| Konu: | YARGI HİZMETLERİ İLE İLGİLİ OLARAK BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI (S. SAYISI 475) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 126 |
| Tarih: | 27.06.2013 |
İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; verdiğimiz önerge üzerinde söz almış bulunmaktayım. Heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Keşke Adalet Bakanı da burada olsaydı, yargının uygulamalarıyla ilgili birkaç hususu konuşurken kendisi de not alma şansına sahip olsaydı ama herhâlde Bakanlığın çalışanları burada, umarım ki belirttiğimiz hususlarla ilgili not alır ve bu konuyla ilgili Bakanın önüne bu notları götürürler.
Şimdi, ben, son birkaç gündeki yargı tablosunu Genel Kurulla paylaşmak istiyorum. Son üç gündeki, sadece son üç gündeki yargı tablosu nedir, adalet bunun neresindedir, sizlerle paylaşmak istiyorum.
Dün, Şırnak Milletvekilimiz Faysal Sarıyıldız, bu sıralarda oturması gereken, burada yasama faaliyetini göstermesi gereken arkadaşımız, siyasi rehine olarak tutulduğu cezaevinden siyasallaşmış bir hâkimin önüne yargılanmak üzere çıkarıldı ve davası, her zaman olduğu gibi, yine ileri bir tarihe ertelendi.
Bugün, Karlıova Belediye Başkan Vekilimiz Sayın Selim Yıldırım, şu anda, siyasallaşmış bir hâkimin önünde, hakkında belirsiz iddianamelerle ortaya konan bir tiyatral şeyde yargılanmaya çalışılıyor. Selim Yıldırım aynı zamanda ağır bir hasta; hipertansiyon hastası, ateroskerotik kalp hastası, baypas ameliyatı olmuş ve her iki ayağında da tıkayıcı arter hastalığı olan bir hasta. Belediye Başkan Vekili, Karlıova halkının iradesini temsil eden bir arkadaşımız ama bu arkadaşımız, tutuklu yargılanmak üzere, yine hakkındaki tiyatral birtakım iddianamelerle cezaevinde rehin tutulmaya devam ediliyor.
Yarın, Mardin Milletvekilimiz Gülseren Yıldırım aynı şekilde hâkim karşısına çıkacak.
Yine yarın, Şırnak Belediye Başkanımız Ramazan Uysal ve pek çok belediye başkanımız, belediye meclis üyemiz, il genel meclisi üyemiz, KCK davasından, yine siyasallaşmış bir yargının önüne çıkacaklar.
Bakın, bugüne kadar bu KCK tutuklamalarıyla ilgili ortada suç unsuru taşıyan hiçbir şeyin olmadığını defalarca ifade ettik. Düşünce özgürlüğü, ifade ve örgütlenme özgürlüğü, siyaset yapma özgürlüğü ve basın özgürlüğüyle ilgili normal bir hukuk devletinde yapılması gerekenler yapılmış olsaydı, bu arkadaşlarımız siyasi rehine olarak cezaevinde değil, şu anda Mecliste ya da belediye hizmet binalarında siyaseten halkına hizmet etme yarışında olacaklardı.
Bu yanlıştan bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor. Buna yol açan, bu yolu sürekli olarak önümüze getiren Terörle Mücadele Kanunu'nun artık kaldırılması gerekiyor. Türk Ceza Kanunu'nun ağzını açan herkesi cezaevine gönderen 215, 220 ve 314'üncü maddelerinin artık mutlaka değişmesi gerekiyor. Bütün bu hukuksuzlukları ortaya koyan özel yetkili mahkemelerin artık kaldırılması gerekiyor. Bu, toplum vicdanında ulaşılmış, toplum vicdanında kararlaştırılmış bir süreçtir.
Bakın, sadece son bir ay içerisinde yine yargının verdiği bazı kararlara baktığınız zaman, yargı bilinçli bir şekilde kitleleri sokağa çıkarmanın gayreti içerisinde, açık söylüyorum. Hani KCK'ye "paralel devlet yapılanması" falan diyorlar ya, bakın, bütün milletvekilleri bu yargının aslında siyasi iktidara paralel bir gayret içerisinde olduğunu bir araştırıp baksınlar. Roboski'yle ilgili verilen kararın tek bir amacı var, Kürtleri sokağa dökmek. On sekiz ay boyunca bir yargılama, bir tiyatral dekor kuruluyor, on sekiz ayın sonunda bu işin askerî mahkemenin görevi olduğunun farkına varılıyor ve görevsizlik kararı veriliyor. Bingöl'de E.A.'ya yapılan insanlık dışı tecavüz uygulamasıyla ilgili verilen karar, aynı şekilde, insanları sokağa dökmenin bir gayretidir. KCK davalarında şu anda infazları dolmuş, dolmuş bu infazdan dolayı tahliye edilmesi gerekenleri hâlâ siyasi rehine olarak tutmanın yine tek bir amacı var, insanları sokağa dökmek. Ethem Sarısülük'ün katiliyle ilgili verilen kararın yine aynı amacı var, insanları sokağa dökmek. Sizi uyarıyoruz, iktidar partisini uyarıyoruz: Bu yargı mekanizması özellikle paralel?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İDRİS BALUKEN (Devamla) - ?bir yapılanma oluşturma açısından dikkat edilmesi gereken bir aşamaya gelmiştir. Sandıktan çıkan iradeyi böylesi bir yargının önünde yargılamak Türkiye'ye büyük kaybettirir.
Bu duyarlılıkla, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (BDP sıralarından alkışlar)