GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Şili Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Savunma Sanayi İş Birliği Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı
Yasama Yılı:5
Birleşim:51
Tarih:04.02.2015

KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Maden Kanunu'nu görüştüğümüz bu günlerde grevi ertelenen BİRLEŞİK METAL-İŞ işçilerinin onurlu direnişi bugünlere damgasını vurdu. Hükûmetin grev erteleme kararı 12 Eylül faşist uygulamalarının başka bir biçimde tezahür etmiş hâli olduğu gibi antidemokratiktir. Ekmeğini emeğiyle kazananlardan ne denli korktuğunun en büyük delaletidir. Hükûmet ülke güvenliğini gerekçe göstererek grev erteleme kararıyla ulusun güvenliğini değil, sermayenin güvenliğini koruma altına almaya çalışmaktadır. Bu tutum bir kez daha AKP'nin emek sömürüsünden yana olduğunu ortaya koymuştur.

Değerli milletvekilleri, grev erteleme kararı tamamen hukuka aykırıdır. Öncelikle, yasa, grevlerin Bakanlar Kurulunca ertelenebilmesi için grevin genel sağlığı veya millî güvenliği bozucu nitelikte olmasını şart koşmuştur. Bakanlar Kurulu kararında, alınan grev kararının millî güvenliği neden ve nasıl bozucu nitelikte olduğu yer, zaman ve olay gösterilerek belirtilmemiştir. Grev daha başlamadan, üstelik birçok bakan yurt dışındayken sahte veya önceden verilen imzalarla alınmış bir kararın bağlayıcılığı da yoktur. Nitekim, metal işçileri ülkenin dört bir yanında en büyük yasal haklarının kendilerinden alınmasına karşı onurlu direnişlerine devam etmektedirler. Çalışma Bakanlığı ve Danıştay önünde bugün basın toplantıları düzenlenmiştir. MESS'e bağlı 4 fabrika MESS'ten ayrılmış ve işçileri haklı bulmuştur, onlarla masaya oturmuştur.

Hiçbir irade ve güç bu ülkenin onurlu işçilerinin mücadelesinden, emeğinden üstün değildir. Onların hak arayışlarına karşı çıkartılan her türlü haksız engel karşılığını mutlaka bulacaktır. Nitekim, bu, bu örgütlü emekçiye yapılan ilk de değildir; iş çevreleri istemekte, AKP uygulamaya koymaktadır. On üç yıllık AKP iktidarında bu 8'inci erteleme kararıdır. Daha önceden de, ne ilgisi varsa, cam iş kolunda KRİSTAL-İŞ Sendikasının üyelerinin grevine erteleme yapılmıştı. Türkiye'de iş kazaları hemen hemen her iş kolunda yaşanmaktayken, diğer iş kollarıyla karşılaştırıldığında inşaat, maden ve metal sektöründeki kaza sayısı, sıklık oranı, ölüm ve yaralanma oranı çok daha yüksektir. Daha AKP metal grevini yasaklamak için karar yayımlarken Gaziantep'te çalışan bir metal işçisi hayatını kaybetmiştir. Bildiğiniz gibi, sendikalı işçilerde iş kazası ve ölümü çok çok az olmaktadır. Dünyada maden kazalarında 1'inci, iş kazalarında 3'üncü olduğumuz gerçeği bir yıl içinde Soma ve Ermenek'te peş peşe yaşanan tarihin en ağır bilançolu maden facialarıyla bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. Her iki facianın ardından da tıpkı diğerlerinde olduğu gibi, onlarca ihmaller zinciri sıralanmış, tüm bu yaşananların arasında ise en çok, zor şartlar altında çalışan madencilerin sahip olması gereken ancak birçoğunun mahrum bırakıldığı sosyal haklar ve sendikalaşma tartışılmıştır.

Sendikalaşma oranları son derece vahim boyutlardadır. Türkiye'de madencilik ve taş ocağı iş kolunda Ocak 2014 resmî istatistiklerine göre çalışan işçi sayısı 190 bindir. Söz konusu iş kolunda çalışan işçilerden ancak ve ancak 38 bini sendika üyesidir. İlaveten, Türkiye'de Ocak 2014 itibarıyla ve resmî istatistiklere göre 190 bin işçiden 42 bini sigortasız çalışmaktadır.

İşçilerin ve çalışanların haklı mücadelesini ve halkın muhalefetini bastırmak için yeni iç güvenlik yasa tasarısını Meclise getirmek için hazırlamaktasınız. Biz, bu diktatörlüğe ve bu maddelere direneceğiz, bu yasaya direneceğiz.

Bu yasa neler getiriyor? Polise yargısız infaz yetkisi veriyor. Araç kiralayanları fişliyor. Atkı, poşu, gaz maskesi takana üç yıl veriyor. Peçe takana ne vereceğinizi çok merak ediyorum. Hâkim kararı olmadan dinlemenin süresi kırk sekiz saate çıkarılıyor. Havai fişek ve sapan için dört yıl hapis isteniyor. Mala zarar tazmini yurttaşa mal ediliyor. Polisin arama yetkisi artırılıyor. Polis aynı zamanda savcılık yapacak hâle getiriliyor. Karakollar evlere taşınıyor.

Bu diktatörlüğü tanımayacağız, buna direneceğiz, bu yasa tasarısı maddelerinin tamamına engel olacağız, bütün bu faşist uygulamaların kalkacağı demokratik bir Türkiye'yi yaratacağız.

Yaşasın işçilerin örgütlü mücadelesi, yaşasın işçi sınıfı.

Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)