GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:63
Tarih:18.02.2014

ALTAN TAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; içinde bulunduğumuz bu kış aylarında özellikle Diyarbakır bölgesi dondurucu bir kış geçirdi ve hâlen de bu soğuklar özellikle geceleri eksi 22'lere, eksi 23'lere varan bir dondurucu soğukla devam ediyor uzunca bir süreden beri.

Bu dönemde halkın en büyük şikayeti değerli arkadaşlar, elektrik kesintileri. Yine, bu kürsüden defalarca, geçen yıl da bölgedeki elektrik kesintileriyle ilgili şikayetlerimizi, halkın şikayetlerini dile getirdik ancak geçen yıl şubat ayı itibarıyla bütün bu sorunların biteceği taahhüdü verilmesine rağmen bu yıl maalesef geçen yıldan çok daha kötü bir durumdayız. Geçen yıl konuştuğumuz yetkililer bu dönem içerisinde bütün düzenlemelerin yapıldığını, Diyarbakır'da öncelikle yüksek gerilim hatlarından gelen elektriğin şehre verilmesiyle ilgili bütün düzenlemelerin, ihalelerin yapıldığını ve bunların öncelikle Diyarbakır-Mardin-Batman yol ayrımındaki Şükürlü köyü civarında bulunan yapıyla çözüleceğini ve daha sonra da bu gelen, yüksek gerilim hatlarından merkeze enterkonnekte sistemden gelen elektriğin dağıtımıyla ilgili bütün dağıtım şebe-kelerinin değiştirileceğini ve bununla ilgili de bütün hazırlıkların yapıldığını ve ihalelere çıkıldığını beyan etmişler diyor. Ancak değerli arkadaşlar, bu dönemde yine bir iyileştirme beklerken, maalesef, daha da kötü oldu ve o dönemde merkezî sistemden gelen elektriğin verilmesiyle ilgili, esas şehre girecek ana hatlarla ilgili vadedilen 3 önemli ihaleden ancak 1'i gerçekleşebildi, diğer 2'si ise "Sistem zaten özelleştiriliyor. Onun için bu özelleştirmeyi alan firma daha sonra bunları yeni protokoller çerçevesinde yapacak." denilerek ertelendi ve maalesef o yeni 2 önemli merkez olduğu gibi kaldı.

Dağıtım şebekelerinde ise tabii ki zaten doğru düzgün daha ana enterkonnekte sistemden elektrik alınamadığı için, o sistem kurulamadığı için diğer bütün o dağıtım şebekeleri de olduğu gibi kaldı ve biz bu mevzuyu ne kadar gündeme getirsek, ne kadar tartışmaya açsak iki argümanla karşılaşıyoruz. Bunlardan birisi "Efendim, işte, yapılıyor, hazırlanıyor vesaire, vesaire." Bunlardan bir şey çıkmıyor. İkincisi ise "Bölgede kaçak elektrik var. Tarımsal sulamada büyük bir sistem dışı elektrik kullanımı var. Dolayısıyla, mevcut hatlar yetmiyor." cevaplarıyla karşılaşıyoruz.

Değerli arkadaşlar, birincisi: Siz bu halkın tarlalarına kırk yıldır GAP'tan su vereceğiz diyorsunuz ve daha bugüne kadar, bu Mardin ve Diyarbakır sulamalarıyla ilgili Mardin sulaması daha henüz Derik hududuna geldi, Diyarbakır'da ise daha henüz, halk tabiriyle, tık yok. Bütün barajlar... Biraz evvel Sayın Bakanımız da buradaydı. Keşke burada olup tekrar cevap verseydi. "Şu kadar ödenek ayrıldı, bu kadar ayrıldı, geçmiş hükûmetler GAP'a gerekli yatırımları yapmadı, biz şu kadar katrilyon bütçe ayırdık; bu sene bitiriyoruz, önümüzdeki sene bitiriyoruz, öbür sene bitiriyoruz..." derken, değerli arkadaşlar, on iki sene bitti, hem vatandaşın tarlasına su getirmiyorsunuz hem de vatandaş kaçak kuyu açıyor, elektrik masrafı veriyor, dünya kadar masraf ediyor. Eğer bunların tamamını zaten size geri ödese olduğu gibi ürün yetmiyor, bir o kadar da borçlanmak zorunda kalıyor.

Onun için bu kaçak elektrik meselesine de lütfen son verin. Önce vatandaşın kanallarını bitirin. Şu an iddia ettiğiniz rakamların en az yüzde 40'a yakını, bu "kaçak" dediğinizin yüzde 40'a yakını, sulama kanallarının bitmemesinden dolayı kullanılan elektriktir değerli arkadaşlar.

Bir diğer mevzu da, yine bu konuyla alakalı olarak, sürekli olarak bahaneler üretiliyor ama devletin görevi bahane üretmek değil, sorunu çözmek. Bugün elektrik var mı, yok mu? Yoksa bulmak ve vermek zorundasınız. Kaçak varsa yakalamak zorundasınız, ödemeyen varsa tahsil etmek zorundasınız. Bahanelere sığınıp durmak hiçbir şekilde geçerli değil.

Tekrar saygılar sunuyorum.