GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP GRUBUNUN, KÜTAHYA MİLLETVEKİLİ ALİM IŞIK VE ARKADAŞLARI TARAFINDAN, ÜLKEMİZDE ÜNİVERSİTE MEZUNLARININ YAŞADIKLARI İŞSİZLİK SORUNUNUN ARAŞTIRILARAK ALINACAK ÖNLEMLERİN BELİRLENMESİ AMACIYLA 9/4/2013 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 19 TEMMUZ 2014 CUMARTESİ GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:120
Tarih:19.07.2014

TANJU ÖZCAN (Bolu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Tabii, Milliyetçi Hareket Partisinin grup önerisi son derece önemli ve hepimiz açısından da güncel bir konu.

Sayın milletvekilleri, milletvekili olduğumdan bu yana beni en çok üzen konulardan bir tanesi bu, eminim sizleri de aynı şekilde üzüyordur ve rahatsız ediyordur: İşsiz gençler sürekli kapımızda. Siz iktidar partisi milletvekilisiniz, herhâlde sizin kapınızı daha çok aşındırıyorlar. Ancak, beni daha da üzen, üniversite mezunu işsiz gençlerin bizlere yaptığı müracaat. İnsanın içi parçalanıyor. Ailesinden uzak, bin bir türlü fedakârlıklarla değişik şehirlerde okumuş gençler büyük bir heyecanla üniversiteyi bitiyorlar, ondan sonra hayatın gerçeğiyle yüz yüze geliyorlar, iş bulamıyorlar.

Sayın milletvekilleri, sizin bir sarı sendikanız var biliyorsunuz. Bu sarı sendikanın verilerine göre -en güncel veri de değil bu, geçen yıla ait veri- 557 bin üniversite mezunu işsiz genç var bu ülkede, 557 bin. Yine, bu sarı sendikanın geçen yılki verilerine göre de, öğretmenlik unvanını almış atanamayan üniversite mezunu 350 bin genç şu anda atanmayı bekliyor, bu rakamın içinde bu da.

Sayın milletvekilleri, şimdi size bir tablodan bahsetmek istiyorum -İnternet'te de kolayca ulaşabiliyorsunuz- üniversite mezunu olan gençlerin işsizlik oranlarını vermiş. Mesela, çok enteresandır, hukuk fakültesi mezunu olup şu anda 7 bin işsiz hukukçu var bu ülkede. Bunları devletin resmî kurumları söylüyor, 7 bin hukukçu işsiz. Siz her yere hukuk fakültesi açıyorsunuz ancak yetiştirdiğiniz hukukçulara iş dahi bulamıyorsunuz. Herhâlde dünyanın hiçbir yerinde hukukçu işsiz göremezsiniz bu oranda. Arkadaşlar, 66 bin yaşam bilimleri mezunu var, bunun 10 bini işsiz yani yaklaşık yüzde 15'i. Matematik ve istatistik üzerine eğitim alan gençlerimize bakıyoruz; 85 bine karşılık 8 bin işsiz var. Mimarlık ve inşaat alanında eğitim gören gençlere bakıyoruz; rakamlar çok çarpıcı, 199 bin, yaklaşık 200 bin, işsiz sayısı da 22 bin yani siz 22 bin işsiz mimarlık fakültesi veya inşaat fakültesi mezunu gençten bahsediyorsunuz. Bu oranlar normal oranlar değil, dünyanın hiçbir yerinde de böyle oranlarla karşılaşmamız mümkün değil.

Mühendislik işleri: Türkiye'de 540 bin mühendislik fakültesi mezunu insan var ve şu anda 46 bini işsiz, 46 bin işsiz mühendisimiz var memlekette. Buna karşın siz ne yapıyorsunuz: Her tarafa üniversite açıyorsunuz, güzel bir şey. Bu üniversitelere de kafanıza göre fakülte açıyorsunuz, yüksekokul açıyorsunuz. Hiç araştırıyor musunuz, gerçekten, Türkiye'de hangi alanlarda iş imkânı sağlayabileceğiz bu gençlere? Türkiye'de, aşağı yukarı her ay bir hukuk fakültesi açılır hâle geldi. Ziraat mühendisleri işsiz olduğu hâlde Türkiye'de, ziraat fakülteleri hızlı bir şekilde açılmaya devam ediyor.

Diğer taraftan, bakıyorsunuz özel sektöre, "Benim şu, şu alanlarda istihdam edeceğim üniversite mezunu personel sıkıntım var." diyor. Ama siz ihtiyaç olan alanlarda fakülteler açmıyorsunuz, popülist davranıyorsunuz; üç beş kişinin talebini yerine getirebilme adına, Türkiye'de, ileride işsiz kalacak şekilde, öğrencilerin okuyabileceği fakülteleri açma noktasında ısrarlı davranıyorsunuz.

Sayın milletvekilleri, bu atanamayan öğretmenlerle ilgili de birkaç oran vermek istiyorum; yine, bu en güncel veri değil. Sınıf öğretmenliği: 9.795 kişi atanmak için başvurmuş yaklaşık bir yıl önce, bunun 1.841'i atanmış yani neredeyse yüzde 18'i, yüzde 82'si atanamamış. Türk dili ve edebiyatı: 7.733 başvuru olmuş atanmak için, 2.969'unu atayabilmişsiniz sadece. Bakın, bu rakamları dikkatinizi çekmek için getirdim. Okul öncesi öğretmenliği, en çok atama yapılan alanlardan bir tanesi: 4.502 kişiye karşılık sadece 1.815 kişi atanabilmiş. Kimya: 1.410 kişi atanmak için başvurmuş. Kaç kişi atanmış Sayın Kubat? 168 kişi sadece. Fizik: 1.501 kişi başvurmuş, sadece 134 kişi atanmış, 134 kardeşimiz öğretmen olabilmiş.

