GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ISPARTA MİLLETVEKİLİ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ VE 85 MİLLETVEKİLİ TARAFINDAN VERİLEN (9/7) ESAS NUMARALI MECLİS SORUŞTURMASI ÖNERGESİ'NİN İŞLEME ALINMASININ İÇ TÜZÜK HÜKÜMLERİNE UYGUN OLUP OLMADIĞI HAKKINDA
Yasama Yılı:4
Birleşim:73
Tarih:08.04.2014

OKTAY VURAL (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Özellikle, bugünkü husus, aslında, bakıldığında, 19 Martta Meclis Başkanının yaptığı yanlışın yine bir yanlışla üstünü örtme gayretkeşliğinden öte bir anlam taşımıyor. Bugün burada tartıştığımız konu, sizin Divan Başkanı olarak oturumu yöneten bir kişi olarak yaptığınız bir işlem değil, doğrudan doğruya Meclis Başkanının hukuka aykırı ve İç Tüzük'e aykırı bir önergeyi sunulmak üzere Divana göndermesidir. Burada tek bir sorumlu vardır, Meclis Başkanıdır. Bunu açık yüreklilikle ifade etmek istiyorum.

Meclis soruşturmasında zorunlu olarak bulunması gereken hususlar vardır. Bir: "Görevi sırasında işlenip işlenmediğinden bahsedeceksin." diyor. İki: "Fiili belirteceksin, hangi fiilin hangi kanuna aykırı olduğunu belirteceksin." Zorunluluk var burada. Zorunluluk öngörülmüş bir konuda bu fiiller bahsedilmemiş ve bu fiiller bahsedilmediği gibi Meclis Başkanının sunumunda yer alan Erdoğan Bayraktar'la ilgili, nüfuz ticareti yaparak başkasına menfaat temin ettiği ve görevini kötüye kullandığına ilişkin suçlamalarla ilgili husus, bu iddia alınıyor; diğer bakanlarla ilgili, sahte belge düzenlemek, soruşturmanın gizliliğini ihlal, birden çok rüşvet almak, nüfuz suistimali, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet, resmî belgede sahtecilik gibi, sunumda yer alan iddialar yer almıyor burada.

Şimdi, Erdoğan Bayraktar'ın fezlekede suçlandığı hususlarla diğer bakanların suçlandığı hususlar ayrı maddeler. Aynı kefeye nasıl koyarsınız? Bu, bellidir ki yani sapla samanı karıştırmak, bu işi aklamak, geçiştirmek amacıyla taktiksel amaçlı verilmiştir. Yapılması gereken nedir? Yapılması gereken, hangi bakanın hangi fiilî... Efendim, burada, Erdoğan Bayraktar'ın hangi fiiliyle biz oyumuzu kullanacağız? Muammer Bey'in hangi fiiliyle biz oyumuzu kullanacağız? Böyle bir araştırma, böyle bir soruşturma önergesiyle iddianame hazırlanır mı? Vekillerle neyi konuşacağız?

Bu bakımdan, bu önerge, baştan itibaren Meclis Başkanının yaptığı bir yanlışın devamıdır. Meclis Başkanlığı eğer bu soruşturmayla ilgili talebi, savcılığın talebini milletvekillerinin inceleme ve takdirlerine sunsaydı, bugün bu maddelerle ilgili somut maddelerle karşımıza bir Meclis soruşturması gelecek, biz de vicdanımıza göre bu konudaki takdir hakkımızı kullanacaktık ama Meclis Başkanı, bizatihi bizim yetkimizi gasbetmiştir, yok saymıştır. Milletvekili olarak ben neye göre irade kullanacağım?

İstirham ediyorum, bununla ilgili, bu iddiayla ilgili, hangi bakanın hangi eylemiyle ilgili bir değerlendirme var? Soyut iddialarla bir cezalandırma istiyor; bu vicdansızlıktır ya, bu vicdansızlık! Hangi bakanı hangi suçla suçladığınızı söylemiyorsunuz, "atfedilen ithamlarla ilgili..." Üstelik, sahtecilik yok, Kaçakçılık Kanunu'na muhalefet yok, rüşvet yok, yok oğlu yok! Böyle bir önerge nasıl işleme alınır? Yani, artık, hukuk kokmuş demektir ya. Yani, zorunluluk şartı taşımayan bir önergeyi biz burada okuyorsak, aziz milletim, biz kimin hukukunu yapacağız? Kendi hukukuna sahip çıkmayan bir meclis! Böyle bir şey olabilir mi! Bu Reza Zarrab nasıl parmağında oynatıyor Türkiye Büyük Millet Meclisini?

Biz somut olarak diyoruz ki gerekçesiz önerge kabul edilir mi, edilmez; o zaman, zorunluluk şartı olmayan önerge de kabul edilmez. Mesela, Meclis soruşturması için 55 milletvekili yerine 54 milletvekiliyle göndersek kabul edilecek miydi? Edilmeyecekti. Zorunluluk şartı olmayan bir önergeyi Meclis Başkanının sunması hukuk bilmezliktir ya, hukuku gasbetmektir. Bu bakımdan, hele hele, biraz önce ifade ettiğim gibi... Yani, bu konularla ilgili Erdoğan Bayraktar'ın fezleke sunumunda yer alan iddialarla diğer bakanlar da aynı kefeye konuyor; yok ya! Bu, aklamak paklamak için kurulmuş bir tezgâh.

Ben bu konuda Meclis Başkanını dava ettim. Benim bu konuda bu fezlekeleri inceleme yetkimi gasbetmiştir, milletvekili olarak benim irademi bir işlemle gasbetmiştir. Bu konuda mahkemeye de başvurdum. Hangi hakla bunu kısıtlıyorsunuz, hangi yetkiyle yapıyorsunuz, siz kendinizi ne zannediyorsunuz, Yargıtay mı zannediyorsunuz? Siz Meclis Başkanısınız. Meclis Başkanı olarak sadece İç Tüzük'e bakarak vereceksiniz, bu kadar açık ve net. Kendinizi allameicihan saysanız ne olur? O bakımdan, bu konuda yapılan yanlışın, bugün yine aynı, bir başka yanlışla bu konunun üstünün örtülmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi Meclis Başkanlığının kullanılması üzüntü vericidir. Meclis Başkanının hiç olmazsa milletin hakkını, hukukunu koruması lazım; Meclis Başkanının hiç olmazsa İç Tüzük'ünü, kendi hukukunu koruması lazım. Meclis Başkanı bizim hukukumuzu korumuyor, Meclis Başkanı kendi hukukunu korumuyor. Bu eylem, doğrudan doğruya, bu önerge zorunluluk şartlarını taşımadığı için sadece ve sadece bir araştırma mahiyetlidir. Araştırma mahiyetli bu önerge üzerine kurulacak bir soruşturma komisyonunun alacağı karar da Anayasa Mahkemesi tarafından...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OKTAY VURAL (Devamla) - ...keenlemyekûn yok sayılacaktır. O bakımdan, Meclis Başkanının bu tutumunun doğru olmadığını ve bu sunum yazısını geri çekmesi gerektiğini düşünüyorum.

Teşekkür ederim. (MHP sıralarından alkışlar)