GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRK CEZA KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:97
Tarih:04.06.2014

İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan yasa tasarısının 1'inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz önerge üzerine söz almış bulunmaktayım, heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Önemli bir konu. Yargıyla ilgili bütün düzenlemeleri biz Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Türkiye'deki hukuk, adalet sistemi açısından son derece önemsiyoruz. 1'inci madde de madde bağımlılığıyla ilgili, oldukça önemli. Ama bu konularla ilgili, grup olarak, parti grubu olarak görüşlerimizi bu kürsüden dile getireceğiz.

Ben daha çok, dikkatinizi spesifik bir olaya çekmek istiyorum. Türkiye'deki hukukun, adaletin hangi durumda olduğunu ortaya koyan spesifik bir olay. Daha önce de bu Meclis kürsüsünde dile getirmiştik. Şu anda Adalet Bakanı burada değil, Spor Bakanı burada ama burada spor olsun diye konuşmuyoruz Sayın Bakanım. Bunları not alıp Adalet Bakanına iletirseniz seviniriz.

Bahsettiğimiz olay, 18 yaşındaki bir genç kızın başına Türkiye adalet sisteminin getirmiş olduğu rezaletle ilgili, faciayla ilgili bir durumdur. 18 yaşında, Bingöllü, üniversiteye hazırlanan Gülsüm Koç adındaki bir öğrenci Bingöl'deki bir polis otosunun taranmasıyla ilgili bir iddianame üzerine müebbet hapis cezasına çarptırıldı arkadaşlar. Bugüne kadar defalarca bu kürsüden dile getirdik, iddianameleri gazeteler, medya sayfaları boy boy gösterdi. İki sayfalık bir iddianame var; 1'inci sayfa tamamen teknik bilgiler, 2'nci sayfadaki suçlama delili ise bir tek gizli tanığa dayanıyor. "Gizli tanık Avcı" diye birisi var. Olayla ilgili saldırı anında olay yerinde bulunmadığını belirtiyor, Gülsüm Koç'u olay anında görmediğini söylüyor, Gülsüm Koç'u elinde silah varken asla teşhis etmemiş, olaydan önce o olay bölgesinden geçerken oradaki bir genç bayanı Gülsüm Koç'a benzetmiş, olayın özeti bu. Ve Gülsüm Koç müebbet hapis cezasıyla yargılanıyor. Bugün de Yargıtaya yapılan itiraz -az önce haber aldık- Yargıtay tarafından kabul edilmemiş ve karar onanmış. Böyle bir tablo olabilir mi arkadaşlar? Gizli tanık var mı, yok mu belli değil. Gizli tanık Avcı'yı gören ya da bugüne kadar onunla yüzleşen tek bir kişi yok. İddianamede, gizli tanık Avcı, saldırı anında bu öğrenciyi gördüğünü ifade eden tek bir beyanatta bulunmamış. Tek bir suçu var Gülsüm Koç'un: Benim seçildiğim dönemde, seçim çalışmalarımız sırasında seçim büromuza gelmiş, gitmiş arkadaşlar. Ve bu seçim bürosuna gelen, giden öğrencinin, oradaki polis güçleri tarafından bir komplo düzenlenerek, gizli tanıklarla uydurma bir iddianame servis edilerek savcılar tarafından da böyle bir cezayla hayatı bir kaosa çevrilmiş.

Şimdi, biz sormak istiyoruz: Bu polisler, bu 18 yaşındaki, üniversiteye hazırlanan bir öğrenciye müebbet hapis verenler bu sizin Başbakanınızın belirtmiş olduğu, casuslukla, ajanlıkla suçladığı, "Adalet koridorlarında cirit atıyor." dedikleri paralel yapıya mı ait, yoksa size yakın olanlara mı ait? Çünkü bunlarda vicdan göremiyoruz, bunlarda insanlık göremiyoruz. 18 yaşındaki bir insanın hayatını mahveden, somut tek bir delil olmadan, düzmece iddianamelerle mahveden insanlara "insan" bile diyemiyoruz. Eğer size yakınsa da facia, hâlâ o paralel yapıya bağlı olarak bu kararları veriyorlarsa o da facia. Adalet Bakanlığının bu konuda derhâl olaya el atması lazım. Daha önceki Adalet Bakanını da defalarca bu konuda uyardık.

Bakın, demin ben görüştüm, bu öğrencinin annesi şu anda hastanede yaşam mücadelesi veriyor. Böyle bir rezalet olur mu? Bugüne kadar bu utanç vesikasını ortadan kaldırması gereken yargı ne yapmış biliyor musunuz? Birkaç hafta önce aileye, polis otosunda taranmayla ilgili iddianamede adı geçtiği için 20 bin TL para cezası göndermiş. Rezalet yani, kepazelik, böyle şey olmaz. Bu, Türkiye'deki yargı sistemiyle ilgili yargı paketleri getirecekseniz... Bakın, bu gizli tanık sistemini siz getirdiniz, AKP getirdi. Bu gizli tanık müessesesini bir an önce ortadan kaldırın...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İDRİS BALUKEN (Devamla) - ...tek bir spesifik örneğini verdiğim pek çok mağdurun durumunu da bu Meclisin gündemine getirin.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)