Şimdi, arkadaşlar, bu rakamlara bakıyorsunuz ve diyorsunuz ki: "Türkiye'de her şey güllük gülistanlık." Türkiye'de işsizlik almış başını gidiyor, tarım sektöründe çalışan insanları dâhil etmediğiniz hâlde bile işsizlik Türkiye'de yüzde 10 civarında gidip geliyor, yüzde 10'un üstüne çıkıyor, yüzde 10'un hemen altına düşüyor ama hiçbir zaman daha küçük rakamlara ulaşmıyor. "Amerika Birleşik Devletleri'nde işsizlik oranları tarihin en yüksek oranlarına ulaştı." deniyor. En son açıklanan verilerde yüzde 6 civarında, ki bizim gibi değil, doğru bir hesaplama yapıldığı hâlde. Bizde gerçek anlamda hesaplama yapılsa, tarım sektöründeki insanlar da buna katılsa, onlar o alanda çalışıyormuş gibi davranılmasa herhâlde işsizlik oranı Türkiye'de net bir şekilde yüzde 20'nin üzerinde kalacak diyorum.

O anlamda bizim önerimiz şu: Artık bu üniversiteleri açarken ve daha da önemlisi açılmış olan üniversitelerde fakülteler, yüksekokullar oluştururken lütfen bu gençlerin hangi alanlarda iş bulacağına bakarak bunları açın, bunların açılmasına öncülük edin, yoksa önümüzdeki süreçte üniversite mezunu olup işsiz kalan öğrenci sayısı hızlı bir şekilde artmaya devam edecek ve bu bizim açımızdan da -Türkiye Cumhuriyeti'nin milletvekilleri açısından da- utanç verici bir durum olarak kalmaya devam edecek.

O anlamda, bu araştırma önergesini ben çok önemsiyorum. Eğer takdir buyurursanız da, gerçekten bu araştırma önergesi kabul edilirse de Türkiye'deki önemli bir sıkıntının çözümü için hep birlikte adım atmış olacağız diyorum. Bu önergenin kabulünü istiyorum, sizden talep ediyorum.

Bir de sayın milletvekilleri, konuşmamın sonunda birkaç gündür kafamı kurcalayan bir soruya cevap bulmak istiyorum. Sayın milletvekilleri, PKK bir terörist örgüt değil mi? Muhakkak buna "Evet." diyorsunuz. İsrail de terörist bir devlet değil mi, sizin söylemlerinizle? O da tamam. Benim burada anlayamadığım şu: Sizin bu teröristlerle olan tuhaf ilişkinizi anlayamıyorum ben. Şimdi, Başbakan meydan meydan dolaşıyor, "PKK terör örgütüdür." diyor, yerin dibine sokup çıkartıyor. Ama arkasından, "terör örgütü" dediği PKK'yla oturup müzakere ediyor çok rahat bir şekilde. "İsrail terörist bir devlettir." diyor, ne yapıyor arkadaşlar? İsrail'e her konuda her türlü yardımı yapıyor. Meydan meydan İsrail'i kötülüyor, "İsrail terörist devlettir." diyor ama İsrail'in şu son Gazze operasyonunu yaparken tanklarının kullandığı akaryakıtı, buldozerlerin kullandığı akaryakıtı bir şekilde onlara pazarlıyor ucuz fiyata. Bunu yapıyor. Yapmıyor mu Sayın Metiner?

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Yok canım!

TANJU ÖZCAN (Devamla) - Arkadaşlar, şu, son, Gazze'de ölen, öldürülen, masum, Müslüman Gazze halkının ölümünden -kusura bakmayın ama- öldürülmesinden AKP yönetimi olarak siz de sorumlusunuz arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Samimi olarak söylüyorum, siz de sorumlusunuz. Bu teröristlerle ve "terörist" dediğiniz devletlerle artık şu tuhaf ilişkinize bir son verin, bir karar verin.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Filistinliler niye öyle demiyor? Gazze öyle demiyor.

TANJU ÖZCAN (Devamla) - Sağda solda aleyhinde konuşacaksın, ondan sonra akaryakıt dâhil her türlü desteği vereceksin. Tuhaf bir ilişki.

Bu ara çok konuşma fırsatı bulamıyorum, son olarak bir konuya değinmek istiyorum.

Sayın milletvekilleri, işsizlikten bahsediyoruz burada, son zamanlarda devriiktidarınızda özellikle sürekli din görevlisi alıyoruz, imam alıyoruz, müezzin alıyoruz. Nereye gidiyor bu kadar imam ve müezzin? Bakın, Bolu'da en son müftüyle konuştum. Şu mübarek günlerde teravih namazı kıldıracak imam sıkıntısı yaşanıyor köy camilerinde. 86 camide görevli imam yok. Müftüye diyorum ki: "Bu kadar imam alındı, ne oldu bu imamlar?" "İmam açığı yok Bolu'da." diyordunuz. Bana diyor ki: "86 tane camide imam açığımız var." Ve bir de akıl veriyor, diyor ki: "Köylü arasında para toplasın, kendine bir görevli tayin etsin, parasını versin cebinden, o görevli de köylüye namaz kıldırsın." Peki, o zaman sizin atadığınız bu görevliler nerede? Ne iş yaparlar bunlar?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TANJU ÖZCAN (Devamla) - Şu mübarek günlerde bile en azından bu sorunun çözümü için adım atın diyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)