| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 134 |
| Tarih: | 08.07.2013 |
ALİ ÖZ (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 478 sıra sayılı Kanun'un 73'üncü maddesinin (h) bendinin (1)'inci fıkrası üzerine vermiş olduğumuz önerge üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum.
"Meslek icrası esnasında sonucunu öngörerek veya görevinin gereklerine aykırı hareket ederek veyahut görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek?" diye devam ediyor. Şimdi, burada tabii ki bizim asıl üzerinde durmamız gereken, burada, hekimlerin özellikle on yıldır üzerine çok ciddi bir şekilde bir yük yüklenip üzerlerine gelinmiş olmasına rağmen, bir de meslekten men edilmelerinin önünü açacak, meslekten men edilmelerini kolaylaştıracak bir maddeyi tartışıyoruz.
Geriye doğru düşünüp şöyle bir baktığımız zaman, hekimlerin gerçekten bu hataları, bu kusurları bilinçli bir şekilde işlemelerinin mümkün olmadığı herkesin kabul edeceği bir gerçektir. Hâl böyleyken bu hekimlere ceza verme yetkisi daha önce Tabipler Birliği tarafından birtakım araştırmalardan sonra uygulamaya geçirilirken, yetki, tamamen? İçerisinde az sayıda sağlıkçının olduğu, tabiplerin bir meslek örgütü olan Türk Tabipler Birliğini de dışlayarak hekimleri meslekten men etme yetkisinin getirilmiş olması ve hekimleri bundan sonra daha fazla tehdit altında tutmanın bu ülkenin milletine sağlayacağı bir yararın olmadığını düşünüyorum.
Burada özellikle, ağır engellilik veya ölüme sebebiyet vermeye bir yıldan üç yıla kadar meslekten men, beş yıl içinde tekrarı hâlinde ise meslekten men cezasını veriyoruz. Hekimlerin üzerine son zamanlarda bu kadar fazla gelinmesi, özellikle son on yıl içerisinde Sağlıkta Dönüşüm Programı'yla özellikle hastanelerde performans sisteminin yaygınlaştırılmış olmasının, beraberinde hekimin bir hastaya ayıracağı zamanın kısalmış olmasının, hata yapma ihtimalinin fazlalaşmasının göz önünde bulundurulması lazım.
Defalarca sağlıktaki performans sisteminin sağlıkta kaliteyi artırıcı bir yöntem olmadığı, hastayla hekim arasındaki, hekimin hastanın derdini dinleyecek zamanı kısalttığı, oysaki -hekimlik ve tababet uygulamasının aslının- hekimle hastanın yüz yüze görüşme süresi ne kadar uzarsa bunun ülkemiz açısından daha yararlı olacağı, bütçeye binecek olan ekonomik maliyeti düşüreceği, lüzumsuz ve gereksiz tetkiklerin yapılmasına engel olacağı, defalarca ifade etmiş olmamıza rağmen maalesef dikkate alınmamaktadır.
Burada hekimlik mesleğinin icrası noktasında aslında önemli olan, "Ülkemizde yaşayan 75 milyon, 76 milyon insan on yıl önce polikliniklere 2,3 ortalamayla başvurur iken bugün 8,2 noktasında bireysel başvuru sayısında ciddi manada yükselme oluşturduk." demekle insanların daha fazla, rahat ulaşabilmiş olmaları, aynı zamanda almış oldukları hizmet kalitesinin de arttığı anlamına gelmiyor. Tabii ki biz "Son on yıl içerisinde Türkiye'de sağlık alanında bazı değişiklikler yapılmadı, bunların hiçbirisi memleketin menfaatine, memleketin hayrına olmadı." gibi bir ifadede bulunmuyoruz ancak yapılan bu düzenlemelerin Türkiye'de sağlıkta kaliteyi, niteliği artırmadığını, günden güne kalitenin azaldığını, hekim ihtiyacı artışımız göz önünde bulundurulduğu zaman da hekimlerin bundan sonraki süreçte karşılaştıkları sorunların giderek daha da derinleştiğini, vatandaşın sağlık hizmeti alması noktasında özellikle başta özel hastanelerdeki ödenen farklar olmak üzere normal devlet kurumlarına da müracaat ettiklerinde, kamu kurumlarında da ceplerinden çıkan katkı paylarının âdeta ciddi manada artarak vatandaşa külfet hâline geldiğini ifade etmemize rağmen maalesef bunlardan ısrarla vazgeçmiyorsunuz.
Ekonomik iyileşme için hekimlerin özlük haklarının mutlaka iyileştirilmesi gerektiğinin üzerinde vurgu yapmak gerekiyor. Daha önceki konuşmalarımızda da ifade ettiğimiz gibi, bugün, gerçekten, otuz yıl kamuda çalışmış, 1'inci kademeye inmiş, emekli olmuş bir uzman hekimin bile özlük haklarındaki iyileşmeyi maalesef bu Parlamentoda çok sayıda hekim arkadaşımız da olmasına rağmen bir kanun tasarısıyla düzeltememiş olmamız da gerçekten içler acısı bir durumdur.
Bunun bir an önce çözülmesini ümit ediyor, yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)