| Konu: | Hâkimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 20 |
| Tarih: | 27.11.2014 |
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; ben buradan bir uyarıda bulunmak istiyorum önergemiz üzerinde konuşmadan önce. Bu kanunun, şu anda görüştüğümüz teklifin 6'ncı maddesinde, biliyorsunuz, noterlerin elektronik işlemleriyle ilgili bir düzenleme yapıldı. Bugün de gazetelerde bir haber var, MERNİS sistemi çökmüş, 130 milyon kayıt, şu anda tehlike altında. Nüfus sistemimiz çöküyor yani. Şimdi, biz de buradan uyardık, "Elektronik ortamda yapılan noterlik belgelerinin mutlaka fiziki ortamda da hazırlanması gerekir." dedik. Ben, Sayın Bakandan rica ediyorum -dinlemiyor bizi ama- lütfen o maddede -yeniden, tekriri müzakere yoluyla- elektronik ortamda hazırlanan belgelerin fiziki ortamda hazırlanması için gereken düzeltmeyi yapalım diyorum ve uyarımı yapıyorum bu gazete haberinin üzerine.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Fiziki ortamda da hazırlanıyor onlar.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Zaten olacak.
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - Şimdi, özellikle, bugünkü verdiğimiz önergeye gelince, 655 sıra sayılı Yasa Teklifi'nin 29'uncu maddesi üzerindeki değişiklik önergemizde ise şunu öneriyoruz biz: Özellikle idari yargıya alınan hukuk fakültesi mezunu dışındakiler yani siyasal, iktisat, işletme gibi, hatta açık öğretim fakültelerinden alınan insanlar idari yargıda yargıçlık görevi yapıyorlar. Bu ise gerçekten yargıçlık göreviyle uyuşan bir şey değil. Böylesi bir şeyin olmaması lazım. Geçmişte belki hukuk fakültesi öğrencileri yeterli değildi, hukuk fakültesi mezunları yeterince başvurmuyor olabilirdi ama şimdi binlerce hukuk fakültesi mezunu var. Bunlar dururken, yargıçlık hukuki bir olaydır yani hukuki muhakeme konusunda ve hukuk bilgisi olmayan kimselerin, diğer işletme, iktisat vesair gibi üniversite mezunlarının idari yargıda görev alması doğru bir şey değildir. Bu nedenle biz önergemizin kabulünü diliyoruz.
Onun ötesinde, bu madde aslında AKP'nin yargıda kadrolaşmasının bir başka unsurunu taşıyor. Avukatlıktan yargıçlığa geçmek isteyenlerden beş yıl görev yapanlar geçiyordu şimdiye kadar ama bu maddedeki değişiklikle üç yıl görev yapanlar geçebilecek. Bu ise hepimizin bildiği gibi önümüzdeki iki yıl içerisinde 8 bin hâkim ve savcı alınmasını gerektirecek. Bu durumda üç yıl avukatlık yapanlar mesleğe alınacakları için ve daha çok mülakatla alınacakları için bu sefer AKP'nin kadro yaratma anlayışının biz burada tezahürü olarak görüyoruz. O nedenle de avukatların beş yıl fiilen avukatlık yapmadan alınmasının doğru bir yaklaşım biçimi olmadığını düşünüyoruz. O nedenle de madde metninden onu çıkardık. Hukuk mezunlarının, idari yargıda sadece hukuk fakültesi mezunlarının olması gerektiği konusunda talebimizi yineliyoruz. Pek çok hukuk fakültesi öğrencisi de hepimize dilekçeler gönderdiler, "Lütfen, bizim önümüzü tıkamayın." diye.
Bir başka konuda da yeniden sizlere bir bilgi vermek istiyorum. Bundan sonra bir madde ihdası vardır. Biz özellikle Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 9 (a) maddesi çerçevesinde mülakat kurulunun değiştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Madde ihdasında konuşma şansımız olmadığı için onunla ilgili konuşuyorum. Bütün olay -yargının siyasallaştırılması, bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybetmesi- aslında genç savcı ve hâkim adaylarının ya da avukatlıktan geçenlerin alındığı Mülakat Kurulundan geçmektedir. Özellikle Mülakat Kurulu bağımsız, objektif kriterlere göre davranmadığı için, daha çok, birikim, donanım ve muhakeme yeteneğine bakmayıp politik tercihlerine baktığı için işte balık baştan kokuyor. İlkin alınan genç savcı ve hâkimler, işte hepinizin bildiği gibi önümüze paralel yapı olarak da çıkabiliyor. O nedenle, biz, Mülakat Kurulunun değiştirilmesi gerektiğini, 2, Adalet Bakanlığından; 2, Adalet Akademisinden; 3, Barolar Birliğinden; 1 de bunun yanında noterlerden; 1 de on beş yıllık akademisyenlerden seçilmesi gerektiğini öneriyoruz. Ayrıca, Mülakat Kurulunda yapılan bu sınavın kesinlikle görüntülü olmasını ve yargı yolunun açık olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu, çok önemli bir şey.
Bakın, hangi iktidar gelirse gelsin... Geçmişteki iktidarlar da aynı hatayı yapmıştır, sizler de aynı hatayı yapıyorsunuz. Hata yaparak politik tercihlerine göre almış olduğunuz o genç hâkim ve savcılar, bugün istenilmeyen şekilde paralel yapı diye önümüze koyduğunuz ve farklı bir örgütlenme içerisinde -hukuki değil- sadece bir yerlere bağlı olarak işlem yapıyorlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - Biz hiçbir şekilde bir yerlere bağlı olmaksızın hukuki formasyonuyla karar verebilecek hâkim ve savcıların olması gerektiğini düşünüyoruz. Bundan sonraki madde ihdasımız buna yöneliktir.
Ben, AKP Grubundaki arkadaşlarımızın bu konuda duyarlı olmasını buradan özellikle rica ediyorum. Bu konuda bizim madde ihdasımızı dikkatle dinlemeleri gerektiğini düşünüyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Akagün Yılmaz.
DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Devamla) - Ben teşekkür ederim Sayın Başkan. (CHP sıralarından alkışlar)