GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:113
Tarih:30.05.2012

CHP GRUBU ADINA SİNAN AYDIN AYGÜN (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 259 sıra sayılı Teklif'in 2'nci maddesi üzerinde konuşmak üzere söz almış bulunuyorum.

Tabii ki ben İçişleri Komisyonu üyesi olarak bu maddeyi Komisyonda da çok tartıştım. Fakat, benden önceki konuşmacıların söylediği gibi, İçişleri Komisyonuyuz biz, İçişleri Komisyonuna giderken polisin, belediyenin işleriyle ilgileneceğimizi tahmin ettik ama önümüze bir de, her zaman olduğu gibi, grev yasasını koydular. Diğer maddeye bakıyorsunuz, orada da uçakların koltuk döşemesi, uçakların lambası, ampulü maddesini koydular. Bizimle ilgili maddenin bu olması gerekiyordu. Ben de eşekten düşen bir Ticaret Odası Başkanı olduğum için, bu maddeyi de iyi bildiğim için bu konuda söz alma gereğini hissettim.

Şimdi, bu maddenin özü, sözü, bundan sonra bu Mecliste milletvekili           olan bütün arkadaşlarımızın ileride karşısına çıkacak bir madde bu madde. Bu madde ne diyor? Bu madde şunu söylüyor: "Bundan sonra sokaklar, caddeler, kaldırımlar paralı olacak." Herkese paralı olacak. Yani Çetinkaya mağazalarına gittiğiniz zaman, oraya?

ALİM IŞIK (Kütahya) - Yani satılmadık bir sokaklar vardı, onları da mı satıyorlar?

SİNAN AYDIN AYGÜN (Devamla) - Sokaklar da satılıyor.

Çetinkaya mağazalarına gittiğiniz zaman -mağazanın yerini bildiğim için söylüyorum, Turan Güneş Bulvarı'nda- bir tek çorap alacaksanız çorabın fiyatı 2 lira, parkçıya da 5 lira para vereceksiniz, resmî parkçıya.

AHMET YENİ (Samsun) - Avrupa'da nasıl bu iş?

SİNAN AYDIN AYGÜN (Devamla) - Bu kanun özünde doğru bir kanun mu? Doğru bir kanun. Şık bir kanun mu? Şık kanun. Bu, tinercilerden, değnekçilerden, darptan, gasptan Türkiye?

SIRRI SAKIK (Muş) - Belediye başkanlarının oğlunun eline geçecek. Ankara'da kimin elinde olduğunu biliyoruz bütün parkların.

SİNAN AYDIN AYGÜN (Devamla) - Peki, onu da anlatacağım şimdi size Sayın Vekilim.

SIRRI SAKIK (Muş) - Anlat, anlat.

SİNAN AYDIN AYGÜN (Devamla) - Onu da anlatacağım.

Oradan çıktınız, bir pastaneden simit alacaksınız. 1 liraya simit alacaksınız, 5 lira park ücreti ödeyeceksiniz. Oradan çıktınız, eve gidelim derken bir ekmek alacaksınız, ekmek aldığınızda 5 lira park ücreti ödeyeceksiniz. Bu kadar. Hepsinin belgeleri elimde var Sayın Vekilim. Ben bunu Ankara'da yedi ay boyunca yaşadım, o zaman Ticaret Odası Başkanıydım. Bütün tüccardan, bütün sanayiciden, bütün esnaftan şikâyet yağıyordu. Ne oldu bununla ilgili? Devam ediyorum: Siz evinize gittiğiniz zaman evinizin önünde park yeri varsa o otoparka para ödeyeceksiniz, bunun başka hiçbir çaresi yok yani evinin önündeki kaldırıma arabanızı park ederseniz ödeyeceksiniz. Ankara'da şöyle bir uygulama yaptılar: "Evlerinin önünde park yeri olanlar akşam sekizle sabah yedi arası ücret ödemesin." dediler. Yani şu oluyor bu: Yedide işiniz bitti, eve gidiyorsunuz, bir saat bekleyeceksiniz; saat sekiz olsun gideyim, park yeri boşalsın, ondan sonra ödemeyeyim diyeceksiniz. Sabah yedide kalkacaksanız, arabanızı başka yere götüreceksiniz. Bunların hepsi yaşanmış, bunların hepsi başınıza gelecek, benim başıma geldi. Hepinizin Ankara'da evleri olduğunu biliyorum, burada yaşadığınızı biliyorum. Sizin veya yakınınızın başına mutlaka bu gelecek.

