GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:49
Tarih:29.01.2015

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Gerçekten ülkemiz ve halkımız için önemli bir konuda bir kanun çıkartıyoruz. Bu vesileyle birkaç konuyu Sayın Bakanın, sayın bürokratların, sayın Meclisin dikkatine sunmak istiyorum.

Öncelikle, madencilik vazgeçebileceğimiz bir sektör değil. Ülkemizin tabii kaynaklarının değerlendirilerek halkımızın yararına sunulması çok önemli ve çok gerekli ancak madencilikte yaşanan son olaylar, özellikle Soma ve Ermenek'te yaşanan maden kazalarında çok sayıda insanımızın hayatını kaybetmiş olması dikkatleri yeniden bu konu üzerine çekmiştir ve bu konuda yapılması gereken bazı düzenlemeler olması Hükûmetin de gündemine gelmiş ve böyle bir kanun tasarısı diğer tekliflerle de birleştirilerek önümüze gelmiştir.

Değerli arkadaşlar, burada öncelikle bir hususu Sayın Bakanın dikkatine sunmak istiyorum ama bu usulü de terk etmek lazım. Bir kanun müzakere edilirken Komisyonun meşgul edilmesi gerçekten hiç de şık olmamaktadır.

Değerli arkadaşlar, 2010 tarihinde yapılan düzenleme bugün yeniden gözden geçirilmektedir ancak muhalefet şerhlerinde de ifade edildiği gibi, Komisyonda yapılan görüşmelerde maalesef sektörün taraflarıyla iyi istişare edilmediği, muhalefet partilerinin tekliflerinin dikkate alınmadığı ve bu konuda burada da gördük ki işte, muhalefetin verdiği birkaç önerge kabul edilince anlaşılıyor ki Komisyonda bu meselenin ciddiyetle değerlendirilmediği ortaya çıkıyor. Ben önergelerin kabul edilmesine teşekkür ediyorum ama bu konunun, bu kadar önemli bir konunun... Yani Sayın Bakan, iş kazalarında Türkiye'ye yakışmaz bir sonuçla karşı karşıyasınız. Bunun sorumlusu olarak ben hiç kimseyi ilzam etmiyorum ama bir sonuç var. Dünyada 3'üncü, Avrupa'da 1'inci olan ülkemizin madenciliğiyle ilgili yapılan düzenlemede bu türlü eksiklikler yapılıyorsa yanlış yapılıyor. Ayrıca, bu tür kanunlar bu kadar sık değiştirilmemeli. 2010'da yapılan kanun 2015'in Ocağında yeniden değiştiriliyor, bu arada da iki tane düzenleme yapılıyor hem 2014'te hem 2012'deki Başbakanlık Genelgesi'yle. Dolayısıyla, alınması gereken tedbirler yeterince alınamadığı için, maalesef, iş kazalarında, madencilik konusunda ülkemiz yargılanır, sorgulanır duruma geliyor. Bu sebeple söylüyorum yani bu kadar önemli bir konuda çok ciddi bir çalışma yaparak sektörün sorunlarını bütünüyle çözecek, iş güvenliğini sağlayacak, can güvenliğini sağlayacak bir kanun çıkartılmasını ben de talep ediyorum. Bu vesileyle bir iki hususu da dikkatinize sunmak istiyorum.

Değerli Bakan...

Yani, bu müzakere usulü değil Sayın Başkan!

BAŞKAN - Sayın Şandır, anladım da ne yapabilirim, söyleyin?

MEHMET ŞANDIR (Devamla) - Ne yapabiliriz? Yani, buna bir müdahale etmek lazım. Kime konuşuyorum?

BAŞKAN - Hayır, siz birkaç defa gündeme getirdiniz.

MEHMET ŞANDIR (Devamla) - Yani, kime konuşuyoruz biz?

BAŞKAN - Yapabileceğim bir şey yok ki benim.

Buyurun.

MEHMET ŞANDIR (Devamla) - Değerli arkadaşlar, madencilik önemli ama tarım hepsinden de önemli. Maden işletmelerinin, özellikle açık işletmelerin tarıma verdiği zararı burada milletvekili olarak hepimiz bilmekteyiz. Özellikle, Toros Dağlarında gördüğümüz taş ocakları işletmeleri, mermer işletmeleri, çimento fabrikaları ve yeni bir usul olarak geliştirilen, enerji temin usulü olarak geliştirilen termik santraller Türk tarımına, meyveciliğine, sebzeciliğine çok büyük zararlar vermekte. Madenciliği koruyalım, geliştirelim ama tarımı öldürelim diye bir kabulümüz, böyle bir öngörümüz olamaz. Özellikle, güneyde yaşanan, taş ocakları ve maden ocaklarının zeytinciliğe ve sebzeciliğe verdiği zararı Sayın Bakanın dikkatine sunmak istiyorum, ne tedbir var onu da bilmek istiyorum.

Bir başka husus da, Sayın Bakanım, şunu da arz etmem lazım: Bu, elektrik dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesinden sonra, şebekelerin yenilenmemesinden veya başka sebeplerden kaynaklanan çok sayıda elektrik kesintisi, uzun süreli elektrik kesintileri özellikle don mevsiminde seralarda çok büyük tahribata sebep oldu. Buna bir çözüm üretmek gerekir. Sanayide, yaşamda oluşturduğu tahribatın ötesinde tarımda oluşturduğu tahribat gerçekten acilen tedbir alınması gereken bir noktada, bunu sizin dikkatinize sunmak istiyorum.

Bir diğer husus: Tarımda kullanılan sulama elektrik borçlarının ödenmesi bugün çiftçinin kâbusu hâline geldi. Buna da bir çözüm üretirse Hükümetiniz buna da Türk tarımı adına teşekkür ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)