GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (3/1580) esas numaralı Başbakanlık Tezkeresi'nin gündeme alınmasının Anayasa'ya aykırı olup olmadığı hakkında
Yasama Yılı:5
Birleşim:2
Tarih:02.10.2014

YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Değerli milletvekilleri, şimdi, bir kavram kargaşası var zannediyorum. Yönetmelikte yer alan göçmenlerle ilgili, ilgilenilecek mesele apayrı bir meseledir. Onunla, ilgili kurum ilgilenecek. Ama, burada, bir ulusal tehdide karşı yetki isteniyor. Bu yetki Hükûmete veriliyor ve Hükûmet bunu nasıl kullanacaktır? Türk Silahlı Kuvvetleriyle kullanacağını söylüyor. Kimin kontrolündedir Türk Silahlı Kuvvetleri? Hükûmetin kontrolünde. Öyleyse buradaki kavram kargaşasını ortadan kaldırmak lazım. Yani, Türkiye'ye gelen göçmenlerin buradaki hâl ve davranışları veya onların idareleri, sevkleri doğrudan doğruya Türk Silahlı Kuvvetlerine verilmiyor ki, buraya gelecek olan göçmenlerin önlenmesiyle ilgili tedbirlerin alınması yani oradan gelecek göçmenlerin önlenmesiyle ilgili; buraya gelmiş olanlarla ilgili yetkiyle alakası yok.

92'nci madde tamamen açık ve nettir: "Milletlerarası hukukun meşrû saydığı hallerde savaş hali ilânına ve Türkiye'nin taraf olduğu milletlerarası andlaşmaların veya milletlerarası nezaket kurallarının gerektirdiği haller dışında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesine veya yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunmasına izin verme yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisinindir." Başka hiçbir mercinin değil. Şimdi, burada herhâlde sıkıntı şuradan kaynaklanıyor: Türk Silahlı Kuvvetlerinin güvenlikli bölge oluşturması hâlinde oradaki bölgelerin işgal edileceği iddia ediliyor ve bundan dolayı sıkıntı duyuyor zannediyorum bazı arkadaşlar. Bundan kaynaklanan bir tepki var.

Şimdi, Türk Silahlı Kuvvetleri bugüne kadar eğer orada bu güvenlik... Biz şöyle tenkit ediyoruz: Bugüne kadar çoktan yapılması gereken bir hadiseyi bugüne bıraktılar yani iş işten geçtikten sonra... Türkiye'ye bu kadar göçmen geldikten sonra ve ortalık karıştıktan sonra, oradaki Türkmenler başka yerlere sürüldükten sonra... Yani açık söyleyeyim, Halep'ten itibaren Bab veyahut da Azaz taraflarındaki Türkmenler nerede bugün? Hiçbir tanesi yok. Başkaları tarafından işgal edildi oralar ve ondan sonra kantonlar oluşturuldu. O kantonların bugün ortadan kalkacağı endişesi bu tepkiyi ortaya çıkarıyor. Yani, düşünceleri şu: Orada Irak'ın kuzeyinde olduğu gibi bağımsız bir Kürdistan kurmak düşüncesi var hedefte. Bundan dolayı burası engellenir, burası Türk Silahlı Kuvvetlerinin kontrolüne girerse biz bunu yapamayız hedefi var bunun içerisinde.

Mesele bundan ibarettir, hepinize saygılar sunuyorum.