| Konu: | 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine geçtikten sonra Bingöl Milletvekili İdris Baluken'e İç Tüzük'ün 58'inci maddesine göre söz vermesinin İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 67 |
| Tarih: | 02.03.2015 |
YUSUF HALAÇOĞLU (Kayseri) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bundan önceki hafta Sayın Sadık Yakut tarafından yönetilirken Mecliste 58'inci madde hep uygulanmıştır. Şimdi, maddelere geçilmeden önce bir önceki oturumlarda yapılmış hataların düzeltilmesi konusunda 58'inci madde aynen şunu söyler: "Bir milletvekili veya bakan kendisine ait olup geçen birleşim tutanağında yer alan bir beyanın düzeltilmesi hakkında söz isterse, Başkan, beş dakikayı geçmemek üzere söz verir." Dolayısıyla, yani bu daha önce de uygulanmış bir konuyu bugün neden uyguluyorsunuz, diye bir baskı unsuru olarak kullanılması son derece, Tüzük'e aykırı ve hukuk dışıdır.
Şimdi, diğer taraftan, 15'inci maddeyi ileri sürüyor Sayın Elitaş. Evet, 15'inci madde: "Başkanvekillerinin görevi, Başkanın yerine Genel Kurul görüşmelerini yönetmektir." Ama burada 14'üncü maddenin 10'uncu fıkrasına baktığınızda, "Kendisine Anayasa, kanunlar ve İçtüzük gereğince verilen görevleri yerine getirir." Yani bu ne demektir? Aynı şekilde, Başkanın Tüzük'e uygun olarak hareketiyle başkan vekilinin Tüzük'e uygun hareket etmesi anlamına gelir. Hiç kimseden emir almaz, ne grup başkan vekillerinden alır ne de Başkandan herhangi bir talimat alır. Tüzük neyi emretmişse onu yapar çünkü Tüzük Millet Meclisinin anayasasıdır.
Şimdi, burada, siz, kendi başınıza -daha önceki- sizin kendi partinizden olan başkan vekillerine istediklerinizi yaptırdınız, burada hukuku çiğnediniz, Tüzük'ü çiğnediniz. Siz, 58'inci maddeyi değil, 68'inci maddeyi uyguladınız mı bu kadar kavga çıktığında? Uygulatmadınız. Kan gövdeyi götürürken neden 68'inci maddeyi uygulatmadınız? Niye ikaz edip, kavga çıktığında, gürültü çıktığında ara verdirip ondan sonra tekrar Meclisi kapatma yoluna gitmediniz de birçok insan hatta şuradan aşağıya düştü? Birazcık, şu kadar vicdan yok muydu? Ya bir şey olsaydı, başına bir şey gelseydi? Ama siz işinize gelmediği zaman "Tüzük" diyorsunuz. Bakın, size da yarın lazım olacak.
Buradan ben davet edildim, "Geliyorum Sayın Başkan ama şu gürültüyü önleyin." dedim. Bir daha, ikinci kere tekrar etmeden, hemen AKP sözcüsüne döndü. Zaten o konuşmuştu, onun bile farkında değildi. O kadar kızmıştı ki Tüzük müzük hepsi hak getire. Şimdi siz burada tutup da Tüzük'ten bahsediyorsunuz, hukuktan bahsediyorsunuz. Önce siz kendiniz Tüzük'e uymaya çalışın.
Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)