| Konu: | TÜRK CEZA KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 99 |
| Tarih: | 06.06.2014 |
REŞAT DOĞRU (Tokat) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
592 sıra sayılı Kanun Tasarısı üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak vermiş olduğumuz önergeyle ilgili olarak söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, çıkartmakta olduğumuz kanun bir torba kanun ve temel kanun olarak değerlendiriliyor. Son on yılda temel kanunların büyük bir kısmını, maalesef, değiştirmiş bulunuyoruz. Toplumun değişen ihtiyaçlarına cevap vermek ve toplumsal barışı sağlamak için yasal değişiklikler elbette yapılması gereken en önemli şeydir ancak Türk hukuk mevzuatı, maalesef, yamalı bohça hâline getirilmiştir. Bu da sistemin bütünlüğünü bozmakta, yazboz tahtası hâline getirmektedir.
Saygıdeğer milletvekilleri, tabii, toplumda beklenen, çıkartılması gereken birçok kanun vardır, birçok konu vardır. Tabii, bunların yanında, yasa çıkarmanın yanında, kanunun takibinin de, uygulanmasının da çok önemli olduğunu ifade etmek istiyoruz. Ancak, Adalet ve Kalkınma Partisi klasiği olarak, hep gündem değiştirilmesini veyahut da istenen kanunların hepsinin kendi istekleri doğrultusunda çıkartılmakta olduğunu da görüyoruz.
Ancak, şunu ifade etmek isteriz ki, konulardan bazılarını dile getirmek isterim ki: Özellikle, son zamanlarda, Tokat ili başta olmak üzere, İç Anadolu'da ve Türkiye'mizin birçok yerinde -gene dün aldığım bilgiler içerisinde- Kırım Kongo kanamalı hastalığından insanlar ölmektedir. Tokat'ımızda bu hastalıktan dolayı 8 insan ölmüştür ve iki üç aylık süre içerisinde bu insanlar maalesef kaybedilmiştir, onlarcası ve yüzlercesi de şu anda Kırım Kongo kanamalı hastalığı münasebetiyle hastanede tedavi olmaktadır. Biraz önce Sayın Sağlık Bakanımız buradaydı, tahmin ediyorum ki, inşallah, bizi dinliyordur.
Bakınız, 32 yaşında bir baba, Fevzi Dursun, bu Kırım Kongo kanamalı hastalığından dolayı -kene ısırmasıyla- ölmüş ve Yazıbaşı köyüne -Tokat merkezde- defnedilmiştir. Tabii, aynı durumda olan, Sivas'ta, yine 55 yaşındaki bir hastamız, bir anne, Kırım Kongo kanamalı hastalığından -kene ısırmasıyla- bu hastalıktan ölmüştür. Yine, on gün öncesinde, Konya Kulu'da da vücuduna kene yapışmasından dolayı hastalar hastaneye müracaat etmiş ve şu an tedavi altındadırlar. Yine, ayrıca, bundan aşağı yukarı on-on beş gün önce, Erzurum'da da 5 sağlık personeli Kırım Kongo kanamalı hastalığının bulaşması şüphesiyle karantinaya alınmış ve de tedavi altındadırlar.
Yani, şunu ifade etmek istiyoruz ki: Ülkemizin birçok sorunu var. Tabii ki o sorunların hepsinin üzerinden gelmesi gereken de Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarıdır, Hükûmet odur. Ancak, şu ana kadar baktığımız zaman, 8 insan Tokat ilinde ölüyor ve Türkiye'mizin birçok yerinde de Kırım Kongo kanamalı hastalığı görülüyorsa bunun süratli bir şekilde tedavi edilmesi ve buna önlem alınması gerekmektedir ancak enteresandır, şu ana kadar bir önlem alınmamıştır. Hâlbuki, Tokat başta olmak üzere -çünkü Tokat ilinde bu çıkmıştır- burada araştırma komisyonları oluşturulsa, araştırma laboratuvarları oluşturulsa ve dünyanın çeşitli yerlerindeki uzmanlar veyahut da bilim adamları buraya davet edilerek buradaki merkez laboratuvarlarında bir çalışma yaptırılabilse herhâlde daha farklı bir durum ortaya çıkabilir.
Şu anda birçok hastalığın aşısını buluyoruz ama neden, onlarca yıldır -yani yaklaşık olarak bu hastalığa 2000 senesinden itibaren rastlıyoruz, on üç seneden beri Türkiye'mizde vardır- yani on üç yıldan beri insanlar bu hastalığa kene ısırması münasebetiyle yakalanıyorlar, ölüyorlar?
Buradan sesleniyorum ki: Sağlık Bakanlığımızın çok değerli yetkilileri bu hastalıkla ilgili acil önlem mutlaka almalıdırlar. Yani, bu işte sadece kene ısırdıktan sonra veyahut da keneyle ilgili birtakım tedbirler değil de, bu hastalığın koruyucu hekimliği noktasında da çalışma yapılması gerekmektedir. Ancak, gördüğümüz kadarıyla bir aşı çalışması hâlâ geliştirilememiştir ve dolayısıyla da insanlar bu hastalıktan ölmektedir.
Tabii ki bu ceza kanunlarını çıkartalım, bir sürü kanunlar çıkartalım. Uyuşturucuyla ilgili bazı maddelerin değiştirildiği kanunları tabii ki biz önemsiyoruz ancak onun yanında, herhâlde insan hayatı her şeyin üzerindedir ve insan hayatıyla ilgili her türlü konunun da gündeme getirilmesi gerekmektedir. O mahalde, Tokat'ta başlayıp İç Anadolu Bölgesi'nin her yerinde eğer böyle bir hastalık görülüyorsa ve insanlar ölüyorsa bunun sorumluluğu da başta Sağlık Bakanlığının, Hükûmetin olmalıdır ve sorumluluğunun da idrakinde olarak süratli bir şekilde bu konuyla ilgili çözüm üretilmelidir diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.