| Konu: | AFYONKARAHİSAR MİLLETVEKİLİ AHMET TOPTAŞ'IN, (2/507) ESAS NUMARALI 12 EYLÜL ÖNCESİ KAPATILAN VEYA FAALİYETİ DURDURULAN DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİNİN HAKLARININ VE MAL VARLIKLARININ İADESİNE DAİR KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN (4/152) |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 76 |
| Tarih: | 15.04.2014 |
SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ben de Afyonkarahisar Milletvekilimiz Sayın Ahmet Toptaş'ın verdiği kanun teklifi üzerine söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi ben de saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Aslında, darbelerle ilgili, 12 Eylül darbesinde yargılanmış, idamla yargılanmış bir arkadaşınız olarak huzurunuzdayım ve özellikle de AKP'nin darbelerle mücadele, darbelerde yok olan hakların iadesi konusunda sürekli ortaya koyduğu tezlerin en çelişkili uygulaması bu yasadaki uygulamasıdır ve çifte standartlı uygulamasıdır.
Biraz önce Ahmet Toptaş arkadaşım burada çok açık ifade etti, Darbeler Komisyonunda ortak, bütün partilerin oy birliğiyle alınan karar gereği, 12 Eylül darbesinde mallarına el konulan vakıf, dernek ve benzeri bütün kurumlara yapılan bu anlamdaki haksızlığın giderilmesi konusunda aldığımız mutabakat kararına rağmen, burada, Mecliste o mutabakat kararından sonra görüşülen birçok dernek ve vakfa mal iadesi yapıldığında TÖB-DER'le ilgili burada bir önerge verdik, dedik ki: "Bakın, bu örgüt Türkiye'nin 600 bin üyeli bir örgütü. 5 lira, 10 lira bir dayanışmayla kendi derneklerini kurdular, kendi öğretmen kimlikleriyle bu mücadeleyi verdiler, bunların haklarını verelim." Daha önce bu kürsüde Adalet Bakanı bunun ileride çözüleceğini söyledi, "Bugün, hemen yetişmez." dedi, bu kürsüde, şu andaki Adalet Bakanı, o zaman Başbakan Yardımcısıydı, Bekir Bozdağ. Yine, bu kürsüde oturan, o zamanki Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç dedi ki: "Bugüne yetişmez ama en geç yılbaşından önce biz bu sorunu çözeceğiz. Evet, bir haksızlık var, biz bu haksızlığı gidereceğiz." İkisinin de beyanı tutanaklarda var, bize verdikleri iradede var ve bu iradeye rağmen hâlen TÖB-DER'in mal varlığı iade edilmiyor arkadaşlar; bunun tanıkları var. Niye yapılmıyor? Çünkü bu örgüt daha önce muhalif bir örgüttü. Bu örgüt daha önce bu ülkede demokrasi ve özgürlükler mücadelesini veren bir örgüttü. Bu örgüt bir tanımla Millî Gençlik Teşkilatı ve benzeri anlayışta değildi. Onun için, diğerleri tamam ama soldan bir örgütse, demokrat bir örgütse bunun mallarını gasbetmek hakkımızdır, o hakkı kullanmalıyız gibi bir anlayış egemen burada.
İşte, çifte standart, AKP iktidarının uygulamasının en belirgin örneği bu uygulamada çok açık, belirgindir arkadaşlar. Onun için, bu verilen yasa teklifinde şimdi sizin sınava ihtiyacınız var. Yeniden AKP Grubunun oylarının nasıl bir çifte standarda dayandırıldığını biz bu oylamada göreceğiz.
Bakın, daha önce, biliyorsunuz, Anayasa Mahkemesinin kullandığı, Anayasa Mahkemesinin elinde bulundurduğu bina DİSK'e aitti, el konuldu. Şimdi yeni bir binaya geçtiler. DİSK yazı yazdı, dedi ki: "Bu binayı bize geri verin. Ne kadar da şeklî bir bedel ödediler. O bedeli de ödeyelim, faizleriyle ödeyelim. Bize binamızı geri verin." İşçilerin mallarına el konuldu, öğretmenlerin mallarına el konuldu, diğerlerinin hepsi iade ediliyor ama sendikaların ama demokratik kitle örgütlerinin, özellikle TÖB-DER'in mal varlığının iadesi konusunda bir tek adım atılmıyor.
Burada bir kez daha o sözlerin buza yazılmadığını AKP Grubundan görmek istiyoruz, bir kez daha çifte standardı AKP Grubunun bırakmasını istiyoruz ve verdikleri sözü yerine getirmesini diliyorum.
Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)