| Konu: | AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 55 |
| Tarih: | 30.01.2014 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Kamu İhale Kanunu'na yeni bir istisna getirilmektedir. Ülkemizin ekonomisi ve sanayisi için büyük önem arz eden yenilik, yerlileşme ve teknoloji transferini sağlamaya yönelik sanayi katılımı offset uygulamaları içeren mal ve hizmet alımlarının Kamu İhale Kanunu'ndan istisna kılınması yerine, bu alımlar için kolaylıklar getirecek ayrı bir yasal düzenleme yapılması daha uygun olacaktır.
Günümüzde birçok devlet büyük miktarda dış alım yaptıklarında ticaretin dengelenmesine büyük özen göstermekte ve alım yapılan ülke firmasının belli oranda üretim, yatırım, ihracat ya da teknoloji transferi yoluyla alıcı ülke ekonomisinin ticaret açığını telafi etmesini şart koşmaktadır. Bu işleme, temel anlamda, telafi edici işlemler, offset denmektedir. Diğer bir ifadeyle offset, yurt dışından yapılan kamu alım ve yatırımlarında yerli sanayiye iş payı, ürün veya hizmet ihracatı, teknoloji kazanımı ve yatırım uygulamalarıyla yapılan harcamaların millî ekonomiye belli oranda geri dönüşünün sağlanmasıdır. Offset uygulamaları, tedarik yapılan ülke tarafından alıcı ülkenin yerli sanayisine öncelikli alanlarda üretim, kabiliyet ve kapasitesinin kazandırılması, alıcıyı ülkeye bu amaçla yatırım yapılması, teknolojik altyapı kazandırılması, üçüncü ülkelere yönelik ihracat imkânlarının oluşturulması gibi işlemeleri içermektedir.
Offset uygulamaları, kamu alımlarında devletin ödemeler dengesini telafi edici işlemler içerdiği için uygulama ve koordine makamı devletin kendisidir. Burada, devlet ile alıcı ya da satıcı taraflar arasındaki işlemler, taahhüdün yerine getirilmemesi durumunda yaptırım içeren hukuki bir zemine dayanmalıdır; aksi takdirde, uygulamada zorluklar çıkabilmektedir. Alıcı taraf offset şartlarını belirlerken ülke ekonomisine kazandırmak istediği teknolojik alan, üretim kabiliyeti ve yatırım önceliklerini göz önüne almaktadır. Buna göre, offset, hem doğrudan hem de dolaylı olarak ihracatı tetikleyen bir uygulama aracı olarak kullanılabilmektedir. Birçok ülkede başarıyla uygulanan offset yalnız savunma tedarik projelerinde değil, tüm sektörlerdeki tedarikler ve tüm yurt dışı büyük çaplı kamu alımlarında ödemeler dengesini telafi edici işlem olarak kullanılabilmektedir. İstihdam ve cari açık sorunlarıyla mücadele etmenin baş unsurlarından biri olarak kabul edilen offset uygulaması, bugün gelişmiş ülkelerin birçoğunda çok sıkı tedbirlerle takip edilmektedir.
Yüksek büyüme oranlarını yıllara sari bir biçimde sürdürebilen ülkelere bakıldığında, bu ülkelerin katma değeri yüksek ürünler ürettikleri ve ihracatlarını da bu ürünlere dayalı olarak gerçekleştirdikleri görülmektedir. Ülkemizde bu şekilde bir üretim ve ihracat yapısına geçilebilmesi için AR-GE, yenilik ve teknoloji alanında önemli bir atılım yapılması gerekmektedir.
Tüm dünyada büyümenin motor gücü, ekonomilerin imalat sanayisine dayalı ihracat yapabilme kapasitesidir. Yüksek teknoloji ürünlerinin sanayi üretim ve ihracatındaki payı gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkede çift hanelere ulaşmışken Türkiye'de düşük olup son on yılda önemli oranda azalmıştır. Ülkemizde 2003 yılında yüzde 5,7 olan yüksek teknoloji ürünlerinin sanayi üretimi içindeki payı 2012 yılında yüzde 3,5'e gerilemiş; yine, 2002 yılında yüzde 6,2 olan yüksek teknoloji ürünlerinin ihracat içindeki payı da 2012 yılında yüzde 3,7'e düşmüştür. Yenilik ve teknoloji altyapısı güçlü olmayan ve imalat sanayisindeki sıçramaya dayanmayan bir üretim yapısıyla yüksek büyüme hedeflerine ulaşılması mümkün değildir.
Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)