| Konu: | BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 100 |
| Tarih: | 10.06.2014 |
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; daha önce, AKP Grubu olarak 4 tane yargı paketi yaptınız. Yargı paketlerini yaparken hep Türkiye'de yargının sorunlarına çözüm üreteceğinizi söylediniz. Maalesef, hep itiraz ettik, biz bunların olmayacağını söyledik ama aydınlarımızın maalesef bir bölümü, gazetecilerimizin bir bölümü "Yetmez ama evet." diye, "Bir yerinden başladık, olsun, fena mı?" diye destekler verdiler ve inanılmaz sorunları hep görmezden geldik. Yargının sorunlarını da hiçbir şekilde çözmeden bugüne kadar geldik. Şimdi aynı şeyleri tekrar yaşıyoruz, beşinci yargı paketi...
Değerli arkadaşlar, daha önce yaptığınız dört yargı paketinde insanlar dört yıl, beş yıl, altı yıl, yedi yıl tutuklu kaldı. Mehmet Haberal orada, Balbay burada yine. Bunlar, bu yaptığınız yasaların hiçbir işe yaramadığının maalesef -sizin bilip bilmediğinizi bilmiyorum ama sayın adalet bakanları bilirken- hiçbir şeye yaramadan yasa yaptığınızın örnekleri olarak şu anda aramızda oturuyor.
Dün Türk Bayrağı gönderden indirildi. Hepimiz çok kızdık, herkes konuşma yapıyor. Oysa iki yıl önce Oslo'da Hakan Fidan ve arkadaşı Afet Güneş oraya katılıp Başbakanın özel temsilcisi olarak "Reşadiye'de aşka geldiniz, 7 askeri şehit ettiniz, bir daha etmeyin!" dediğinde neredeydik? Aynı şekilde Oslo'da yine Hakan Fidan, sizin Hakan'ınız "Metropolleri silahlarla doldurdunuz, patlayıcılarla doldurdunuz; hepsini biliyoruz ama hiçbir şey yapmıyoruz." derken neredeydiniz? Ha, yaptınız! Hemen, bir gecede, Başbakan isteyince yasa yapıp bir gecede Hakan Fidan'ı kurtardınız.
Sonra, değerli arkadaşlar, HSYK Yasası. Delilleri kararttınız, hâkim, savcıları değiştirdiniz, yetkiyi bir aylığına da olsa bile bile aldınız, "Özel yetkili mahkemeleri kaldırıyoruz." dediniz; bakanları, Bilal oğlanları kurtardınız, delilleri kararttınız, bir daha yolsuzluk, hırsızlık delilleri ortaya çıkmasın diye el koyma kararlarını imkânsız hâle getirdiniz. Ama değerli arkadaşlar, bir şeyi hiç yapmadınız; yargının sorunlarını çözmek bir yana -dikkat edin- bugün Türkiye'nin gerçek sorunu Balyoz davasında Türk ordusunun yarısıyla
-öbür yarısının da ne yaptığınızı gördük Türk Bayrağı indirilirken- sahte delille mahkûm ettirdiğiniz insanlarla hiç ilgilenmediniz, umurunuzda bile değil. İnsaf, yazık! Bir dava düşünün, davanın temelini oluşturan tek ve en önemli delil sahte çıkıyor. O TÜBİTAK'ınız bile bunu itiraf etmek zorunda kalıyor. Ne yaptınız? Kanıtsız verdiğiniz mahkeme kararı uygulanıyor. Siz neredesiniz? Hani Hakan Fidan'ı kurtarmak için bir gecede yasa yapıyordunuz, hani burada, yasada nerede? Tekrar diğer bir maddede söyleyeceğim; Bakanı kurtarmak için, Bekir Bozdağ'ı kurtarmak için bu sefer de bir yasa yapıyorsunuz, bir madde koyuyorsunuz.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Hangi madde o Hocam?
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Devamla) - Recep Bey, bilirsin, bilirsin.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Hocam, söyleyin.
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Devamla) - Bilirsin, bilmezden gelirsin.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Süheyl Hocam, biliyorsanız söyleyin.
BEDİİ SÜHEYL BATUM (Devamla) - Nerede Balyoz davasında yargılanan o insanlar, nerede sahte delille yargılananlar? Bir tane madde aklınıza gelmedi mi? Üstelik, aynı mahkemelerin başka kişiler için verdiği kararlar korkudan uygulanamıyor, korkudan. Ama, Deniz Kuvvetlerinin yarısı hâlen içeride, hâlen tutsak, umursamıyorsunuz bile, oralı bile değilsiniz. İnsanları ölüme terk ettiniz ama değerli arkadaşlar, lütfen bunu yapmayın diye söylüyorum.
Bakanlar yapar, bakanlar yapar, öyle bakan oluyorlar ama sizler, Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosunun değerli milletvekillerisiniz, görmezden gelmeyin, çocuklarımıza bile anlatamayacağımız bir rezilliğe hep beraber imza atmayalım diyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)