| Konu: | SÖZLEŞMELİ ERBAŞ VE ER KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE CUMHURİYET HALK PARTİSİ GRUP BAŞKANVEKİLİ YALOVA MİLLETVEKİLİ MUHARREM İNCE'NİN; TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ İÇ HİZMET KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 139 |
| Tarih: | 13.07.2013 |
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, verdiğimiz önerge üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Biz genel olarak burada şu felsefeyle hareket edebiliriz: Söz vardır hayat kurtarır, söz vardır hayat karartır. Biz hayatı kurtaran sözü söylemekten tarafız, bu sözü söylemeye devam edeceğiz. Meclis kürsüsünü hamaset yeri yapıp insanların, başka fakir fukaranın çocuklarının ölümleri üzerine söz söylemek yapılabilecek en kolay iştir. Doğrusu, bu ülkede asırlardır devam eden bir sorunu ya da sorunları ortadan kaldırmaktır, onlara çözüm önermektir. Bu minvalde yapılabilecek her türlü çözüm önerisinin başımızın, gözümüzün üzerinde yeri vardır.
Bakın, değerli arkadaşlar, yeri geldiğinde çatışma bölgelerinde karakollara da girip askerlerle de sohbetlerimiz olmuştur. Eminim, birçok kez birçok kişiye söylenmiştir ama orada kimi askerlerin bize söylediği sözü ben burada Meclis kürsüsünden sizinle paylaşmak istiyorum: "Biz siyasetçiler kadar şahin olsak bu ülkede taş üzerinde taş kalmaz." diyorlar bizlere. Ben bunu Yüksekova'daki bir karakolda askerlerden duydum, Van'daki bir karakolda askerlerden duydum. Değerli arkadaşlar, askerlerin bu serzenişinin haklı tarafı vardır, haklı tarafını bir soru önergesine verilen cevaplarla sizinle paylaşacağım. Millî Savunma Bakanımıza dört soru sordum geçtiğimiz dönemde, cevaplarını da sizinle paylaşacağım: Bir: "1984'ten bugüne çatışmaların yoğun yaşandığı Fırat'ın doğu yakasında askerlik yapan cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, milletvekili, bakan yardımcıları, genelkurmay başkanları, kuvvet komutanları, valiler, emniyet genel müdürleri ve bunların birinci ve ikinci dereceden akrabaları var mıdır? Tek bir örnek var mıdır?" diye sormuşuz.
İDRİS BALUKEN (Bitlis) - Fakir fukaranın çocuğu varken gönderirler mi?
ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Var, var?
ADİL ZOZANİ (Devamla) - İkinci soru: "Geride kalan yirmi sekiz yıllık süre içerisinde 50 bine yakın insanımız hayatını kaybetmiştir."
ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Şehit var, şehit?
ADİL ZOZANİ (Devamla) - "Hayatını kaybeden 50 bin insanın içerisinde, önceki soruda bahsedilen, cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, milletvekili, bakan yardımcıları, genelkurmay başkanları, kuvvet komutanları, valiler, emniyet genel müdürlerinin birinci ve ikinci derecede herhangi bir akrabası var mıdır?"
ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Şehit var diyoruz duymuyor musun, Osman Durmuş'un yeğeni diyoruz.
ADİL ZOZANİ (Devamla) - E, soruyorum: "Şehit var mıdır?" sizin literatürünüzle ifade ediyorum. Bizim için hayatını kaybeden her insan değerlidir. "Var mıdır hayatını kaybeden bir insan?" diye soruyorum. Varsa, siz, buyurun söyleyin.
ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Var var, söylüyorum işte, var diyorum, duymuyor musun?
ADİL ZOZANİ (Devamla) - Üçüncü soru?
OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) - Biz de sana bir soru soralım: Devlet var mı orada, devlet?
ADİL ZOZANİ (Devamla) - "1984'ten günümüze Fırat'ın doğu yakasında görev yapmış, TÜSİAD, MÜSİAD, TOBB başkanları ve üyelerinin çocukları var mıdır?" diye sormuşuz. Bu soruların hiçbirine cevap verilmedi. Sadece şu soruya cevap verildi: "Askerlikte bölge dağılımı nasıl ve hangi kriterler ekseninde yapılmış?" Millî Savunma Bakanlığının bize verdiği cevap sadece bu soruyu ilgilendiriyor: "Bölge farkı olmaksızın herkesi her yere gönderiyoruz."
Örnekleriyle, fotoğraflarıyla getirip burada kimin nerede askerlik yaptığını sizinle paylaşabilirim. İnsanların, fakir fukaranın çocuklarının ölümü üzerine burada siyasi nutuk atmak işin en kolayıdır, tribüne konuşmak işin en kolayıdır. İş ki çözebilmektir, iş ki akan kanı durdurabilmektir. Altı aydır cenazeler gelmiyor, Hükûmet kötü mü yapmıştır? Hayır, Hükûmet kötü yapmamıştır, doğrusunu yapmıştır; devlet doğrusunu yapmıştır.
OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) - Devlet var mı? Devlet diye bir şey kalmadı mı ki orada?
ADİL ZOZANİ (Devamla) - O görüşmeleri yapan devlet mekanizmasıdır.
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Devlet iğdiş edildi, devlet.
ADİL ZOZANİ (Devamla) - O görüşmeleri yapan, İmralı görüşmelerini yapan devlet mekanizmasıdır. Evet, o görüşmeleri devlet doğru yapıyor da gerçekleştiriyor, tersi çözüm getirmedi zaten. Tersi doğru olmuş olsaydı defalarca denendi ama siz hâlâ Dersim katliamını meşrulaştıran 4 Mayıs 1937 kararının arkasında duruyorsanız, hâlâ 1937'de duruyorsanız size söyleyebileceğimiz bir şey yok. Tekrar ediyorum, başta söylediğimi sonda da söylüyorum: Biz hayatı kurtaran sözü söylemeye tarafız; biz, hayatı kurtaracak sözü söylemeye devam edeceğiz.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (BDP sıralarından alkışlar)