| Konu: | SAĞLIK BAKANLIĞI VE BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 04.12.2013 |
ALİ ÖZ (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Görüşülmekte olan 480 sıra sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'de aslında üzerinde en fazla konuşulması gereken, en fazla tartışılması gereken, öğretim görevlilerinin Tam Gün Yasası'yla alakalı nasıl bir yol izlemesi gerektiğini ifade eden madde aslında bu madde.
Şimdi, burada, biz Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak, üniversitelerin tanımlanmasını, üniversitedeki öğretim görevlilerinin asli ve asıl görevlerinin ne olduğunun herkes tarafından bilindiğine inanarak konuşmama başlamak istiyorum. Buradaki öğretim görevlilerinin asıl amacı, yüzde 50 oranında içeride çalışmak, dışarıda çalışmak, o kadarının bir kısmını içeriye taşımak değil, gelin, doğru düzgün bir düzenleme yapalım. Bu ülkenin gerçekten tıp alanında ciddi manada, gelecek... Sağlıklı, kaliteli, nitelikli, hastayı gördüğü zaman korkmayan, ülkenin ekonomisinin sağlık alanında boşa çarçur edilmesini engelleyecek kaliteli hekim yetiştirilebilmesi adına neler gerekiyorsa onları yapma gayreti içerisinde olalım.
Şimdi, burada, Komisyona -daha önce yukarıda görüştüğümüzde- yüzde 5 olarak gelen oran, hangi el değdiyse bir anda yüzde 50 oldu. Bunu birilerinin izah etmesi lazım. Gerçekten böyle bir oranı nasıl tespit ettiniz, neye göre tespit ettiniz bunun net olarak bilinmesi lazım. Siz üniversitenin bir kısmına, yüzde 50'lik oranına, öğretim görevlilerine serbest muayenehane açmak değil, dışarıda serbest özel sektörde herhangi bir yerde çalışma izni veriyorsunuz. Yani açıkçası şunu söylüyorsunuz, diyorsunuz ki: "Dışarıda, özel sektörde Sosyal Güvenlik Kurumuyla anlaşması olan yere ben istediğim hekimi gönderirim, orada da bunun çalışmasına müsaade ederim." Bu, üniversitelerde gidebilenler ve gidemeyenler arasında bir aykırılık oluşturuyor, bir ayrımcılık oluşturuyor, bunun izahı mümkün değil. Sonra, diyorsunuz ki: "Dışarıda çalışan öğretim görevlisinin yüzde 5'i oranında getirip içeride çalıştırırım." Bunu hiçbir şekilde izah edemezsiniz, bu yüzde 5'lik kısım içeriye geldiği zaman bunların içeride yapmış olduğu işlerden doğacak olan gerek adli, gerekse idari sorumluluğu daha sonra gittiklerinde, alanı terk ettiklerinde kime kalacakları belli değil. Sonra, diyorsunuz ki: "Kazandırdıkları geliri yüzde 50 oranında paylaştırırım."
Şunu hangimiz bilmiyoruz: Anadolu'nun değişik yerlerinden milletin iradesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisine gelmiş olan biz milletvekillerine belki de insanların en fazla ulaştığı, sorunlarını ilettiği alanlardan bir tanesi sağlık alanı "Şöyle bir hastam var, şu hastanede ameliyat edecekler, ilaveten şu kadar para istediler, şu kadar para talep ediyorlar." dediklerini hepimiz biliyoruz. Sağlık Uygulama Tebliği, Bütçe Uygulaması Tebliği'nde belirtilen rakamların üstünde dışarıdaki hocaların çok fazla para talep ettiklerini biliyoruz. Şimdi, siz bu gelirin yüzde 50'sini döner sermayeye vereceksiniz. Siz buna gerçekten, orada hocaların istemiş olduğu fiyatın bire bir aynı şekilde yansıtılıp, gerçekten kayıt dışı olmaması adına tüm önlemlerin alınabileceğine inanıyor musunuz? Yine olmayacak, gelecek bir ameliyatta belli yüksek oranda meblağ istenecek, devletin sunmuş olduğu imkânlar neyse o kadarlık kısmı döner sermayeye gelir olarak kaydedilecek, geriye kalan kısmı tekrar bir şekilde ya özel sektördeki hastaneye veya hocanın eline kalacak. Bunların hiçbir tanesini hekimlik mesleğiyle alakalı konuşmanın doğru olmadığına inanıyorum. O yüzden bu düzenlemeyi, tamamen maddeyi çıkartıp üniversiteleri, özerk kurumları, akademik alandaki ülkenin geleceğinde son derece önemli olan alanları, hastayla hekimin arasında hiçbir şart ve şekilde para hesabı yapmaksızın ek göstergesiyle, daha sonra emekliliğine yansıyacak şekilde hayatını idame ettirebileceği, başka ek hiçbir işte çalışmasına gereksinim duymayacağı bir düzenlemeyi sil baştan yapıp bunların hepsini tarihe gömelim diyorum. İçinizde, gerçekten, Komisyonda da görüştüğümüz, özellikle son derece saygıdeğer, kendi alanında kendisini ispat etmiş, bu konuları çok iyi bilen arkadaşlarımız var. Yani lütfen, gelin, bu maddenin kanun tasarısından çıkartılıp yeni bir düzenleme yapılması gerektiği inancını paylaşanların bu konuda Komisyondaki ifadelerimizi dikkate alarak, bu maddenin metinden çıkartılması için ret oyu vermesini gerçekten talep ediyor, yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)