| Konu: | MHP Grubunun, Afyonkarahisar Milletvekili Kemalettin Yılmaz ve arkadaşları tarafından, ülkemizde pancar üretiminin ve üreticilerinin sorunlarının araştırılması, alınması gereken önlemlerin tespit edilmesi ve bunlara ilişkin yapılacak düzenlemelerin ele alınabilmesi amacıyla 12/7/2013 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak Genel Kurulun 23 Şubat 2015 Pazartesi günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılmasına ilişkin |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 23.02.2015 |
İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; şeker pancarı ve şeker üretimiyle ilgili Milliyetçi Hareket Partisinin, sorunları araştırarak, önlemlerin tespiti amacıyla vermiş oldukları araştırma önergesi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlarım.
Sözlerime başlamadan önce, benden önce çıkan hatibin konuşmasıyla ilgili bir şey söylemek istemiyordum ama bugünlerde hep moda oldu, "Efendim, bugünkü gündem farklıdır ve şeker pancarı ile şeker pancarı üreticilerinin sorunları önemsizdir. Onun için, böyle bir araştırmaya ve böyle bir araştırma önergesine..." Nedir? Aleyhte olduklarını ifade ediyor. Arkadaşlar, ileriki bölümde geleceğim, eğer daha önceki dönemlerde de bizim, şeker pancarıyla ve şeker üreticileriyle ilgili verdiğimiz araştırma önergelerine AKP Grubu sahip çıksaydı bugün bunlarla karşılaşmamış olacaktık.
Değerli arkadaşlar, yıllık üretimi ve tüketimi 160 milyon tonun üzerinde olan şekerin dünyada, yaklaşık olarak yüzde 28'i şeker pancarından, yüzde 72'si şeker kamışından üretilmektedir. Hâlbuki ülkemizde şekerin tamamı şeker pancarından üretilmektedir. Ülkemizde yaklaşık 100 bin çiftçi ailesi, yılda 170-180 bin hektar arasında değişen ekim alanlarında pancar yetiştirmekte ve bu pancarlar TÜRKŞEKER'e bağlı 23 fabrikada işlenmektedir. Benden önceki konuşmacı arkadaşımızın da ifade ettiği gibi, şeker pancarı tarımı ve sanayisi her yıl yaklaşık 400 bin pancar ekicisi ile 250 bin tarım, 30 bin sanayi işçisi ve alt sektör çalışanlarının aileleriyle birlikte toplam 10 milyon insanımızı doğrudan ilgilendirmektedir. Bunun yanı sıra, pancar tarımı, hayvancılık, ilaç, et, süt, nakliye ve hizmet sektörleriyle de iç içe geçmiş durumdadır.
Şeker Yasası'yla şekerde başlanan ekim alanlarının azaltılması küçük aile çiftçilerine büyük zararlar vermiştir. Değerli milletvekilleri, şeker fabrikaları çok önemlidir. Bulunduğu bölgede, sanayinin olmadığı bir bölgede, âdeta üniversite gibi, örnek tarım uygulamalarıyla, sosyal faaliyetleriyle o bölgeye büyük kazanç olmuştur ama gelin görün ki bu Hükûmet şeker fabrikalarının özelleştirilmesi konusunda hâlâ ısrar etmektedir. Korkarım ki bu ısrarla -daha önce TEKEL'le, tütünle ilgili yapılan, fabrikalarının kapanması gibi- TÜRKŞEKER fabrikalarının özelleştirildikten sonra kapanması durumunda bütün sıkıntıyı şeker pancarı üreticisi, köylüsü, çiftçisi ve ona bağlı diğer kolların çekeceğini burada belirtmek isterim.
Ayrıca, değerli milletvekilleri, şeker fiyatlarıyla ilgili alım fiyatlarının düşük tutulması da yavaş yavaş şeker pancarı çiftçilerinin bu sektörden uzaklaşmasını sağlamaktadır.
Şeker pancarıyla ilgili, bu sektörlere ve toprağa vermiş olduğu fayda konusunu çok belirtmek istemiyorum ama şunları da söylemeden geçemeyeceğim: Şeker pancarı kendinden sonra ekilen ürünlerde verim artışı sağladığı gibi, kırsal kesimde ayçiçeğine göre 4,4 kat, buğdaya göre de 18 kat fazla istihdam oluşturmaktadır.
Değerli milletvekilleri, 2002 ile 2014 yılları arasında, şeker pancarının Türkiye Şeker Fabrikası Anonim Şirketi tarafından belirlenen fiyatı yüzde 113 artmıştır. Buna karşılık, girdi fiyatlarının artış miktarı yüzde 300'dür. Değerli arkadaşlar, bunu şunun için söylüyorum: 2014 yılında Şeker Kurumunun açıklamış olduğu fiyat 137 kuruş/kilogram. Peki, bu rakam 2013'te kaçtı? 144 kuruştu. Yani 2013'ten sonra, 2014 yılında hiçbir girdi fiyatında artış olmadı, bundan dolayı 137 kuruşa çekildi!
