GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRK CEZA KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:101
Tarih:11.06.2014

ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, birilerinin cumhuriyeti beğenip beğenmemesi, birilerinin cumhuriyetin kuruluş felsefesine tabi olup olmaması tabii ki burada değerlendirme konusu yapılabilir, tabii ki milletvekilleri bu konuda gelip görüş ve önerileri de eleştirebilirler. Biz, tersine, cumhuriyetin kuruluş felsefesinin unutulduğu kanaatindeyiz ve bugün, birileri cumhuriyet adına konuştukları zaman cumhuriyetin kuruluş felsefesini yok saydıklarını söylüyoruz. Keşke dönsek geçmişe baksak, geçmişte bu halklar bir arada nasıl barış içerisinde yaşadılar ve bu halkların bir arada yaşamasını zehirleyen faktörlerin neler olduğuna bir baksalar, gerçeği görseler biz de "amenna" diyeceğiz.

Bakın, elimde İkinci Amasya Protokolü var. Sansürlenmiş, gizlenmiş bir tarihî vesikadan söz ediyorum. Cumhuriyetin kuruluş felsefesinden dem vuranlar Amasya Protokolü'nün 1'inci maddesini okusunlar, onu tavsiye ederim. Bu protokol gizlidir; Amasya protokolleri beş protokolden oluşuyor ve gizli iki protokolden biridir bu. Biz de tam da bunu söylüyoruz. Cumhuriyetin kuruluş felsefesine geri dönelim. Cumhuriyetin kuruluş dönemlerinde Kürtlere, Anadolu'da yaşayan farklı kültürlere, inançlara verilen taahhütlerin gereği bugün gerçekleştirilsin istiyoruz. Biz bunu söylediğimiz zaman birileri yerinden hopluyor, birileri yerinden zıplıyor. Ya, sizin tarihinizi size hatırlatıyoruz.

CELAL ADAN (İstanbul) - Senin tarihin değil mi?

ADİL ZOZANİ (Devamla) - Bu, Türkiye'nin ortak tarihi ise bu tarihi size hatırlatıyoruz. Biz bu tarihe sahiplik ettiğimiz için gidiyoruz belgeleri raftan çıkarıyoruz, getiriyoruz. Elbette ki bu tarihî belgeler hepimizi bağlıyor ama bu tarihî gerçeklere eğer birileri bugün burada sahiplik etmiyorsa, inkâr ediyorsa biz yüzüne söyleriz bunu, bu tarihî gerçekliği yüzünüze söyleriz o zaman. Amasya Protokolü'nden söz ediyorum; başka hiç kimseden söz etmiyorum, altında Atatürk'ün imzası olan bir belgeden söz ediyorum. Burada duruyor, bunu söylüyoruz.

Bu eleştiriyi yaptığımız zaman, cumhuriyetin kuruluş felsefesini beğenmeyen birileri pozisyonuna geliyoruz. Ya, gerçeklik bu kadar ters yüz edilmez ki. Tersine, cumhuriyetin kuruluş gerçekliğine sizi götürmeye çalışıyoruz, 1921'e sizi götürmeye çalışıyoruz ama bakın, oradaki katakulli, Kürtlere uygulanan katakulli şu oldu: 1924'ten sonra köprüyü geçtiğinizi düşündünüz, öncesini yok saymaya başladınız. Yok saymaya başladığınız için de, işte bu problemlerle, bu gerçeklikle bugün Türkiye yüz yüzedir.

İddia ediyorum, bu ülkede Mustafa Kemal Atatürk'ün Nutuk'u dahi sansürlenmiştir. Açın, bakın, 1965, 1934, 1938, 1963, Türk Tarih Kurumunun bastığı Atatürk'ün Nutuk'u nüshalarına bakın. Bu konuşmalar içerisinde, Nutuk içerisindeki Amasya Protokolü sansürlenmiştir. Kendi kurucusunu dahi sansürleyen bir zihniyetle mücadele ettiğimizin farkındayız ve bu gerçekliği bugün burada dillendiriyoruz, dile getiriyoruz. Ret ve inkârda ısrarcıysanız rahatsızlık duyun. Evet, rahatsızlık duymakta haklısınız. Çünkü, ret ve inkâr, sizin politikanızın harcı olmuştur. Ama biz, ret ve inkârın artık para etmediğini, Türkiye toplumunda, Türkiye'de yaşayan halkların nezdinde ret ve inkârın geçer akçe olmadığını biliyoruz ve bunu her defasında da dile getireceğiz.

Teşekkür ediyorum.