GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Abdullah Levent Tüzel'in sataşma nedeniyle yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:15
Tarih:18.11.2014

YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) - Sayın Başkanım, buradan bir açıklama yapmak istiyorum.

Şimdi, bakın, İhsan Sabri Çağlayangil'in hatırasını veya hatıratını hemen herkes ele alıyor, işte "Mağaralarda fare zehriyle nasıl fareler öldürülürse öyle öldürüldü." gibi iddialar söz konusu ediliyor. Ama İhsan Sabri Çağlayangil'in yine kendi kitabında anlatılan, 1937'de, Singeç Köprüsü'nün bulunduğu yerdeki karakolda -daha bu olaylar yokken- 33 askerin ve teğmenin şehit edilmesine "Bu doğru değildir." deniyor. Yani siz hatıratın bir kısmına inanacaksınız bir kısmına inanmayacaksınız.

Kaldı ki, bunların dışında, bakın, Türkiye Cumhuriyeti arşivlerine göre -burada tarihi de var, her şeyi var- Tunceli vilayeti dâhilinde Ovacık kazası jandarma birliğine tabi Diztaş karakoluna 4/2/1938 tarihinde Kalan aşireti tarafından yapılan taarruz neticesinde 20 asker ve subay öldürülüyor.

Şimdi, bakın -ben onun için söylüyorum- tarih, öyle, kişilerin kendi duygusallığı veya kafalarından uydurulacak bir bilim dalı değil, belgelerle ortaya koyarsınız. Hatırat birinci el kaynak sayılmaz, başka belgelerle onaylamak zorundasınız. Siz de tarihçisiniz, bilirsiniz. Onun için diyorum ki: "Bir komisyon kuralım. Hodri meydan! İtalyan arşivlerini, Fransız arşivlerini, İngiliz arşivlerini, Rus arşivlerini görelim. Bakalım bu arşivlere buradaki aşiretlerle ilişki kurulmuş mu, kurulmamış mı devlete karşı; yıkmak veya bölmek istiyorlar mı, istemiyorlar mı? Hodri meydan!