Başka ne oldu arkadaşlar? 2014 yılında yağışlar ve bölgede görülen hastalıklar nedeniyle şekerde polar düşüşü yaşandı. Bu ne anlama gelmektedir? Polar düşüklüğü açıklandığı takdirde belirtilen bu fiyatın altında alım gösterir. İşte, örneğin, benim bölgem Bursa Yenişehir'de -ziraat odası başkanından aldım bu rakamı- 97 kuruşa düştü arkadaşlar. Yani 137 kuruş ilan ettiniz ama polardan dolayı 97 kuruşa düşürdünüz.
İşte, az önce bahsettiğim gibi, eğer verdiğimiz bu önergeleri zamanında dikkate alsaydı AKP sıralarındaki milletvekili arkadaşlar, bugün bu çiftçilerin, pancar ekicilerinin bu sıkıntılarını bir nebze de olsa gidermiş olurduk. Hatta, şunu da özellikle söylemek istiyorum, AKP döneminde değil çünkü AKP çiftçinin, köylünün dostu değil, ondan önceki dönemlerde polar düşüklüğünde şu yapılmıştır: Polar 14 baz alınmış, onun altındaki polar düşüklükleri dikkate alınmadan fiyatlar ödenmiştir. İnanın, bugün bu konuyla ilgili, Türkiye'deki tüm pancar üreticileri çok sıkıntılı ve aynı zamanda da zor durumdadır.
Değerli arkadaşlar, devlet desteği olmayan, tarımı desteklemeyen bu Hükûmet, yine, her zaman olduğu gibi başka bir şey daha yapmaktadır. Ne yapmaktadır? Nişasta bazlı şeker üretimini teşvik etmektedir. Peki, nişasta bazlı şeker üretimi nedir? Nişasta bazlı şeker üretimi, mısırdan glikoz, fruktoz şeker üretmektir. Peki, kabul ediyoruz. Bu, AB ülkeleri içerisindeki kota ile bizi karşılaştırğıdınız zaman bizde yüzde 10 ve Bakanlar Kurulunun yüzde 50 artırmasıyla devam etmektedir yani 250 bin ton Türkiye'de ortalama nişasta bazlı şeker üretilmektedir. Nereye gelmek istiyorum? Arkadaşlar, nişasta bazlı şekeri ürettiriyorsunuz, çok güzel, şeker pancarından uzaklaşıyorsunuz. Peki, ne yapıyorsunuz? Mısır. Mısırda ne yapıyorsunuz? Mısırda da ithalat yapıyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Ne kadar yaptınız değerli arkadaşlar? AKP döneminde 10 milyon ton mısır ithal edildi, biz üretemiyor muyuz? 10 milyon tona ödediğiniz para 5,6 milyar TL ithalat için ödenmiştir.
ÖNDER MATLI (Bursa) - Dünyanın en büyük 2'nci yumurta ihracatçısı oldu bu ülke, İlhan Bey'im unutma.
İLHAN DEMİRÖZ (Devamla) - ABD'den, Brezilya'dan, Arjantin'den mısır ithal eden Hükûmet kendi üreticisini desteklemeyip dışarıdakilere destek sağlamaktadır.
ÖNDER MATLI (Bursa) - Bak, ben buradayım İlhan Bey.
İLHAN DEMİRÖZ (Devamla) - Arkadaşlar, nişasta bazlı şekerdeki kota kimle ilgili? Çok uluslu şirketlerle ilgili olduğunu ifade etmek istiyorum.
Evet, Bursa milletvekili her zaman olduğu gibi yandan parazitlik yapıyor ama ona şunu söylüyorum. (CHP sıralarından alkışlar) Bursa'da kendisi tarımcı, bir Cargill var, Cargill, çok uluslu nişasta bazlı bir şeker fabrikası. Hangi dönemde, nasıl kurulduğunu, bugüne kadar nasıl ruhsatlı çalıştığını ve Karacabey'de mısır üretilip oraya geldiğini biliyor mu arkadaşımız?
ÖNDER MATLI (Bursa) - Ne zaman kuruldu, ne zaman?
İLHAN DEMİRÖZ (Devamla) - Maalesef bilmiyor. Bunların işi gücü bu şekilde hareket etmek. Buraya gelir konuşursunuz.
Arkadaşlar, bu kadar karamsar bir tablo çizmek istemezdim ancak bu bir gerçek, bunu söylememiz lazım. Buradan pancar üreticilerimize, köylülerimize, çiftçilerimize şunu söylemek istiyorum: Bu karamsar tablo gerçektir ama biz CHP iktidarında, Sayın Kılıçdaroğlu'nun başbakanlığı döneminde... 6-7 Aralıkta Ankara'da hiçbir partinin olmayan tarım programını biz açıkladık. Burada bu programımızla pancar üretimine ve size gereken desteği vereceğiz. Ne yapacağız? Ülkemizin şeker politikası kendine yeterli ve dünya piyasalarında önemli bir üretim aracı olacak. Türkiye'de nişasta bazlı kotaları durduracağız, AB kotalarını getireceğiz. Şeker üretiminin maliyetlerini düşürecek ve şeker pancarı tarımını destekleyeceğiz diyorum ve size de bu kürsüyü bırakıyorum, gel cevap ver.
Saygılar ve sevgiler sunuyorum. (CHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)