| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 131 |
| Tarih: | 12.08.2014 |
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Bu önergeyi Hükûmet üyelerinin kabul etmeyeceğini çok iyi biliyoruz. Yani tecrübelerimizle, biz sonucu önceden kestirebilecek durumdayız, artık bu Mecliste nelerin olup biteceğini biliyoruz.
MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Bakan da zaten gülüyor orada, katılmadığını söyledi zaten.
ADİL ZOZANİ (Devamla) - Şimdi, bu kanun maddesi değişikliğiyle Hükûmet neyi yapmak istiyor, maksadı nedir, açık, ortada yani gizli kapaklı bir şey yapmıyorsunuz işin açıkçası ama bu konuyu enine boyuna bir kez daha sizinle tartışmakta fayda vardır diye düşünüyorum.
Hukukunu savunduğumuz insanların geçmişte bize fiilen zarar verdiğini biliyoruz. Bakın, bugün hukukunu savunduğumuz insanların geçmişteki uygulamalarıyla, pratikleriyle bize zarar verdiklerini biliyoruz. O zaman da söylüyorduk "Bir gün hukuk size de lazım olacak." diyorduk, şimdi aynı şeyi söylüyoruz. Şimdi size söylüyoruz: Bir gün hukuk sizin için de ihtiyaç durumuna gelecektir. Hep muktedir olmazsınız. Bir gün hukuka ihtiyaç duyarsanız, dönüp geçmişinize baktığınız zaman çelişik bir geçmişinizin, bir mazinizin olmaması gerekir. Bu uyarıları yapmak size bir insanlık borcudur bizim açımızdan. 2 Mart 1994 darbesinde biz bu uyarıyı yapmıştık. Grubunuz içerisinde o dönemde Parlamentoda olan milletvekilleri var, Hükûmet üyesi milletvekilleri var; o zaman da bu uyarıyı yapmıştık, "Bir gün hukuk size de lazım olacak." demiştik, şimdi aynı şeyi söylüyoruz.
Sizlerin üzerinde tasarrufta bulunacağınız devletin üst düzey bürokrat sayısı oranı şu anda yaklaşık 3.200 civarında, 3.200 insanı tehlikeye atıyorsunuz. Bütün valileri ve bütün daire başkanı ve üstü konumundaki insanları, devlet bürokrasisindeki bütün insanları şuna zorlayacaksınız: "Ya bizim gibi olacaksınız, bizim dediklerimizi yapacaksınız ya da işte yasa burada duruyor; sizi süreriz, iki yıl da itiraz etmezsiniz." Şantaj aracı olarak kullanacağınız bir kanun düzenlemesi. Yazıktır, günahtır.
Bakın, tekrar ediyorum: Hukukunu savunduğumuz bu insanların pek çoğunun geçmişteki uygulamaları itibarıyla bize zarar verdikleri, hatta bize husumet beslediklerini çok iyi biliyoruz. Meclis komisyonları çalışmaları esnasında da söyledim. Bu hukukunu savunduğumuz insanların, biz kapıdan dışarı çıktığımızda, eğer normal oturur vaziyetteyse oturuşunu bozup ayak ayak üstüne atan insanlar olduklarını biliyoruz ama hukukunu ilkelerimiz çerçevesinde savunmak durumundayız. Bu hukuksuzluğa bizim rıza göstermememiz gerektiğini Komisyon çalışmaları esnasında ifade ettik, şimdi tekrar ifade ediyoruz.
Hükûmetin, devletin üst düzey bürokrasisi üzerinde tasarruf hakkının olmayacağını ifade etmiyoruz. Bakın, Komisyon tutanaklarında sabit olan, mevcut olan görüşlerimizi burada tekrar ifade ediyoruz. Pekâlâ, her hükûmetin, her bakanın, bakanlığın üst düzey bürokrasisini rahat çalışabileceği insanlardan seçmesi haktır. Bu, AK PARTİ hükûmetleri açısından da böyledir, öncekiler için de böyle olması gerekir, bundan sonrası için de böyle olması gerekir diye düşünüyoruz. Yani, müsteşarını rahat atasın, buna itirazımız yok; bakan yardımcısını rahat atasın, buna kimse itiraz etmez; genel müdürlerini atasın, buna kimse itiraz etmez ama siz, atamayla değil de yetenekleriyle bir yere gelen, üreten pozisyondaki insanları, sahadaki insanları ta şube müdürlerine kadar keyfî bir uygulamayla "İlla biz düzenleyeceğiz." derseniz büyük bir yanlış yapmış olursunuz. Çukurca İlçe Millî Eğitim Müdürünün Ankara'dan belirlenip belirlenmemesinin size ne faydası var? Ya da nereden bileceğiz mevcut olandan daha iyisini atayacağınızı?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ADİL ZOZANİ (Devamla) - Hangi kriterlere göre atama yapacağınızı nereden bileceğiz, neyinize güveneceğiz? Nasıl böyle bir subjektif kanun düzenleme yöntemine "evet" diyeceğiz? Ne oluyorsunuz da sizin yapacağınız her türlü tasarrufa gözü kapalı inanmak durumunda olalım, güvenmek durumunda olalım? Değil siz, hiçbir hükûmetin gözü kapalı bir uygulamasına bu şekilde gözü kapalı "evet" demek mümkün değildir. Tek güvence vardır; yasalardır, kanunlardır. Yasalar bu işte güvencedir, uygulamanın güvencesidir. Siz bu uygulamanın güvencesini de kendinize göre düzenlerseniz büyük bir haksızlık yapmış olursunuz bu maddede olduğu gibi. Daha pek çok maddede haksız uygulamalara sebebiyet verecek düzenlemeler vardır ama bu tasarının en garabet içeren maddesi budur.
Teşekkür ediyorum. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)