| Konu: | MADEN İŞÇİLERİNİN SORUNLARINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 121 |
| Tarih: | 20.07.2014 |
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu tatil gününde görüşmelerini sürdürdüğümüz -torba mı, çuval mı, çorba mı- yasa tasarısı için çalışmaya mecbur bırakılan siz değerli milletvekili arkadaşlarımı saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.
Bursa meyve üreticilerinin her zaman devam eden ve son günlerde maksimum noktaya ulaşan sorunlarıyla ilgili gündem dışı söz aldım. Sözlerime başlarken bir haftadır Filistin halkının ocağını söndüren İsrail'in Gazze'de insanlık dışı süren saldırılarını şiddetle kınadığımı, Filistinli kardeşlerimizin daima yanlarında olduğumuzu ifade etmek isterim.
Değerli milletvekilleri, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk 1925 yılında Hünkâr Köşkü'nde şöyle diyor: "Bursa tarım memleketidir, sanat memleketidir, tecim memleketidir, şifa memleketidir. Bursa malik olduğu doğal güzellikleriyle sevinç, ferahlık ve şenlik memleketidir." Evet, Bursa'nın, Güney Marmara Bölgesi'nde coğrafi konumu itibarıyla, toprakları itibarıyla bölgesindeki diğer illerin ambarı, onların meyve ve sebzesini tedarik eden bir ilimiz olduğunu ifade etmek istiyorum.
Kısaca Bursa'yla ilgili bilgi vermek gerekirse Bursa toplam 1 milyon hektar bir alana sahip, bunun yüzde 31,4'ünde tarım yapabiliyoruz. Ancak, burada şunu özellikle belirtmek istiyorum: Tarım arazisinin yüzde 11'i meyve, yüzde 13'ü sebze, yüzde 45'i tarla, yüzde 3'ü de zeytinlik olarak devam etmektedir.
Değerli arkadaşlar, 2013 yılı itibarıyla 342 bin hektarlık tarım alanının da yüzde 78'inde sulama yapılmaktadır ancak şu ana kadar erişilebilen, sulanabilen tarım arazisi miktarı yüzde 56'dır. 2013 itibarıyla Türkiye'mizdeki armut üretiminin yüzde 34'ü, sofralık zeytin üretiminin yüzde 22'si, şeftali üretiminin yüzde 18'i Bursa'da yapılmaktadır. Bursa denince kestane, Bursa şeftalisi, Gemlik sofralık zeytini ve Bursa siyah incirinin önde geldiğini ifade etmek istiyorum. Ama gelin görün ki maalesef bu Hükûmetin tarım politikalarıyla hangi noktalarda olduğumuzu da ifade etmek isterim.
Değerli arkadaşlar, 2013 yılı Ekim, Kasım, Aralık aylarındaki kuraklık, 2014 Mart, Mayıs, Haziran, Temmuz aylarındaki aşırı yağış nedeniyle şanssız olarak başladığımızı -tarım açısından- belirtmek isterim. Mudanya, İznik, Gemlik, Orhangazi ilçelerimizdeki zeytinin çiçeklenme döneminde yağan yağışlar yüzde 80'in üzerinde zarar vermiştir. Meyvecilikte önde gelen Gürsu'da 1 Haziran, 19 Haziran ve -dört gün önce- 15 Temmuzda yağan dolu nedeniyle çok büyük zararlar olmuştur. Gürsu'da 35 bin dönüm arazinin 30 bin dönümünde dolunun olduğunu, 100 bin ton beklenen rekoltenin 75 bin tonunun, maalesef, zarar şeklinde olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu bilgileri Ziraat Odası Başkanımız Sayın Kamil Dönmez'in tespitleri ve ifadeleri ışığında sizlerle paylaştığımı da belirtmek isterim.
Değerli arkadaşlar, gayrisafi yurt içi hasılaya yüzde 9, istihdama yüzde 25 katkı koyan bu çiftçilerimizin içinde bulundukları sorun ve sıkıntıları azaltacak, onlara biraz nefes aldıracak, tarlalarını tekrar gelecek yıllara hazırlama fırsatı bulacak, bu görüştüğümüz torba, çuval veya çorba yasasının içerisinde maalesef herhangi bir maddenin olmadığını belirtmek istiyorum. Dün akşam Milliyetçi Hareket Partisindeki arkadaşımız ifade ederken buradaki arkadaşlarımızın hepsi itiraz etti.
Değerli arkadaşlar, Komisyon çalışmalarından da yakından takip ettiğimiz ve sadece ve sadece çiftçilerin faiz borçlarının ertelenmesini, ana paranın yapılanmasından başka herhangi bir istekleri olmadığını ve bugünün koşullarında inadına üretim yaptıklarını, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca görülmediklerini ifade ediyor, hepinizi saygı ve sevgiler sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)