Değnekçiliği önleyelim, bu işi kapatalım; bu da doğru. Korsan taksi; bu da doğru. Sayın Külünk'e teşekkür ediyorum bu konuda aylarca çalışma yaptığı için ama bunun çözümü de bu değil. Peki, devletin bunda bir kârı var mı? Bakın, size rakamlar veriyorum, bu rakamlar gerçek rakamlardır: Belediye 1 araçlık park yerini belediyenin şirketine 55 kuruşa verdi, 1 aracın bedeli 55 kuruş. Belediyenin şirketi de bunu başka bir şirkete 110 kuruşa verdi. 110 kuruşa alan adam da sizlerden, bizlerden 5 lira para aldı yani 1'e 5 para kazandı. Rakamı veriyorum size: Belediyeye -eski parayla-  7 trilyon 400 milyar para kaldı, aradaki adama kalan para 93 trilyon 631 milyar lira. Bu, Ankara'nın gerçekleri. Yani burada biz buna "Evet" dersek, Ankara'nın yıllık park ücreti 100 trilyon civarında, bunun 7 trilyonu Büyükşehir Belediyesine gidecek, 93 trilyonu da başka şirketlere gidecek. Peki, değişti mi bu? Hayır, değişmedi. Orada değnekçilik yapanlar, bu sefer üstlerine gömlek giyerek değnekçilik yaptılar. Yani aynı değnekçiler aynı şekilde devam ettiler.

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Üniformalı değnekçiler!

SİNAN AYDIN AYGÜN (Devamla) - Rant büyüdüğü için kavga da biraz hafiflemiş oldu ama şunu soruyorum: Üç gün sonra, beş gün sonra, evimize gittiğimiz zaman, evimizin önüne park ederken evimizin önünde park parası ödeyeceğiz. Peki, park parası şimdiye kadar ödeyen var mı? Burada hepiniz park parası ödediniz ama hiçbirinizin haberi yok. Sayın Abdülkadir Aksu 25 milyar otopark parası ödedi ama haberi yok. Niye yok? Çünkü ev alırken, otopark bedeli diye müteahhit para yatırıyor. Ankara'da bölgesine göre 7 milyar, 8 milyar, 25 milyar, 30 milyar belediyeye harç yatırıyoruz biz, ben inşaat müteahhidi olduğum için söylüyorum. Yatırdığım parayı da Sayın Abdülkadir Aksu'ya satmış olduğum dairenin üstüne koyup satıyorum, dolayısıyla, kendisi de ödemiş oluyor bu parayı. Bu park bedeli olarak milyarlarca para ödedik. Belediye ne yaptı bu paraları? Niye aldılar bizden bu otopark parasını belediyeler yirmi yıldır? Otopark yapmak için aldılar. Yaptılar mı? Yapmadılar. Sonuç: Yine hepiniz -Ankara için konuşuyorum, diğer yerleri bilmiyorum- 5 milyarla 25 milyar arası otopark parasını peşin olarak ödemiş oldunuz. Bunun da kimse farkında değil ama belediye asli görevini yapmadı, yapmadığı gibi önümüze şimdi bunu getirdi.

