| Konu: | ŞIRNAK MİLLETVEKİLİ MEHMET EMİN DİNDAR'A "GEÇMİŞ OLSUN." DİLEĞİNDE BULUNDUĞUNA, GÖRÜŞÜLEN KANUN TEKLİFİNİN ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜ OLAYLARA, ŞIRNAK MİLLETVEKİLİ MEHMET EMİN DİNDAR'A "GEÇMİŞ OLSUN." DİLEĞİNDE BULUNDUĞUNA VE HERKESİN SİNİRLERİNE HÂKİM OLMASINI TEMENNİ ETTİĞİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 132 |
| Tarih: | 06.07.2013 |
MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak, öncelikle Şırnak Milletvekili Sayın Mehmet Emin Dindar'a geçmiş olsun diliyorum. Gerçekten, hiç arzu edilmeyen bir sonucun muhatabı oldu. Hâlbuki Meclisimizin en sakin adamlarından, en sakin milletvekillerinden biriydi. Ayrıca, bu arada başka yaralanan arkadaşlarımız da varsa onlara da geçmiş olsun diliyorum.
Yanlış yanlıştır değerli arkadaşlar. Yanlışın karşısında hepimiz birlikte durmazsak yanlışa meşruiyet kazandırırız. Onun için, yanlışı dürüstçe ve yüreklice ifade etmek lazım. Bu kürsüye hücum etmek, Başkanlık kürsüsüne hücum etmek, bakanların oturduğu yere, komisyonun oturduğu yere hücum etmek bütünüyle yanlıştır, bu yanlışın yapılmaması hepimizin ortak sorumluluğudur. Ben Sayın Mahmut Tanal'ın Sayın Bakana vurmak kastı taşımadığını düşünüyorum, öyle ümit ediyorum. Ben inanıyorum ki eğer bir müdahale olmasaydı, oraya gidip, bağırıp çağırıp geri gelecekti ama şu da var: Yani biz birbirimizden emin değiliz. Yani hep böyle birbirimize suçlu muamelesi yaparsak doğru olmuyor işte, sonuçlar iyi olmuyor ve buraya yakışmayan sonuçlarla karşılaşıyoruz.
Değerli milletvekilleri, çok küçük meseleler hiç öngöremediğimiz sonuçlara ulaşabilir, o da hepimizi üzer, bizi üzmenin ötesinde, Meclisimiz yara alır. 2000 yılındaydı yanlış hatırlamıyorsam -Sayın Başkan da hatırlayacak- çok basit bir tartışmadan dolayı, bir milletvekilimiz burada, bu türde bir arbedenin sonunda hayatını kaybetti ve bir milletvekili arkadaşımızın da hayatı söndü; o olayın faili olarak yargılandı ve siyasi hayatı sona erdi. Dolayısıyla, hepimizin, tüm milletvekillerinin, özellikle grup başkan vekilleri olarak, özellikle Başkanlık Divanı olarak, muhtemeli öngörerek yani muhtemel gelişmeyi önceden öngörerek, ne pahasına olursa olsun tedbir almak mecburiyetindeyiz. Görünen o ki -bir arkadaşımızın da ifade ettiği gibi- bir haftadan bu yana devam eden bu gergin çalışma usulü sinirlerimizi bozdu, bardak doldu, en ufak damla taşırıyor.
Bu Meclis önemli, bu Meclis kapanmamalı. Biz bir şey söyleyince, asla Meclisin bir kavga sonrası kapatılmasını talep ediyormuşuz gibi bir ifadeyi reddederim, böyle bir görüntü asla yakışmaz. Bu Meclis kapanmamalı, bu Meclis çalışmalı. Ama eğer bizim dostluklarımızı bozacak olaylara gebeyse atmosfer, eğer burada öngöremediğimiz birtakım olayların yaşanması muhtemelse, eğer Meclisin hükmü şahsiyetine yakışmaz olaylar yaşanması ihtimali varsa, gerçekten durup tekrar düşünmemiz lazım. Hiçbir kanun insan hayatından önemli değil, hiçbir kanun bu Meclisin onurundan daha önemli değil, hiçbir kanun bizim birlikte olma, birlikte çalışma arzumuzdan, irademizden daha önemli değil.
Ben tekrar temenni ediyorum, bu olaylar olmasın. Hepimiz birden ayağa kalkmayalım. Yani 1 kişinin fiiline 20 kişi ayağa kalkarsak sonuç öngörülemiyor. Onun için, üzüntülerimi ifade ediyorum, olmamasını temenni ediyorum ve bu yaralanan arkadaşlarıma tekrar grubum adına geçmiş olsun dileklerimi ifade ediyorum.
Teşekkür ederim efendim.