GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SATAŞMALAR NEDENİYLE VERİLEN SÖZLERDEKİ SÜRENİN BAŞKANLIKÇA BİR DAKİKA OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİNİN TEAMÜLLERE VE İÇ TÜZÜK HÜKÜMLERİNE UYGUN OLUP OLMADIĞI HAKKINDA
Yasama Yılı:4
Birleşim:78
Tarih:17.04.2014

ALTAN TAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; meclislerin işleyiş tarzı, tarihî miraslarıyla, gelenekleriyle de bağlantılı. İstediğiniz kadar, istediğiniz iç tüzükleri yazın getirin ama neticede teamül dediğimiz şey on yıllar, bazen yüzyıllar içerisinde oluşan geleneklerin bütünüdür ve bunlar da İç Tüzük'ün bir parçasıdır. Bizim 1876'dan bu yana bir Meclis geleneğimiz var; Birinci Meşrutiyet, İkinci Meşrutiyet, ondan sonra da 1920'den sonra devam eden bir Meclis geleneğimiz var.

Şimdi, burada teamülleri, gelenekleri oluşmuş ve yerleşmiş kalıpları yok kabul edemeyiz ve bunları da yine istediğimiz şekilde yorumlayamayız; yorumladığımız vakit veya kendi partimize, kendi düşüncemize yakın insanlara farklı farklı uyguladığımız vakit yine o Meclisin saygınlığına gölge düşürmüş oluruz. Dolayısıyla, şu ana kadar oluşan bir gelenek var, bu geleneğe de -işte buna- teamül deniliyor. İki dakikayı bir dakikaya indirmeyi doğrusu biz de yadırgadık.

İkincisi: Sayın Başkanın Meclis Başkan Vekili olduktan sonra yönetim tarzındaki uygulamalarıdır. Ben kendi şahsım adına bunu söylemek istiyorum, inan edin, biraz otoriter ve biraz buyurgan buluyorum, müdahaleci buluyorum. Mesela, biraz evvel, bizim bir arkadaşımızın da konuşmasına işte "Bu konuda değil, mevzuyla alakalı... Dün bunları konuşmuştunuz." şeklinde bir müdahaleleri oldu. Değerli arkadaşlar, burada neyi nasıl konuşması gerektiğini bilen kişilerdir milletvekilleri. Bana göre hiç doğru olmayabilir, boş olabilir, gereksiz olabilir ama bunun kararını verecek olan kimdir? Bunun kararını verecek olan millettir, işte zabıtlardır, tutanaklardır, canlı yayınlardır. Eğer o milletvekili -tırnak içinde- bana göre boş, yanlış, değersiz konuşuyorsa buna benim milletvekili olarak da müdahale şansım ancak kalkıp karşı bir cevap vermektir, Başkan olarak da bunun takdirini millete bırakmaktır. Onun için bu müdahaleleri de ben biraz kastı aşan veya yetkiyi aşan müdahaleler olarak görüyorum.

Üçüncüsü de: Bir İç Tüzük Komisyonu çalışıyor uzunca bir zamandır Mecliste. Madem bu kadar ciddi sorunlarımız var, madem her gün bunlarla karşılaşıyoruz, bunun da bir an önce sonlandırılma mecburiyeti vardır. Bu tartışmaların yolu, bütün bu deneyim ve teamüller doğrultusunda yeni bir iç tüzüğü doğru düzgün yapmak ve ondan sonra da hakkaniyetle uygulamaktır.

Hepinize saygılar sunuyorum. (BDP sıralarından alkışlar)