Peki, nasıl olacak, bunun uygunu nedir, Avrupa nasıl yapıyor, Amerika nasıl yapıyor? Parkmetreler olacak. Bu parkmetrelerde evinin haricinde, yani ev sahibiysen şayet elindeki kartla? Hangi kartla? Su kartıyla ve doğal gaz kartıyla. Bu kartı buna okutup ücretsiz bundan faydalanabileceksin. Eğer orada boşluk varsa şayet bir adam da gelecek, parasını atıp kullanacak. Şimdi, buradan para tahsil etmek mümkün mü? Mümkün olmayacak. Ben size söylüyorum, üstüne basarak da söylüyorum, Ankara'da bu yaşandı: Adam 10 lira alacak patronu, onu 2 lira bildirecek. Hep olmuş işler bunlar. Mafyanın yasallaşmışı olacak bir noktada. Bununla ilgili, biz o zaman dava açtık ve 18 Şubat 2011 tarihinde, biraz hızlı okuyacağım. Söz konusu bölgede oturan çok kişi tarafından Çankaya Belediye Başkanlığına verilen dilekçede apartmanının önüne park ettikleri hâlde kendilerinden otopark ücreti talep edildiği belirtilip söz konusu uygulamanın durdurulması istenildi. Otopark uygulamasının yanlış olduğunu belirtip itiraz ettik. Sonuç: "Bu durumda dosyanın bilgi ve belgelerle yukarıdaki belirtilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda usulüne uygun bir şekilde, gerekli ve yeterli bir araştırma, plan, proje yapılmadığından dolayı, açıklanan nedenlerle Büyükşehir Belediyesinin ?tarih ?sayılı kararında hukuka uyarlılık bulunmamaktadır." Yani "Bu karar hukuka aykırıdır." denildi. Hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlem uygulanması hâlinde telafisi güç zararlar doğuracağından 2577 sayılı Kanun'un 27'nci maddesince yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Bu kararı aldık. Daha sonra, çok fazla değil, 15-17 Şubat 2012, yani bundan aşağı yukarı üç ay evvel de bu maddeyi iptal etti mahkeme yani orada da diyor ki: "Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptaline, 143 liranın yargılanmaya alınmasına?" diyor.

Şimdi, burada, hukukun iptal etmiş olduğu bir konuyu hukuk çerçevesine oturtmak için bir kanun getirmiş oldunuz. Siz iktidardasınız, bunun zararı size olacak yani vatandaş oraya 5 lira para öderken Adalet ve Kalkınma Partisinin çıkardığı kanundan dolayı ödediği için bunu hissedecek. Bu 5 liraları falan küçümsemeyin, 5 lira ayda 150 lira para eder. Eğer girdi çıktı yaparsa, 1 sefer, 2 sefer yaparsa, ayda 300 lira para eder. Bunlar, vatandaş için büyük para, emekli için büyük para. Gelin, bir yanlıştan dönün, bunu geri çekelim, bunu biz de çalışalım, Milliyetçi Hareket Partili arkadaşlar da çalışsınlar, bunu parkmetre konusunda yapalım, dünya standartlarına uygun bir şekilde yapalım, bunu geçirelim. Ha ben, bir muhalefet milletvekili olarak bunun geçmesi hâlinde halkın tepkisinin bizlere değil de ülkeyi yöneten sizlere olacağını çok çok iyi biliyorum çünkü biz bu sıkıntıyı yedi ay boyunca Ankara'da yaşadık. Yedi ay boyunca, bu arada benim bildiğim onlarca kavga çıktı otoparkçılarla vatandaş arasında, iş yeri sahipleri arasında, dükkân sahipleri arasında, esnaf arasında. Bir kaos ortamı yaşanacak burada. Ankara 175 yeri ihale etmişti ve deminki rakamları size söyledim, belediyenin cebine 7 lira girdi, taşeronun cebine 93 lira girdi. O yüzden, bu kanuna biz muhalifiz, eğer çekerseniz de sizin için iyi olur diyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. Her şey gönlünüzce olsun. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Aygün.