| Konu: | Tekirdağ'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 92'nci yıl dönümüne ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 14 |
| Tarih: | 13.11.2014 |
CANDAN YÜCEER (Tekirdağ) - Bugün, Tekirdağ'ımızın düşman işgalinden kurtuluşunun 92'nci yıl dönümü sebebiyle gündem dışı söz almış bulunuyorum.
13 Kasım, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Kurtuluş Savaşı'na kadını erkeği, genci yaşlısı ile omuz veren, can veren Tekirdağlılar, Tekirdağ için onur günüdür. Hemşehrilerim verdikleri bu mücadelenin ödülünü özgürlüklerine kavuşarak ve bununla beraber işgal altındaki her karış vatan toprağını kurtararak almıştır. Üstün bir mücadeleyle bu güzel vatanı ve güzel ilimizi bizlere bırakan atalarımızı buradan bir kez daha saygıyla, minnetle anmak istiyorum.
Ayçiçeği tarlalarının, kanola bahçelerinin sarıya boyadığı verimli toprakları, masmavi denizi, yaz kış solmayan yeşiliyle, ormanlarıyla, Saray'dan Şarköy'e şehrimiz gerçekten bir doğa harikası, Allah'ın bize bir lütfu. Günümüzde 900 bini aşan nüfusuyla, ulusal, uluslararası piyasalara üretim yapan 1.500'ün üzerindeki firması, 130 bin çalışanı, ulaşım imkânları, doğal, tarihî, kültürel zenginlikleriyle ülkemizin ekonomik ve kültürel zenginliklerine her zaman katkı sağlayan, katkı sağlayacak bir ilimizdir.
Tekirdağ, tabiri caizse, yedi gün yirmi dört saat yaşayan, üreten bir şehir. Her türlü zorluğa karşı üreten, yatırıma devam eden, vergisini düzenli ödeyen, ülke ekonomisine katkı sunan ama bunun karşılığını yeterince alamayan bir şehir. Bugün, vergi tahakkukunda 9'uncu sırada ama kamu yatırımlarını alan iller sıralamasında 52'nci sırada. Yani ödediğimiz vergiler kamu yatırımı olarak bize dönmüyor. Burada şüphesiz ki Tekirdağ'a, Tekirdağlı hemşehrilerime bir haksızlık söz konusu ama haksızlık sadece bu konuda değil.
Bugün topraklarımız ve hemşehrilerimiz büyük bir tehdit altında. Plansız ve kontrolsüz sanayileşme ve kentleşme sonucu evsel, endüstriyel ve tarımsal kökenli atık suların Ergene'ye deşarjıyla bugün Ergene zehir saçıyor. İlimizde kanser vakaları arttı, toprak verimliliği düştü. Maalesef, artık Ergene'de sulu tarım yapılamıyor, yer altı suları kirlenme sebebiyle kullanılamıyor. On iki senedir Ergene'yi temizliyoruz, temizledik diyenler, bırakın Ergene'yi temizlemeyi, tam tersi kararlarla, fabrikalara iki yıl daha Ergene'yi kirletme hakkı veriyor. Tesislerin kirletici parametrelerinden olan kimyasal oksijen ihtiyacı parametre limitlerinin 2014'e kadar azaltılmaları gerekirken bu süre 2016'ya kadar ertelendi.
Ergene Nehri'nin insan sağlığına ve çevre sağlığına zararlı etkileri bertaraf edilmeden ilimiz yeni çevre felaketleriyle baş başa bırakılıyor. Tekirdağ bölgesinde yer almayacak yasaklı sanayi türleri arasında olan termik santraller, maalesef, plan değişikliğiyle "enerji depolama ve üretim alanları hariç" ibaresi eklenerek açılmaya çalışılıyor. Yani yargı kararlarına rağmen, insan sağlığı, çevre sağlığı umursanmadan, birinci sınıf tarım arazilerine, yaşam, yerleşim yerlerimizin dibine termik santraller kurulmaya çalışılıyor. Şarköy Kızılcaterzi, Malkara İbrice, Marmara Ereğlisi, şimdi de Ergene ilçemizdeki vatandaşlarımız bununla mücadele ediyorlar.
Doğa katliamının bir diğer örneği de Saray ilçemizde yaşanıyor, adını yanı başındaki ormandan alan Güngörmez köyünde. Ormanda o kadar sık ağaçlar var ki kafanızı kaldırdığınızda gökyüzünü göremiyorsunuz. İşte, bu ormanımız şimdi kuvarsit ocağı tehlikesiyle uğraşmak zorunda. Bölgemizde su kaynakları kirleniyor, binlerce ağaç kesiliyor. Bir yandan hemşehrilerim bu doğa katliamlarıyla uğraşırken bir yandan da hasatları borçlarını ödeyemeyince ata yadigârı, baba yadigârı topraklarını, kanla canla kazandıkları topraklarını parayla pulla satmak zorunda kalıyorlar.
Ben buradan şunu söylemek istiyorum: "Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır." sözü bugün için birilerine anlam ifade etmiyor olabilir ama Namık Kemal, Yahya Kemal ve Ulu Önder Mustafa Kemal ile "Üç Kemaller Diyarı" olarak anılan şehrime çok fazla şey anlam ifade ediyor.
Ben buradan tüm hemşehrilerime, yetiştirdikleri günebakanlar gibi yüzünü aydınlığa dönen hemşehrilerime sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum. Tekirdağ'ımızın kurtuluşunun 92'nci yılını kutluyorum.
Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)