GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair
Yasama Yılı:5
Birleşim:47
Tarih:27.01.2015

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime başlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum. Görüşülmekte olan kanunla ilgili olarak "son söz milletvekilinin" düsturuyla söz almış bulunuyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum tekrar.

Tarım, gerçekten stratejik önemi haiz bir sektör ama ne var ki Türkiye'de hâlâ daha önemi kavranılmamış olan bir kavram zira tarıma yeteri kadar önem verilmiyor. Hele, özellikle, çok sevinmiştik, bir veteriner hekim arkadaşımızın Tarım Bakanı olmasından gerçekten umutlanmıştık ama gelinen noktada maalesef dağ, fare doğurdu. Zira, 1983 yılından beri Tarım Bakanlığında çalışan ve yirmi beş yıl Tarım Bakanlığında bilfiil görev yapmış olan bir insan olarak geçmişe de şöyle baktığımda, 1980'den sonra tek veteriner hekim Tarım Bakanı var ama -1980'den öncesini hatırlamıyorum- beklenilenlere cevap vermemiştir Sayın Tarım Bakanı. Buraya geldiğinde âdeta tozpembe bir dünya çizmiştir.

Ancak, Sayın Bakanım, biraz evvel Sayın Bal'a dediniz "İsterseniz beraber gidelim." diye. Bir tebdilikıyafet yapalım, buradan Polatlı'ya, Polatlı'dan Emirdağ'a, Bolvadin'e, Çay'a, Konya Ovası'na kadar inelim, çiftçi ne söylüyor, üretici ne söylüyor, besici ne söylüyor, süt üreticisi ne söylüyor, onların nezdinde Tarım Bakanı ve Mehdi Eker'in kredisi ne kadar isterseniz bir ölçelim. Var mısınız buna Sayın Bakanım? Gerçekten yürekler acısı bir durum.

Üreticiyi sevmeyebilirsiniz, üreticiye sayın bakanlar gibi veya başbakanlar gibi "Gözünü kara toprak doyursun." diyebilirsiniz, "Ananı da al, git." diyebilirsiniz ve "Mademki para kazanmıyorsunuz neden üretiyorsunuz?" diyebilirsiniz, diyorsunuz zaten ve bu konular, bu ifadeler Türk siyasi tarihine, Türk tarımına kara bir leke olarak zamanınızda gelmiştir. Ama yine bu dönemde, veteriner hekim bir Tarım Bakanının olduğu bir dönemde canlı hayvan ithalatı, tabiri caizse, canlı kurban ithalatı, saman ithalatı gerçekleşmiştir.

Gerçekten, Sayın Bakanım, gülüyorsunuz ama esefle kınıyorum. Ve öyle bir şey söylüyorsunuz ki bir sürü ziraat mühendisi Tarım Bakanlığında görev almak istiyor, bir sürü veteriner hekim, gıda mühendisi, su ürünleri mühendisi, Tarım Bakanlığında görev almak istiyor ama siz âdeta olayı oyalıyorsunuz, insanlarımızı oyalıyorsunuz. "Maliye Bakanlığından kadro istedik, kadro verilirse bu atamalar yapılacak." diyorsunuz. Biraz evvel ifade ettiğiniz rakamlar da gerçekten çok gülünçtür, beklentiye cevap vermemektedir. Bunun yanında, ziraat teknisyenleri, veteriner sağlık teknikerleriyle de bu Bakanlığın hizmetleri yürütülmektedir. Buradan da, bu kürsüden onların da hakkını iade etmek gerekir.

Sayın Bakanım, Tarım Bakanlığında hizmetler aksamaktadır, bunun farkında mısınız? Ya gelen haberler, gelen bilgiler size yanlış geliyor veya ulaştırılmıyor. Lütfen bunlara bir dikkat edin. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığından Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına... Ki Bakan olarak yaptığınız tek icraat var, Bakanlığın adını ve logosunu değiştirmek. Milyarlarca lira masrafa sebep oldunuz ama hizmetlerde gerçekten çok ciddi aksamalar var. Üretici perişan, çiftçi perişan, besici perişan, girdi maliyetleri almış başını gidiyor ama sizler buraya gelip tozpembe bir dünya, tozpembe bir Türkiye gösteriyorsunuz.

Çiftçimizi yok farz etmeyin, çiftçimiz sabrediyor. İnanın ki sabrının da sonuna geldi, âdeta bıçak kemiğe dayandı. Gelin, bu insanlarımızın problemlerini hep beraber çözelim. Çözmezsek inanın ki onlar size gereken dersi önümüzdeki süreçte mutlaka vereceklerdir. Zira ben onların sağduyusuna da sabrına da hayranım değerli milletvekilleri.

Tarımın neresinden tutsak gerçekten dökülüyor. Hayvancısından üreticisine, çiftçisinden besicisine kadar, seracısından -biraz evvel gündeme geldi- narenciyecisine kadar dökülüyor. Kayıtlar normal tutulmuyor. Biraz evvel Manisa milletvekili arkadaşımız dile getirdi, çiftçi kayıt sistemlerinde çok ciddi problemler var. Belgelerini veren insanlara hâlâ ödemeleri yapılmadı.

Saymaya inanın ki zaman yetmez. Beş dakikada bunları söyledim. Biz de muhalefet olarak iyi yaptıklarınıza destek vermeye çalışıyoruz.

Şimdiden hayırlı, uğurlu olsun diyorum.

Sağ olun, var olun. (MHP sıralarından alkışlar)