GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SÖZLEŞMELİ ERBAŞ VE ER KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE CUMHURİYET HALK PARTİSİ GRUP BAŞKANVEKİLİ YALOVA MİLLETVEKİLİ MUHARREM İNCE'NİN; TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ İÇ HİZMET KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:139
Tarih:13.07.2013

EMİN ÇINAR (Kastamonu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 24'üncü maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına vermiş olduğumuz değişiklik önergesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.

Milletimizin ve devletimizin varlığının koruyucusu hiç şüphesiz Türk Silahlı Kuvvetleridir. Şanlı ordumuz, savaşta ve barışta milletimizin varlığının teminatıdır. Ordumuz, yaşadığımız stratejik bölgede bizlere güven sağlarken düşmanlarımıza da korku vermektedir. Yüzyıllar boyunca ülkemizi her şartta koruyarak milletimizin varlığının teminatı olan Türk Silahlı Kuvvetleri, bundan sonra da atiye dek bu görevini sürdürecek ve yüce Türk devletinin bekasının güvencesi olacaktır. Şanlı askerimizin yıllardır bizlerin güvenliğini tehdit eden terör örgütüne karşı verdiği mücadele muhakkak takdire şayandır. Silahlı kuvvetlerimiz şehitler vererek milletimizin bölünmez bütünlüğünü tehdit eden, vatanımızı bölmek isteyen kanlı terör örgütünü bitirmek için mücadele vermesine karşın terör örgütünün AKP iktidarının verdiği tavizle güç ve nüfuz kazanması esef verici bir olaydır. Terör örgütünün  sadece dağlarda eşkıyalık yapmadığı, şehirlere de inerek kendince bir düzen kurmaya çalıştığı, hatta daha da ileri giderek PKK kontrol noktalarının oluşturulduğu kamuoyuna yansımış bir gerçektir.

Cani teröristbaşının, bir cezaevi mahkûmluğundan topluma sosyolojik mesajlar gönderen, basın açıklamaları yapan, hatta Hükûmetin muhatap aldığı bir şahsa dönüştüğü acı bir gerçektir.

Terör örgütü, AKP tarafından verilen tavizler sonucu her geçen gün güçlenmiştir. PKK, eşkıyalıktan büyük bir siyasal harekete dönüştürülmek istenmektedir. Bunların nedeni AKP iktidarının başlattığı açılım sürecidir. AKP bu süreçte PKK'nın isteğine hizmet eden bir konuma gelmiştir. PKK, bu tavizlerden aldığı güçle şehir merkezlerinde sözde asayiş birlikleri kurmaktadır, Cizre'de yaşananlar bunun bir gerçeğidir.

Milletimiz gün geçtikçe bölünmeye doğru sürüklenmektedir. On bir yıl önce PKK'nın aklından dahi geçirmeye cesaret edemediği birçok konu AKP sayesinde bugün gerçekleşmektedir. Şehirlerde sözde mahkemeler kurulmuş, daha da ileriye gidilerek kendi asayiş birliklerini kurmaya başlamışlardır. Bölgedeki vatandaşımız korku ve provokasyonlarla dilediği gibi yönlendirilmektedir. Sadece doğu ve güneydoğuda değil, Türkiye'nin en büyük şehri İstanbul'da da gündüz vakti otobüsler yakılmakta, vatandaşımız tehdit edilmektedir. Aziz milletimize bunları reva görmeye hakkı yoktur, iktidar acilen bu yanlışlardan dönmelidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; milletimiz her geçen gün bir bataklığa sürüklenmektedir. Hükûmet aksini iddia etse de ülkemizde yoksulluk iyice artmıştır. Bunu anlamanın en kolay yolu, sosyal yardımlara ayrılan payların artışıdır. Bir ülkede sosyal yardımlara ayrılan paylar artıyorsa orada sosyal yardıma muhtaç vatandaş sayısı da artmakta demektir. Hükûmetin bu durumu övünerek anlatması hakikaten düşündürücüdür.

Milletimiz için en büyük tehlikelerden biri de borçların artmasıdır. Son on yılda 3 katına çıkan dış borçlar, ilerisi için tehlike sinyalleri vermektedir. Terörün geldiği nokta ise herkes tarafından malumdur. Parlamento olarak çıkardığımız kanunlar ise ileride ülkemizi zor duruma düşürecek maddeleri ihtiva etmektedir. Her ortamda demokrasiden bahseden iktidarın, biz muhalefeti hiçbir zaman dinlemediği, muhalefeti devre dışı bırakmak için her türlü ayak oyununa başvurduğu da bir gerçektir.

Görüştüğümüz bu yasada askerlik tanımının değiştirilmesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin görevinin sadece yurt dışıyla sınırlandırılması son derece yanlıştır. Tehlike nereden gelirse gelsin Türk Silahlı Kuvvetleri milletimizin ve devletimizin yegâne koruyucusudur. Yaşadığımız bu topraklar da hepimizindir. Bu toprakları kim bölmek ve parçalamak istiyorsa hep beraber karşı çıkmalıyız. Oy uğruna, iktidarda kalmak uğruna asla taviz vermemeliyiz.

Bu vesileyle, vermiş olduğumuz değişiklik önergemize desteklerinizi bekliyor, yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)