GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:132
Tarih:13.08.2014

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Tasarının bu maddesinde, özelleştirmeler hakkında verilmiş olan yargı kararlarını etkisiz hâle getirecek bir düzenleme yapılmaktadır. Seydişehir Eti Alüminyum Tesisleri, Çeşme Limanı, Kuşadası Limanı, SEKA Balıkesir Tesisleri ve TÜPRAŞ'ın yüzde 14,76 hissesinin satışıyla ilgili olarak yargı tarafından verilmiş birçok karar bulunmaktadır. Ancak, AKP Hükûmetince ne yürütmeyi durdurma ne iptal ne de onama kararları uygulanmış, bugüne kadar verilmiş tüm yargı kararları Hükûmet tarafından göz ardı edilmiştir. Tesislerin yıllar önce kamuya devri gerekirken hâlen yandaş şirketler tarafından işletilmeye devam edilmekte, millet zarara uğratılmaktadır.

Yapılan düzenleme, Anayasa'mızın başta 2'nci ve 138'inci maddelerine açıkça aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti olup yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır.

AKP zihniyeti bu düzenlemeyi ilk defa getirmemiştir. Benzer bir düzenleme, Başbakan tarafından 29 Kasım 2010 tarihinde Meclise sevk edilen 6111 sayılı Kanun'a esas teşkil eden torba tasarının 93'üncü maddesinde yer almıştır. Ama, tasarının alt komisyon görüşmeleri sırasında Anayasa'ya aykırı olan bu düzenlemeye gösterdiğimiz tepki üzerine tasarıdan çıkarılmış, Plan ve Bütçe Komisyonu da alt komisyon kararına uymuştur.

Bu arada, açılan bir dava üzerine, Seydişehir Eti Alüminyum AŞ'yle ilgili yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi 27 Mart 2012 günlü kararıyla Başbakanı, dönemin ÖYK üyesi 5 bakanı, Özelleştirme İdaresi Başkanı ve Başkan Vekilini 10 bin lira tazminata mahkûm etmiştir. Bu hüküm, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24 Eylül 2013 tarihli kararıyla onanmıştır. 27 Mart 2012 tarihli mahkeme kararıyla Başbakan ile ilgili bakanlar ve bürokratların tazminata mahkûm edilmesi üzerine, 6300 sayılı Kanun'a esas teşkil eden teklifin Meclis Genel Kurulunda görüşülmesi sırasında, 26 Nisan 2012 günü, apar topar verilen son dakika önergesiyle özelleştirmelerle ilgili yargı kararlarının uygulanması konusunda Bakanlar Kuruluna yetki veren düzenleme kabul edilmiştir. Bakanlar Kurulu da 12 Haziran 2012 tarihli kararıyla özelleştirme işlemlerine ilişkin söz konusu yargı kararlarıyla ilgili herhangi bir işlem yapılmamasına karar vermiştir. Anayasa'ya açıkça aykırı olan 6300 sayılı Kanun'da yapılan düzenleme Anayasa Mahkemesince 3 Ekim 2013 günü iptal edilmiştir. Danıştay 13. Dairesinin 26 Aralık 2013 günlü kararıyla da anılan Bakanlar Kurulu kararının yürütmesi durdurulmuştur.

Ancak, AKP zihniyeti benzeri görülmemiş bir kararlılık göstererek milletin malını yandaşlara peşkeş çekmekten, hukuksuzluktan vazgeçmemiş, yargı kararlarını uygulamamaktan doğan suçunu örtebilmek için şimdi yeni bir numara çekmektedir. Görüştüğümüz maddede, devir ve teslim işlemlerinin tamamlanmasının üzerinden beş yıl geçmiş olan özelleştirmeler hakkında verilmiş yargı kararlarıyla ilgili olarak, sözleşmelerinde belirtilen hâller dışında, bu kuruluşların geri alınması yönünde herhangi bir işlem tesis edilmemesi öngörülmektedir. İyice köşeye sıkışan AKP zihniyeti resmen saçmalamaktadır. Maddeyi dikkatlice okursanız görürsünüz, zira, yargı kararlarıyla sözleşme hukuken ortadan kalkmaktadır. O hâlde, olmayan bir sözleşmedeki belirtilen hâller söz konusu olabilir mi?

Ayrıca, AKP Hükûmeti zaten sözleşmeleri uygulamamakta, sözleşmeye aykırı işlemlere açık bir şekilde göz yummaktadır. Mesela, ETİ Alüminyum Anonim Şirketinin satışına dair ihale şartnamesinde Oymapınar Santrali'nde üretilen elektriğin otoprodüktör lisansı çerçevesinde şirketin sadece kendi üretimi için kullanması şartı bulunmasına karşın, şirket 2009 yılında, limitin çok üzerinde olmak üzere, üretimin yüzde 74,8'ini piyasaya satmıştır. Sözleşmeye ve ilgili yasaya açıkça aykırı olan bu durum, sözleşmenin feshini, Oymapınar Santrali'nin işletme hakkının iptalini gerektirirken hiçbir işlem yapılmamış, şirket açıkça kayırılmıştır. Yargı kararlarının ve sözleşme hükümlerinin uygulanmaması sonucu yandaş şirkete trilyonlar kazandırılmakta, millet zarara uğratılmaktadır. Zaten, millete küfreden, Maliye tarafından vergi borcu silinen, AKP döneminde verilen ihalelerle ihale kralı hâline getirilen biri olduğunu söyleyince bu yandaşı herkes bilecektir.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)