| Konu: | 560 Sıra Sayılı Kanun Teklifi'nin 18'inci Maddesi Üzerinde Verilen Önergenin Kabul Edilmesinin İç Tüzük'ün 87'nci Maddesine Uygun Olup Olmadığı Hakkında usul görüşmesi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 65 |
| Tarih: | 20.02.2014 |
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Şimdi, bu madde tamamen, hem İç Tüzük'ün 87'nci maddesine hem de Anayasa'nın 138'inci maddesine tamamen aykırıdır. Şöyle ki: Burada komisyona havale edilen madde aynen şöyle. Orada 19'uncu madde olarak "2577 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin (4) numaralı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
'4. Mahkeme kararlarının süresi içinde kamu görevlilerince yerine getirilmemesi hâlinde de tazminat davası ancak ilgili idare aleyhine açılabilir.'" Bu madde olduğu gibi 18'inci madde olarak kabul edilmiş. Şimdi, Tüzük'ümüzün 87'nci maddesi şunu söyler: "Görüşülmekte olan tasarı veya teklife konu kanunun, komisyon metninde bulunmayan, ancak tasarı veya teklif ile çok yakın ilgisi bulunan bir maddesinin değiştirilmesini isteyen ve komisyonun salt çoğunlukla katıldığı önergeler üzerinde yeni bir madde olarak görüşme açılır." Dolayısıyla, yeni madde olmadan buna siz dördüncü fıkranın dışında bir bölüm ekleyemezsiniz. Burada tamamen dördüncü fıkra muhafaza edilmiş, onun üstünde ayrı bir şey olarak eklenmiş. Yani birinci, ikinci, üçüncü fıkralarda herhangi bir değişiklik yapılmadan siz yeni bir bölüm eklemişsiniz, orada olmayan birini. Dolayısıyla, dördüncü fıkranın dışında.
Nitekim, Anayasa'ya baktığımız zaman da 138'inci maddeye aykırı. Şu şekilde: "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." Siz, şimdi, burada ne yapıyorsunuz? Mahkeme kararının dışına çıkıyorsunuz. Diyor ki mahkeme: "Ben bu adamı tekrar aynı makamına, kadrosuna atadım." Ama siz diyorsunuz ki: "Mahkeme kararlarının gereği dava konusu edilen kadronun boş olması hâlinde bu kadroya, boş olmaması hâlindeyse aynı kurumda kazanılmış hak aylık derecesine uygun başka bir kadroya atanmak." Bunu atayamazsınız. Anayasa'nın bu maddesine her şeyden önce aykırıdır. Bakın, "Mahkeme kararlarını değiştiremezsiniz." diyor ama siz mahkeme kararlarını bununla değiştiriyorsunuz. Olmaz bu, kesinlikle olmaz.
Nitekim, 28'inci maddeye baktığınız zaman -birinci fıkra, ikinci fıkra, üçüncü fıkra- siz komisyondan dördüncü fıkrayı değiştirerek getirmişsiniz ama siz onun ötesinde bir madde getiriyorsunuz.
AHMET AYDIN (Adıyaman) - Fark etmez Hocam, aynı maddede değişiklik yapıyoruz.
YUSUF HALAÇOĞLU (Devamla) - O da Anayasa'nın -söylediğim gibi- 138'inci maddesine -okuduğum gibi- aykırıdır. Yani o zaman niye mahkeme var? Gene hukuku ayaklar altına almak istiyorsunuz, bu olmaz. Arkadaşlar, hukuk bugün size lazım, bize lazım, herkese lazımdır. Bunu böylesine basit bir şekilde yapmayın. O zaman yapacağınız bir şey var: Bir başka madde olarak getirin. Niye getirmiyorsunuz?
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Hocam bu tarih değil, İç Tüzük açık ve net yazıyor.
YUSUF HALAÇOĞLU (Devamla) - Ben de sana hem Anayasa'yı okuyorum hem İç Tüzük'ü okuyorum yani bunu anlamıyorsanız ben zorla kafanıza sokamam ki.