun teklifinin 37'nci maddesindeki değişiklik önergemiz bu maddenin uygulanmasını yürütecek bakanlığın belirlenmesini içermektedir. Bu kadar önemli yasa teklifinde basit nüanslar unutuluyor ki birkaç ay sonra tekrar Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine getirmek, düzeltmek zorunda kalıyorsunuz. "37'nci maddenin uygulanmasından Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı sorumludur." ibaresinin eklenmesi için teklifimizin dikkate alınmasını istiyoruz.

AKP hükûmetlerinin on bir yıllık gıda, tarım ve hayvancılık politikalarının ne denli kokuştuğu maalesef aşikârdır. Bakanlık tarafından uygulanan teşvik politikaları, tabiri caizse, "sapır sapır" dökülüyor, tuttuğunuz her yeri elinizde kalıyor. "Et desteği", "mazot desteği", "bitki desteği", "gübre desteği", "buzağı desteği" adı altlarında verdiğiniz desteklerde maalesef bir düzen bulunmuyor.

Milyonlarca lira destek verdiğini söyleyen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bunun sonuçlarına hiç bakmıyor sanırım. Bu sorunlar komisyonlarda da göz ardı edilmiş görünüyor. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bürokratlarının ve teftiş kurulunun bu konuyla ilgili bir veri ve doküman sunduğunu da zannetmiyorum.

Birçok ilde operasyonlar yapılıyor; usulsüzlükler ortaya çıkıyor, boş alanlarda ekim varmış gibi teşvikler alınıyor, olmayan besi kesimleri için primler ödeniyor, makine ve ekipman desteklemeleriyle birçok yeni zengin ortaya çıkartılıyor. Maalesef, yeteri kadar denetlenmiyor. 10 bin TL tutarındaki makineler 20 bin TL'ye fatura edilerek makinelerin fiyatları usulsüz olarak şişiriliyor. Birçok destekleme başvurusu varken hep aynı kişilere makine teçhizat destekleri veriliyor. Verilen diğer desteklerin ise ne durumda olduğunu maalesef bilen yok.

Basında da yer aldı, bu teşvik sisteminin çöktüğü ortadadır. Batman'da, Şanlıurfa'da, Diyarbakır'da çıkan sonuçlar sadece buz dağının görünen bir kısmıdır. Birçok ilde ceza davaları sürüyor, bazı illerde ise her şey sümen altı ediliyor. Bakanlığın Teftiş Kurulunun hangi raporu, hangi şekilde sonuçlanmış, bilen yok. Kısacası, yolsuzluklar, usulsüzlükler kapatılıyor. Talimatlı müfettişler âdeta aklama paklama operasyonları yapıyor. Bunlar, dediğim gibi, işin görünen kısımları. Bu teşvik sistemleri bir an önce gözden geçirilmelidir. Bunun yerine, çiftçinin şu an yaşadığı sıkıntılar bir an çözüme kavuşturulmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak seçim beyannamemizde de yer aldığı gibi, çiftçilerin, hayvancıların, üreticilerin kullandığı girdi maliyetlerinin üzerindeki yükler hafifletilmelidir. Tarımsal sulamada kullanılan elektrikten, mazottan, gübreden, zirai krediden, zirai ve hayvansal ilaç ve yem mamullerinden KDV ve ÖTV alınmasından vazgeçilmelidir. Girdi maliyetleri düşürülerek üreticinin sıkıntısı giderilmelidir. AKP olarak pek çok projemizi aşırıp kullanmayı alışkanlık hâline getirdiniz; 2023 projemizi, Hilal Kart Projemizi aşırarak sahiplenmeye başladınız. Hiç olmazsa, çiftçilerimiz, üreticilerimiz için ortaya koyduğumuz projelerimizi, taahhütlerimizi de kendi fikriniz gibi kullanın da bu ülkenin alın terini döken, emeğini veren ancak mutsuz olan çiftçisine, üreticisine de bir miktar desteğiniz olsun.

Değerli milletvekilleri, çiftçi zor durumda. Haciz-tefeci kıskacında intiharın eşiğindeyken, bankalara mahkûm iken, tefecilerle cebelleşirken bu verdiğiniz teşvikler sizin de on yılda göz yumduğunuz, devriiktidarınıza beş kat zenginleştirdiğiniz faiz lobisine gitmekte, tarım ve hayvancılığa reel anlamda hiçbir katkısı olmamaktadır. Türk çiftçisini unuttuğunuz aşikâr.

Sayın Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Fransa'dan aldığı nişanla, madalyayla övünürken Türk çiftçisini bitirdiğini unutmasın. Kendi çiftçisi ne ödül verirse onunla övünsün. Fransa, sana madalya veriyorsa Türk tarımını bitirdiğin için memnuniyetinden dolayı veriyordur. Bunu da aklından çıkarmasın. Sayın Teftiş Kurulu Başkanına da şövalye nişanı veriliyorsa herhâlde bu aklama paklama operasyonlarına sağladığı katkıdan dolayı veriyordur.

Bu duygu ve düşünceler içerisinde yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)