GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ADANA'DAKİ ÇİFTÇİLERİN SORUNLARINA VE BUĞDAY HASADINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:98
Tarih:05.06.2014

ALİ HALAMAN (Adana) - Başkan teşekkür ederim, Allah razı olsun.

Bugün Adana'nın sorunlarını gündeme taşımak için gündem dışı söz aldım. Hepinizi saygı, sevgiyle selamlıyorum; gündem dışı söz verdiği için Başkan Bey'e de teşekkür ediyorum.

Şimdi, Adana Türkiye'nin diğer taraflarından farklı. Bütün tarımsal üretimini ilk defa yapan yani turfanda olarak yapan bir bölge yani 15 Mayıs veya 25 Mayıstan 15 Hazirana kadar "buğday hasadı" dediğimiz bir mevsim olur. Ama bu iklim şartlarından, işte, sürekli olarak gündeme gelen kuraklıktan, dondan dolayı Adana'nın çiftçisinin, tarımla uğraşanların -genelde Adana bölgesinin insanlarının yüzde 80, yüzde 90 tarımla da ilgisi var- her tarımla ilgisi olan insanın tarımdan şikâyetçi olduğu, geçinemedikleri, işlerinin olmadığı, ürünlerinin para etmediği, dolayısıyla Tarım Bakanlığı bünyesinde kendileriyle ilgilenilmediği kanaati var olan bir gerçek.

Şimdi buğday hasadı olmakla birlikte buğdaylar biçiliyor, biçilmekle birlikte dünkü tonajından en az yüzde 40, yüzde 50 bir düşüş var. "Bu Tarım Bakanlığı ne iş yapar?" dendiğinde, Tarım Bakanlığı, Türkiye'deki çiftçinin, tarımla uğraşan insanların ekonomik ve sosyal şartlarını, fiziki şartlarını oluşturmakla ilgili bir kuruluş. Şimdi, buğday hasadı olmakla birlikte, "geleneksel tarım" dediğimiz bu alanda, Tarım Bakanlığı, buğday hasat dönemi başlamakla birlikte, Toprak Mahsulleri Ofisinin açılmasına, dolayısıyla usulen de olsa taban fiyat gibi bir fiyatın ortaya konmasına, fiziki olarak, fiilî olarak bu kürsüden bir şey söyledim.

Geçen gün, burada, Tarım Bakanı yirmi dakika tarımın şöyle olduğunu, böyle olduğunu söyledi, "Kuraklıktan dolayı hasar tespiti yaptıranların faizini yüzde 3 düşürteceğiz." dedi. Ya hasar tespiti yaptırmayanların hâli ne olacak? "Hasar tespiti yaptıranlara yüzde 3 faiz indirimi, altı ay sonra versinler." diyorsun. Ya bugün buğdayı olmayan, narenciyesi olmayan, bunu satamayan, fiyatı oluşmayan... Yani bu son zamanlarda "Hayırsever vatandaşlar havuzlarda para topluyor." diyorlar, bu çiftçinin yüzde 3'lük faizini altı ay sonra bu hayırsever vatandaşlar mı verecek?

Şimdi, Türkiye'de çiftçinin dostu denilen Toprak Mahsulleri Ofisi, dolayısıyla Ziraat Bankası veya tarım kredi kooperatiflerini de ekleyebiliriz... Ya, son zamanlarda, özellikle bu on yıllık dönem içerisinde Ziraat Bankasının önünde tapusuyla, icra senediyle ilgili tapuya gidip gelen çiftçiden başka kim var yani? Şimdi bu çiftçiyi bitirdiniz. Sulama birlikleriyle ilgili faizler yükselirken beraber... Şimdi Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor. "Nitelikleri belli olan firmaların vergisini ve faizini iptal edeceğiz, yok edeceğiz." derken bu tarımla uğraşan çiftçilerin vergi faizlerini silmeyi niye düşünmüyorsunuz?

Şimdi, narenciyeyi bitirdin zaten, buğday zaten yok, pamuk ithal, mazot ithal, soya ithal, kanola ithal. Ya, Türkiye'nin yetiştirdiği ne var? Yetişmesine vesile olacak bu Tarım Bakanlığı ne yaptı? Bundan dolayı... Tarım Bakanlığı "Traktör satışları arttı." diyor. Hayır, Türkiye'de traktör satışları azaldı. Alpler köteni yapan firma mı kaldı ya?

Şimdi, bundan dolayı, bu Tarım Bakanlığının bu işlerle ilgilenmesini bekliyor, hepinize saygı, sevgilerimi sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)