| Konu: | (9/8) esas numaralı Meclis Soruşturması Komisyonu Raporu'yla ilgili verilen önergelerin oylamalarının İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 44 |
| Tarih: | 20.01.2015 |
İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tabii, söz almak için, hem Cumhuriyet Halk Partisi hem Milliyetçi Hareket Partisinden "aleyhte" şeklinde söz alındığı için ben lehte söz aldım, tutumunuzun aleyhinde olduğumu ifade etmek istiyorum.
Demin Sayın Grup Başkan Vekilinin belirttiği husus doğrudur. Burada ortaya çıkan bu oy tablosuyla "Soruşturma Komisyonunun raporu kabul edilmiştir." gibi bir sonuç çıkamaz çünkü salt çoğunluk için gerekli olan 276 sayısına ulaşılmamıştır. Kaldı ki oyladığımız şey siyasi parti gruplarının vermiş olduğu önergelerdir. Siz "Kelime oyunlarına takılmayalım." diyorsunuz ama biz, bizim irademizle böyle bir cümle kullanıp kullanmamanızın son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla, siz Başkanlık Divanı olarak oylamış olduğunuz önergenin kabul ya da reddedildiğini ancak Genel Kurula ifade edebilirsiniz. Burada ortaya çıkan tablo açıktır ki toplum vicdanına, halkın vicdanına, kamu vicdanına açıklanmayan bir tablonun Genel Kurulda da net olarak açıklanamaması şeklinde tezahür etmiştir. Dolayısıyla, AK PARTİ Grubu içerisinde de Soruşturma Komisyonunun raporunu içine sindiremeyen, bu nedenle bu raporun aleyhine oy kullanan vekil arkadaşların da iradesini yok saymış olursunuz. Biz bu tutumun doğru olmadığını düşünüyoruz.
Başından beri özellikle uyarıyoruz, bu Komisyonunun bütün çalışma süreci boyunca kamuoyunda yoğun tartışmalar olmuştur, halkın vicdanı rahatlamamıştır. Burada özellikle, soruşturulan Sayın Bakanların gelip bu kürsüden "Ben aklanmak için Yüce Divana gitmek istiyorum." çağrısının ne kadar önemli olduğunu defalarca ifade ettik. Bakın, bu söylemimizin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkıyor. Şu anda, AK PARTİ Grubu içerisinde de ortaya çıkan bu tabloyu içine sindiremeyen büyük bir grup milletvekilinin durumu ortada. Dolayısıyla, hâlâ bekleriz ki Sayın Bakanların gelip bu tablodan sonra -yani salt çoğunluğu elde edemedikten sonra- burada kendi istekleriyle "Biz aklanmak üzere -böyle kelime oyunlarıyla değil- Yüce Divana gitmek istiyoruz, Yüce Divanda elimizdeki belgelere güveniyoruz, o belgelerle de göğsümüzü gere gere aklanacağız." şeklinde bir irade beyanında bulunmaları gerekiyor. Biz muhalefet partisi olarak diyoruz ki: Böyle bir durum yoktur, göğüslerini gere gere Yüce Divanda aklanma durumları söz konusu değildir. Toplum vicdanı da, kamu vicdanı da, Genel Kuruldaki mevcut sayısal tablo da bunu gösteriyor diyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Dolasıyla, tutumunuzun da aleyhinde olduğumu ifade ediyorum.
Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)