GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:122
Tarih:21.07.2014

İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, 50'nci madde üzerine verdiğimiz önergeyle ilgili konuşacağım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bizim sağlıkla ilgili genel politikamız belli, buradan da hep ifade ediyoruz. Eşit, ulaşılabilir, nitelikli ve altını çizerek söylüyorum, parasız sağlık hizmeti bir sosyal devletin yapması gereken en önemli iştir diye düşünüyoruz. Hastayla araya para ilişkisi koydunuz mu, elinizi hastanın, hasta yakınının cebine uzattınız mı, biz Halkların Demokratik Partisi olarak o düzenlemelerin karşısında oluruz. Burada yapılan düzenleme de yine bu şekilde paralı sağlık sisteminin bir uygulaması şeklinde tezahür etmiş.

Bugüne kadar "Sağlıkta Dönüşüm Projesi" adı altında yaptığınız şey, aslında "Paran kadar sağlık" anlayışını uygulamaya koymaktır, sağlığı paralı hâle getirmekti. Biz bu iflas eden sağlık politikasının, Sağlıkta Dönüşüm Projesi'nin "Halka külfet, sermayeye servet" şeklinde bir yansıması dışında başka bir işe yaramadığını düşünüyoruz. Bu maddede yine halka külfet ve işte, özel sektöre alan yaratan, servet yaratan bir uygulama var. Yardımcı üreme tedavisi yönteminde ilk denemeden sonra yüzde 30 ve yüzde 25 katılım payı alınırken ilk 2 denemede, 3'üncü denemede de yüzde 20 katılım payı alınması öngörülüyor. Burada, tabii, buna katılmak mümkün değil. Genel olarak sağlıktaki bütün katkı paylarının, tedavi paketlerindeki aradaki fark ücretlerinin, ilaçlarla ilgili ortaya çıkan kalemlerin biz mutlaka parasız hâle getirilmesini savunuyoruz. Özellikle özel hastanelere alan açan uygulamalarınızla beraber, hasta hastaneye adımını attığı andan itibaren eczaneden ilaç alıp çıkıncaya kadar sürekli olarak kendi cebinden eksilen bir durumla, bir bütçeyle karşı karşıya kalıyor. Buradaki uygulama da dediğim gibi aynı ruhu bu şekilde devam ettirmenin bir arayışı.

Bakın, hep Sağlıkta Dönüşüm Projesi'yle ilgili burada farklı tablolar çiziyorsunuz. Ben birkaç veri üzerinden Sağlıkta Dönüşüm Projesi'nin neden başarısız olduğunu söyleyeyim: Çünkü her şeyden önce sağlığa bütçe ayırmıyorsunuz. Yapmanız gereken en temel şeye bütçe ayırmadığınız zaman orada nitelikli bir hizmet sunmanız, o hizmetle ilgili bir memnuniyet yaratmanız ne hizmet alanlar açısından ne hizmet verenler açısından mümkün olmaz. OECD ülkelerinin 2009 yılındaki sağlık harcaması 3.222 dolar iken -kişi başına ortalama- Türkiye'de bu rakam -neredeyse üçte 1'i- 902 dolardır. Bunun yanında, OECD ülkelerinde ortalama bin kişiye düşen hekim sayısı 3,4 iken Türkiye'de bu sayı 1,6'dır. Çalışan hemşire sayısı üzerinden bu rakama baktığımızda, OECD ülkelerinde bin kişiye düşen hemşire sayısı 8,4 iken Türkiye'de bu rakam maalesef 1,5'tur. Dolayısıyla tüm bu rakamlar da sağlığa yaklaşımınızı ve sağlıkla ilgili çabanızın nereye gittiğini açık bir şekilde ortaya koyuyor.

Bu tasarıdaki 50'nci maddede yedek üreme tedavisinden yararlanmak isteyenlere de "Siz ancak paranız kadar yararlanabilirsiniz." diyorsunuz. Yani parası olanlar, katkı payı verebilenler bu haktan faydalanacaklar ama parası olmayan, yoksul kesimler, yoksul insanlar bu haktan yararlanmayacaklar.

Dediğim gibi, halka ücretsiz sağlık hizmeti verilmesini özenle ve önemle, altını çizerek savunan bir siyasi parti olarak, bu yaptığınız düzenlemenin uygun olmadığını, eşitlik hukukuna aykırı olduğunu ve dolayısıyla da bu maddenin düzeltilerek Genel Kurula getirilmek üzere tasarıdan çekilmesini biz öneriyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.