GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:63
Tarih:18.02.2014

ALTAN TAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye'nin demokratikleşme mücadelesinin içerisindeki en önemli argümanlardan birisi merkezin yetkilerinin taşraya devri idi. Bütün dünya bu yönde ilerliyor -tabii "bütün dünya" derken demokratik ülkeleri kastediyoruz- merkezdeki yetkiler yerele, taşraya devrediliyor ve yerinden yönetim yüz yıl önce Türkiye'de de Prens Sabahattin'in teşebbüsişahsi ve ademimerkeziyet fikri doğrultusunda yerel yönetimlere devredilerek yerel yönetimler güçlendiriliyordu. Şimdi, Büyükşehir Yasası çıkarıldığı zaman da iktidarın bunu takdimindeki esas argüman buydu, Türkiye'nin daha iyi yönetilmesi ve yetkilerin yerele devredilmesi. Bunu bizler de destekledik, doğru bir adımdı ancak her zaman yaptıkları gibi, doğru bir iş yaparken veya yapıyor gözükürken tekrar başka bir yanlışa sapıyorlar veya yanlışlıkları o doğru işin içine katarak sabote ediyorlar. Bu sefer de böyle oldu, bu 30 büyükşehre çıkarılması kanunu Meclise geldiği zaman da ben huzurlarınıza geldim, madde madde nelere itiraz ediyoruz, yanlışlıklar ne, bunların hepsini sizlere arz ettim. Ama bir de bakıyoruz ki bugün tekrar, o kadar yanlışlık yetmedi tekrar bu yanlışlıklara yanlışlıklar ilave edilerek yanlış bir yolda gidilmeye devam ediyor.

Değerli arkadaşlar, nedir bu yanlışlıklar, son yanlışlıklar? Yine, sözde il genel meclisiyle belediye meclisleri birleştirilerek bir il meclisi, tek bir meclis, doğru bir meclis kurulurken bu meclisin yetkileri kadük bir hâlde bırakılıyor ve bunun üzerine oradaki vali, yine bir üst otorite olarak neredeyse birçok mevzuda yetkili kılınıyor.

Değerli arkadaşlar, bunlardan birisi de bu İl Koordinasyon Kurulu denilen koordinasyondur. Hâlâ bugüne kadar bu konu tartışılıyor ve bakınız, bu seçimlerden sonra bizzat AK PARTİ'li belediye başkanları AK PARTİ'nin tayin ettiği valilere karşı göreceksiniz ne feryatlar ve mücadeleler içerisine girecek.

Bir diğer faktör, yereldeki maden ruhsatlarının yine bu koordinatör validen geçmesi, ayrıyeten jeotermal kaynaklarla ilgili yetkilerin de her ne hikmetse yine bu valiye ve merkeze bırakılması.

Değerli arkadaşlar "Bir yandan yereli güçlendiriyoruz." diyorsunuz öbür yandan da yine allem edip kallem edip bütün yetkileri merkezde topluyorsunuz. Buradan bir şey çıkmaz. Şimdi, bakınız birkaç örnek vereyim: Türkiye'nin son dönemdeki yolsuzluklarla ilgili en önemli gündemi imar yolsuzlukları. Normalde büyükşehirlerde ilçe meclisinden bir değişiklik veya yeni bir düzenleme geçiyor, büyükşehir belediye meclisi bunu tasdik ediyor; tabii, bu, ilçe ve il meclislerine gelmeden önce de mesela, o imara açılacak alanlar meraysa, hazineyse veya tarım arazisiyse yine ilgili kuruluşların onayları alınıyor ama bugün geldiğimiz noktada, sırf bu imar oynamaları, imar yolsuzlukları daha rahat yapılabilsin diye bu yereldeki yetkilerin önemli bir kısmı TOKİ'yle ilgili olan mevzularda TOKİ'ye, Özelleştirme İdaresinin sahip olduğu gayrimenkullerde Özelleştirme İdaresine ve yine Ulaştırma Bakanlığının kendi bünyesinde Karayolları ve Devlet Demiryollarıyla ilgili olan mevzularda da bunların uhdesine bırakıldı. Peki, o zaman ilçe belediyelerinin ve büyükşehir meclisinin ne fonksiyonu kaldı? Yani konuşmamın başında da altını çizerek belirttiğim gibi, bu yetkileri önce veriyorsunuz, halka "Bakın, ne kadar güzel şeyler yapıyoruz." diye lanse ediyorsunuz, ondan sonra da el altından, çaktırmadan, hatta Mecliste çaktıra çaktıra, göstere göstere tekrar geri alıyorsunuz.

Değerli arkadaşlar, onun için tekrar söylüyorum, bu seçimlerden sonra 30 büyükşehirde de -ister AKP'li olsun, ister BDP'li olsun, ister CHP ve MHP'li olsun- göreceksiniz ne sorunlar çıkacak ve biz tekrar burada yeni kanun yapmakla ve bunları düzeltmekle mesai harcayacağız. Onun için, gelin, bugünden doğru düzgün, seçimlerden önce bir düzenleme yapın, bugünün işini yarına bırakmayın, "Demokratikleşiyorum, yerele yetki veriyorum." diyerek merkezde işi toplayıp halkı kandırmayın.

Saygılar sunuyorum. (BDP sıralarından alkışlar)